English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ S ] / Sanırım biliyorum

Sanırım biliyorum traduction Anglais

2,685 traduction parallèle
" Sanırım biliyorum, keşke bilmeseydim ama...
" I think I know, though I might rather not,
Sanırım biliyorum.
I might know.
O benim babam, sanırım nerede yaşadığını biliyorum.
He's my father- - I think I know where he lives.
Bunun delice geldiğini biliyorum ama sanırım onlar kaçırıldı.
I know this sounds crazy, but I think they've been kidnapped. Kidnapped?
Endişelendiğinizi biliyorum ama sanırım o iyi.
I know you're worried and I think she's okay.
Şey... çalışmalarımızı bizim evde yapabiliriz, ve Axl'ın programını biliyorum. sanırım, kesinlikle çok sık onunla karşılaşacağız.
Well... we can hold practices at my house, and I know axl's schedule really well, so we'll definitely be bumping into him a lot.
Sanırım bir şey buldum. Görmek isteyeceğinizi biliyorum...!
I think I found something youre gonna want to see...!
Sanırım ismimi biliyorum.
I think I know my own name.
Sanırım sebebini biliyorum.
I think I know why that is.
Sanırım kim olduğunu biliyorum.
I think I know who.
Sanırım fotoğrafın neden bize gönderildiğini biliyorum.
I think I know why the photo was sent to us.
Biliyorum. Benim hatam, sanırım.
It's my fault, I guess.
Sanırım koç Medlock'ın onu neden oynatmadığını biliyorum.
I think I know why coach Medlock's not playing her.
Sanırım iki banka soyguncumuzun nereye gitmiş olabileceğini biliyorum.
I have an idea where our two bank robbers might be headed.
Tony, Hank'in Yenilmezler'i iyi bir zamanda terk etmediğini biliyorum, fakat sanırım onun yardıma ihtiyacı var.
Tony, I know Hank didn't leave the Avengers on the best of terms, but... I think he may need help.
Sanırım ne olduğunu biliyorum.
You know, I bet I know what happened.
Biliyorum zamanlama biraz kötü oldu ama sanırım birisi Mittens'ın mezarını kazıp cesedinden yemiş.
Wilfred : Ryan, I know the timing couldn't possibly be any worse, but I think someone may have dug up mittens and eaten part of the corpse.
Aradığın şeyi biliyorum sanırım.
Think I know what you're looking for.
Bay Crowder sanırım bir arabanın nasıl patlatılacağını biliyorum.
Mr. Crowder. I believe I know how to blow up a car.
Sanırım bir arabanın nasıl patlatılacağını biliyorum.
I believe I know how to blow up a car.
Bu gece oraya gideceğiz. Sanırım yapacağım şeyi biliyorum.
We'll go there tonight.
Bak, Garrett'ın davasının dağılmayacağından emin olacak bir yol biliyorum sanırım.
Look, I think I might have a way to make sure that Garrett's case doesn't fall apart.
Evet sanırım yeni iz ölçer geldiğini ne yapacağımızı biliyorum.
Yeah, so I guess we'll see what's what once we get our new spectrometer.
Ama sanırım ben ne yaptığımı çok iyi biliyorum.
But I think I know what I'm doing.
Şey mahkemede Ethan'ın sana karşı ne kadar garip olduğunu duydum ve sanırım neden olduğunu biliyorum.
Well... I heard how weird Ethan was to you at the courthouse, and I think I know why.
Evan sanırım nerede olduğunu biliyorum.
Evan, I think I know where she is.
Sanırım bunun anlamını biliyorum.
I think I know what that means.
Bir ustaya borçlu olmak nasıl bir şey biliyorum sanırım.
Well, I think I know what it's like to be beholden to a master.
Sanırım kendi yöntemini ona karşı kullanabileceğimiz bir yol biliyorum.
I think I know a way we can use her own schemes against her.
Sanırım bunu ben biliyorum ve senin bulman lazım.
Guess that's for me to know and you to find out.
- Var. - Sanırım ne olduğunu biliyorum.
I think I know what's happening here.
Ama eğer William senin ürettiğin enerjiye ihtiyaç duyuyorsa sanırım onu nerede bulacağımı biliyorum.
But if William is using the energy you're generating, I believe I may know how to find him.
- Sanırım konsepti biliyorum.
I think I understand the concept.
Ethan'ın adliyede sana nasıl garip davrandığını duydum ve sanırım nedenini biliyorum.
I heard how weird Ethan was to you at the courthouse, and I think I know why.
Hayır, sanırım neyden hoşlanacağını biliyorum.
No, I think I know what she likes.
Neden ateş etmediğini biliyorum sanırım.
I think I know why you're not shooting.
Pekâlâ, dinleyin, sanırım neden bir eşleşme bulamadığını biliyorum.
Okay, listen, I think I know why you can't get a hit.
Ama sanırım bilen birini biliyorum.
But I got a feeling I know who does.
Biliyorum, sanırım bunu başta belirtmem en uygunu olur.
I know, I think it's best to state that right at the top.
Formula 1 hayranı ve Nascar'ı küçümseyen biriysen burada olsan sanırım ne söyleyeceğini tam olarak biliyorum.
If you're a Formula 1 fan, and a NASCAR cynic, I think I know exactly what you'd be... saying if you were here.
- Neden bahsettiğini hiç bilmiyorum. Sanırım meselenin ne olduğunu biliyorum.
I think I know what this is about.
Sanırım Natalie nasıl geri alabileceğimizi biliyorum.
I think I have an idea how we can get Natalie back.
- Sanırım ben biliyorum.
I think I already know.
Margaret, sanırım mevzunun ne olduğunu biliyorum. Her şeyden önce o yalancı bir sürtük. Ve dahası, sırf morali bozuk olduğu için onu okşadım.
Margaret, I think I know what this is about, and first of all, she's a lying skank, and what's more, I was just patting her there because she looked upset.
Sanırım neden kaçtığını biliyorum.
I think I know for what.
Sanırım ne hakkında olduğunu biliyorum.
I think I know what it could have been about.
Cevapları nerede bulabileceğimi biliyorum sanırım.
I think I know where we can find some.
Sanırım Gia'nın neden kendini uyuşturucu çubuğu ile öldürdüğünü biliyorum.
I think I know why Gia offed herself with a crack pipe.
Sanırım ne olduğunu biliyorum.
I think I know what happened.
Kendine ait kurallarının olduğunu biliyorum ama sanırım onlar herkesin ölmesini kapsamıyor.
I know you've got your rules, but I'm guessing they don't account for everybody being dead.
- Nerede olduğumu biliyorum sanırım.
I think I know where I was.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]