Bu kadar çabuk mu traduction Français
285 traduction parallèle
- Billings'den. Bu kadar çabuk mu?
Votre proposition a dû lui plaire.
- Bu kadar çabuk mu dönüyorsunuz?
- Bonjour. - Vous rentrez déjà avec nous, monsieur?
- Bu kadar çabuk mu?
Comment, ils sont là déjà!
- Bu kadar çabuk mu?
- Si tôt.
- Bunu bu kadar çabuk mu anladınız?
- Vous avez l'œil. - Je ne sais pas.
Bu kadar çabuk mu?
- Déjà?
Bay Devlin, bu kadar çabuk mu ayrılıyorsunuz?
M. Devlin, vous partez déjà?
Bu kadar çabuk mu?
Déjà?
Bu kadar çabuk mu yaptın?
Le service est rapide.
Sahiden mi, bu kadar çabuk mu?
Vraiment?
Bu kadar çabuk mu geçiyormuş krizler?
Les attaques partent-elles si vite?
Bu kadar çabuk mu?
Si tôt?
Oyun bu kadar çabuk mu bitti?
La pièce est déjà finie?
Bu kadar çabuk mu gidiyorsun?
Tu pars? - Il est temps.
Bu kadar çabuk mu?
Si vite?
Skull Creek bu kadar çabuk mu boşalıyor?
Skull Creek s'épuise?
- Artık gitmeliyim. - Bu kadar çabuk mu?
- Je crains de devoir partir.
- Bu kadar çabuk mu gidiyorsunuz?
- Vous partez de si tôt? - C'est ça.
Ah Min'i bu kadar çabuk mu unuttun?
As-tu déjà oublié Ah Min?
- Bu kadar çabuk mu?
- Déjà?
Bu kadar çabuk mu vazgeçiyorsunuz?
Nous ne sommes que des fermiers! Vous abandonnez la bataille si vite?
- Bu kadar çabuk mu?
- Oh, déjà?
Bu kadar çabuk mu?
Déjà demain?
- Bu kadar çabuk mu?
En sympathie?
Bu kadar çabuk mu? Bir tek siz değilsiniz ki.
- Il y a du monde qui attend.
Bu kadar çabuk mu?
Déjá?
Bu kadar çabuk mu? Tanrım, mükemmelsin evlat.
Tu es formidable!
Bu kadar çabuk mu yıkıldın?
Tu t'évanouis déjà?
Bu kadar çabuk mu?
Si vite...
- Bu kadar çabuk mu?
- déjà?
Okuldan bu kadar çabuk mu döndün?
Déjà de retour de l'école?
Bu kadar çabuk mu barıştınız?
Déjà racommodés?
Bu kadar çabuk mu?
Déjà!
Miller, karını bu kadar çabuk mu kaybettin?
Miller, et votre femme, vous l'avez déjà perdue?
Bu kadar çabuk mu döndün? Evet.
Vous etes deja de retour?
Zavallı John Straker'ın katilini yakalamaktan bu kadar çabuk mu ümit kestiniz?
Alors, vous avez déjà perdu tout espoir d'arrêter l'assassin du pauvre John Straker?
Betty, bu kadar çabuk mu gidiyorsun?
Betty. Tu nous quittes déjà?
Tüm insanlar bu kadar çabuk mu pes eder?
J'ose espérer que tous les humains ne sont pas tous si défaitistes.
Bu kadar çabuk mu?
Si rapide que ça?
Bu kadar çabuk mu?
Aussi vite?
Bu kadar çabuk mu?
Oh, déja!
- Başvurun kabul edildi. - Bu kadar çabuk mu?
- Votre candidature a été approuvée.
Mogh'un oğlunun cesareti gerçekten bu kadar çabuk mu kırılıyor?
Le fils de Mogh se décourage-t-il si facilement?
- O vur-kaç olayını çözdük. - Bu kadar çabuk mu?
- Le cas du chauffard est élucidé.
Bu kadar çabuk mu?
Il est tôt.
- Bu kadar çabuk mu? - Komik görünüyorsun.
Tu as l'air bizarre.
Bu kadar çabuk yataktan kalkman doğru mu Eleanor?
Tu devrais te reposer.
- Bu kadar çabuk mu?
- Si vite?
Benden bu kadar çabuk mu bıktın?
En quoi cela peut-il aider à s'évader?
Bu kadar çabuk mu?
- Déjà!
Bu kadar çabuk mu?
Comme si c'était prémédité.
bu kadar 1215
bu kadar mı 472
bu kadar yeter 1511
bu kadar kolay 16
bu kadar basit 242
bu kadar basit mi 22
bu kadar yeter mi 31
bu kadar yeterli 43
bu kadarı çok fazla 17
bu kadar erken mi 37
bu kadar mı 472
bu kadar yeter 1511
bu kadar kolay 16
bu kadar basit 242
bu kadar basit mi 22
bu kadar yeter mi 31
bu kadar yeterli 43
bu kadarı çok fazla 17
bu kadar erken mi 37