Bu kadar basit mi traduction Français
180 traduction parallèle
Bu kadar basit mi?
- C'est si simple?
- Bu kadar basit mi? - Clay, o kadar basit.
C'est aussi bête que ça.
O da size bu anahtarı hemen verecek mi? Bu kadar basit mi?
Comme ça?
- Bu kadar basit mi?
Et surtout vraisemblable. Qu'avez-vous fait dans l'avion?
- Bu kadar basit mi? - Evet.
- c'est aussi simple que ça.
Bu kadar basit mi?
- C'est aussi simple que ça?
Bu kadar basit mi?
C'est aussi simple que ça?
Gerçekten bu kadar basit mi sanıyorsun?
Tu es plein de bonnes intentions.
Hayat sizin için gerçekten bu kadar basit mi?
La vie est vraiment aussi simple, pour vous?
Alice, bu kadar basit mi?
Est-ce aussi simple?
Bu kadar basit mi? Yoksa değil mi?
Est-ce le bon endroit?
- Sence bu iş bu kadar basit mi? - Hayır.
Tu crois que c'est si simple?
Her şeyi bu kadar basit mi sanıyorsun? Bir anlık bir şey mi?
Tu penses que le problème était là?
Bu kadar basit mi?
C'est si simple que ça?
Bu kadar basit mi?
Comme ça?
Bu kadar basit mi?
C'est si simple?
- Bu kadar basit mi?
- Quoi? Comme ca?
- Gerçekten bu kadar basit mi?
- Est-ce vraiment aussi simple?
- Bu kadar basit mi?
Tu crois?
Bu kadar basit mi?
Point à la ligne.
Bu kadar basit mi?
Assez! Arrêtez!
Bu kadar basit mi?
Un putain de jeu d'enfant!
- Bu kadar basit mi?
- C'est aussi simple?
Bu kadar basit mi?
Simple?
Bu kadar basit mi?
Ben voyons!
Bu o kadar basit mi?
Tout simplement?
Bu kadar basit işte, değil mi? Kaybettiklerimizden bahsetmiyorlar bile.
C'est si simple, pas un mot sur nos pertes.
Bu kadar basit mi yani?
Et ce serait tout?
Bu o kadar basit, değil mi?
C'est aussi simple que ça, hein?
Bu kadar basit öyle mi?
- Aussi simple que ça?
Bu kadar basit, değil mi?
C'est simple, non?
Gerçekten bu kadar basit mi?
Pourquoi Zhao Wu-ji se serait-il infiltré ici?
Yani küçük kaçamağı McRyan'ın arabasında ortadan kaybolacak. Bu kadar basit, öyle mi?
La poupée disparaît de la voiture de McRyan, comme par miracle?
Er ya da geç kapışacaklardı. Bu kadar basit mi?
Un jour ou l'autre, faut bien qu'ils se battent.
Bu kadar basit tutmuş olabilirler mi? Dene.
Il voulait se racheter, car il en a souffert pendant 45 ans.
Bu kadar basit olabilir mi?
Est-ce que ça peut être si simple?
- Hikayeyi anlat. - Bu kadar basit, değil mi?
- Contez l'histoire.
Işıkların yanıyordu. Bu kadar basit, değil mi?
Votre voyant est allumé.
Bu kadar basit mi?
- Comme ça?
Bu kadar basit. Sen bunu iyileştirmezsin, değil mi?
Et tu ne peux pas soigner ça, n'est-ce pas?
- Bu kadar basit mi?
Comme ça?
Yani, şey, bu kadar basit olmayabilir belki de, yani aa, şey... Değil mi yani?
Il s'agit peut-être pas... d'un simple...
Bu kadar basit işte, değil mi?
C'est parfait alors?
- Bu kadar basit mi?
C'est ça qu'il faut faire?
Neden canım cici mi bırakmıyoruz? Bu bir iş antlaşması, bu kadar basit.
Oublie les "cherie", c'est un accord, point.
Bu kadar basit mi?
- C'est aussi simple?
Bu kadar basit, değil mi?
Il n'y a que ça de vrai, n'est-ce pas?
Eğer ihanet yoksa kıskançlık da yoktur. Kıskançlık olmayınca arzu da kaybolur ve arzusuz da seks olmaz, bu kadar basit. - Değil mi Carla?
Sans tromperie, pas de jalousie, sans jalousie, pas de désir, sans désir, pas de sexe!
Bu kadar basit değil mi?
C'est simple.
Yarın da Ally'yi araştır. Senin için bu kadar basit, değil mi?
Tout est facile, avec toi.
Bu kadar basit bir işte bile çuvallarsan pek de değerli olmadığını gösterir, değil mi?
Alors si vous n'êtes même pas foutue de faire ça... c'est révélateur de vos piètres capacités, non?
bu kadar 1215
bu kadar mı 472
bu kadar yeter 1511
bu kadar kolay 16
bu kadar basit 242
bu kadar yeter mi 31
bu kadar yeterli 43
bu kadarı çok fazla 17
bu kadar erken mi 37
bu kadar çabuk mu 71
bu kadar mı 472
bu kadar yeter 1511
bu kadar kolay 16
bu kadar basit 242
bu kadar yeter mi 31
bu kadar yeterli 43
bu kadarı çok fazla 17
bu kadar erken mi 37
bu kadar çabuk mu 71