English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ Y ] / Yakaladım onu

Yakaladım onu traduction Anglais

1,847 traduction parallèle
Yakaladım onu, yakaladım.
I got him, I got him.
Yakaladım onu.
Got him.
Yakaladım onu!
I got her!
Orada yakaladım onu.
That's where I caught him.
Yakaladım onu... ne?
Got him, huh?
Sorun yok, yakaladım onu.
It's okay. I've got him.
Onu bu gece iki kere posterlerin üstünü çizerken yakaladım.
I busted him twice tonight for defacing posters.
Beck, onu yakaladığını ve sonra saldığını mı söylüyorsun?
Beck, are you telling me you had her and you let her get away?
Onu yakaladım.
I got her.
Ateşi kesin, kesin ateşi. Onu yakaladım.
Hold your fire, hold your fire, I got him.
- Onu yakaladım.
- I got him.
Onu bana doğru bakarken yakaladım.
I caught her looking over at me.
Yakaladın mı onu?
Did you catch him? Did you get him?
Onu yakaladık, bayım.
We've got him, sir.
Ama onu mal parası bulmak için çekmecelerimizi karıştırırken yakaladım.
But I caught her going through our drawers looking for money to get her fix.
- Onu yakaladım, değil mi, efendim?
- I got him, didn't I, ma'am?
Onu şu dindar hatun Rosa Salgado ile yakaladım.
I caught him with that little Rosa Salgado, little Pentecostal chick.
Onu yakaladığımız zaman ne yapacağız?
What are we gonna do when we catch it?
Onu vuran kişiyi yakaladılar mı?
Did they catch the person who shot her?
Tamam, onu yakaladım!
I got her!
Onu yakaladım demiştin.
you said you had him.
- Onu yakaladım demiştin.
- You said you had him.
- Onu yakaladım demiştin.
You said you had him.
Onu yakaladıktan sonra, bu dediğini aynen yapacağım.
We catch him and then you can consider me settled.
- Onu yakaladınız mı?
- Did you get him?
Onu yakaladım.
I got him!
Alvarado'nun sahip olduğu her şey bu,... ve onu yakaladıklarında bunları mı giyiyormuş?
Now, this is everything Alvarado had and was wearing when they arrested him?
Onu yakaladım.
I got him.
İnanın bana, onu yakaladığımız için şanslıyız.
Oh, fuck. Believe me, we are very lucky to get her.
- Onu yakaladım!
- I got them!
Onu yakaladık mı?
Did we catch him?
Belki de onu iş üstünde yakaladığınızı ima ediyorum.
I'm insinuating that maybe you caught him in the act.
Onu yakaladık, Hunter'ın cinayetiyle ilişkili olduğunu düşündüğüm silahıyla.
We got him and the gun that I'm guessing is going to tie him to Hunter's murder.
Onu yakaladın mı? Yakaladım.
- Did you get him?
Sonra, onu yakaladığımız zaman yardımınıza çok ihtiyacımız olacak.
And, second, when we finally get our hands on him, it's going to be paramount to get your help.
Tamam, onu yakaladım.
Okay... I got him.
Mahkeme'de bu ortaya çıkarsa, onu yakaladığımız zaman King'in avukatları bayram ederler.
So if that comes out in trial, King's lawyers are gonna have a fucking field day, when we catch him.
Ayrıca onu yakaladığımızda Shane'e teşekkür etmek zorundayım.
Another thing that I've got to thank Shane for when we catch up to him.
Onu Amy'le birlikteyken yakaladım.
I caught him with amy.
Onu yalan söylerken yakaladım.
I caught her in a lie.
Bir gün onu Vanessa ile yakaladım.
I caught him one day With vanessa.
Çünkü Red John'u yakaladığımızda onu gözaltına alacağız ve hukuk mahkemesinde yargılanacak.
Because when we catch Red John, we are gonna take him into custody. - He's gonna be tried in a court of law. - Not if I'm still breathing.
Saygısızlık etmek istemem ama ben onu çifte cinayetten yakaladım.
With all due respect, Director, I've got him for a double homicide.
Onu yakaladın mı.
You got him?
Onu yakaladım!
Got him!
Çok geç onu asansörde yakaladım ve ilgileniyor gibiydi.
Too late... caught her in the elevator, and she seemed mighty interested.
Onu yakaladım.
I got him. I got him.
Onu uyuşturucu alırken yakaladım. Ben polisim, geri zekâlı.
I'm a cop, you dumbass.
- Onu uyuşturucu alırken yakaladım.
Caught her buying drugs.
Onu elbisesinden yakaladım ama... elbise yırtıldı. Beni duymuyordu.
She never heard me.
- Onu alır mısın? - Evet, yakaladım.
- Will you take him?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]