Onu sevdim traduction Français
987 traduction parallèle
Onu... Onu sevdim. "
Je l'aimais. "
Sana göre biri değil, bu belli. Ama onu sevdim.
Ce n'est pas quelqu'un pour toi... mais je l'aime bien.
- Onu sevdim, Rip.
Je ne sais pas...
Ben onu sevdim.
Je l'aimais.
Onu sevdim. Sen de sevdin.
Nous aimions Harry, vous et moi...
- Çünkü onu sevdim.
- Parce que je l'aimais.
Onu sevdim.
Elle me plait.
Onu sevdim.
Je l'aimais!
Onu sevdim, onu sevdim!
Je l'aimais! Je l'aimais!
Onu sevdim.
Je l'aimais.
- Onu sevdim.
- Je l'ai aimé.
Hayatım boyunca hep onu sevdim.
Je l'ai toujours aimé.
- Onu sevdim. Dur bir dakika, ciddi olduğumu sanmadın ya?
Ais-je l'air d'avoir envie de noyer un chiot?
Onu sevdim.
Je l'aime bien.
- Onu sevdim.
Elle me plaît!
Onu sevdim mi?
Si je l'aimais?
Onu sevdim. Ona hep verdim...
Je lui ai donné tout ce qu'elle voulait.
Benden hoşlandı, ben de onu sevdim.
Il m'aimait bien, aussi je l'adorais.
Neden yas tutamıyordum? Onu sevdim. Ya da sevdim mi?
Pourtant, je l'aimais... je crois.
Evet, Onu sevdim.
Oui, je l'ai aimé.
Onu Bay Thorpe'dan daha çok sevdim.
Je le préfère à M. Thorpe.
Onu ben de sevdim Vitus.
Je l'ai aimée aussi, Vitus.
Ama onu daha da çok sevdim.
Ça m'a rendu encore plus amoureuse de lui.
Onu daha çok sevdim çünkü tavuklarla ve karla birlikte yılbaşı kartını andırıyordu.
C'est celle que je préfère, on dirait une carte de Noël, avec des poules et de la neige.
Herkes onu seviyor herhalde, ben de sevdim.
Le peuple semble l'aimer, et moi aussi.
Onu gerçekten sevdim.
Je l'aimais vraiment.
Çok sevdim onu.
Je l'aimais beaucoup.
Bir adam sevdim ve hâlâ onu seviyorum.
- Merci, Mme Hermine, mais je n'ai pas faim.
Sanırım onu hep sevdim.
Je crois l'avoir toujours été.
Bunu ona hiç göstermedim, hem de hiç ama onu hep çok sevdim.
Je ne lui ai jamais montré mais je l'ai toujours aimée.
Onu çok sevdim, şunu söyleyeyim ki, onun için canımı verirdim!
Je l'aimais tant! J'aurais pu mourir pour elle!
Bu evi sevdim. Onu ilk gördüğüm an burada kalmam gerektiğini düşündüm.
Dès que je l'ai vue, j'ai aimé cette maison.
Onu çok sevdim ama bir şekilde...
Je l'aimais beaucoup.
Şimdi onu daha da sevdim.
Il commence à me plaire.
Pekâlâ, yavrucum. Onu şimdiden sevdim.
Et d'ailleurs, pourquoi cette discussion?
Şimdi anne babasıyla da tanıştım ya onu daha bir sevdim.
Les Dunstan et les Banks ne formeront bientôt qu'une seule famille.
Onu sürekli sevdim ben.
Je l'aime depuis toujours.
Onu çok sevdim.
Elle me plait beaucoup.
Sezar'dan korkardım, saydım, sevdim onu.
" J'ai craint César, je l'ai honoré et aimé.
Onu çok sevdim.
Elle me plaît.
- Onu sevdim.
- Je l'aimais bien.
Onu dünyadaki her şeyden çok sevdim.
Je l'ai beaucoup aimé.
- Onu ben de sevdim.
- Je l'aime aussi.
Ve ben onu içten sevdim.
Et je l'ai aimé de tout mon cœur.
Onu kendimden çok sevdim.
Je l'aimais plus que ma vie.
Onu tüm yıl boyunca sevdim ve ona karşı hiç sadakatsiz değildim düşüncelerimde bile ve o tüm bunları hor gördü.
Je l'ai aimé toute une année. Je ne lui ai jamais été infidèle. Pas même en pensée.
Sanırım onu gördüğüm ilk an sevdim.
Je l'ai aimé dès le premier instant
Onu kendi kızım gibi sevdim ve bağrıma bastım,... tıpkı İsrail'i sevdiğim gibi, o bu sevgimin yaşayan sembolü oldu.
Je l "ai chérie comme ma propre fille, tout comme j" ai chéri Israël, dont elle est devenue le symbole vivant.
Onu Tanrının kendisinden Daha çok sevdim
Je l'aimais trop, plus que Dieu Lui-même.
- Onu sevdim.
Je l'aimais.
Onu gerçekten sevdim.
Je l'aimais.
sevdim 125
sevdim bunu 63
onu severim 35
onu sevdin mi 31
onu sevmiyorum 46
onu seviyorum 468
onu seviyorsun 78
onu seviyor musun 173
onu seviyor 24
onu seviyordum 30
sevdim bunu 63
onu severim 35
onu sevdin mi 31
onu sevmiyorum 46
onu seviyorum 468
onu seviyorsun 78
onu seviyor musun 173
onu seviyor 24
onu seviyordum 30