Bir daha ki sefere traduction Portugais
334 traduction parallèle
İsterim, bir daha ki sefere gelişinizde.
Adoraria, na próxima vez que cá voltares.
Bir daha ki sefere, iyisi mi evraklarınız yanınızda olsun. Lütfen, benimle gelin.
É preciso escolherem melhor os vossos papéis da próxima vez.
Bir daha ki sefere artık.
Vamos, atropela.
Bir daha ki sefere sevişmeden önce soyunmaya çalışacağım.
Da próxima vez tenho de me lembrar de tirar a roupa antes.
Belki bir daha ki sefere. - Yapacak işlerim var.
- Eu tenho que fazer.
Bir daha ki sefere, ben söylemedikçe kimsenin peşinden gitme.
Para a próxima, espera que te dê ordens para prenderes alguém.
Bir daha ki sefere biraz daha asagiya nisan alirim.
Na próxima, faço pontaria um pouquinho mais a baixo.
Bir daha ki sefere daha iyi iş çıkaracağız.
Faremos melhor da próxima vez!
Bir daha ki sefere bölgemizin dışında bahis yapmayacağız.
Da próxima vez, não vamos apostar fora do bairro.
Bir daha ki sefere.... daha fazlası.
e que, na próxima vez, queira mais.
Bir daha ki sefere bunu herkesin önünde yaparım.
Só que, na próxima vez, será em público :
Bir daha ki sefere, d'Hubert!
Da próxima vez, D'Hubert!
Şansını bir daha ki sefere sakla Butch.
Melhor sorte para a próxima vez, Butch.
Bir daha ki sefere daha iyi olacak Bay Crowe. Size söz veriyorum.
Na próxima, porto-me melhor, Sr. Crowe.
Şansınızı bir daha ki sefere saklayın.
Fica para outra ocasião.
Bu işi ucuza getirmek istiyorsan bir daha ki sefere sincap vur. Pekala! Parayı unut.
Sabes, Peggy, como mulher, nunca pensei dizer isto a outra mulher, mas estás redondamente enganada.
Aslında, bir daha ki sefere programın adını şerefli adamların ölümü olarak koyacağız.
Eu até vou sugerir outro nome para o programa... em homenagem aos que morreram.
Bir daha ki sefere bir şey istediğim de, hemen vereceksin!
Da próxima vez que eu quiser... tu dás.
Eğer ki bir daha ki sefere bana karşı geldiğini duyarsam ortalarda gözükme kaybol.
Talvez escute agora, se cruzar o meu caminho, vai acabar sumindo.
Orada bulunduğun için mutluyum ama bir daha ki sefere çıldırmış bir dobermanmış gibi bir araba takip etmeye kalkışırsan...
Alegrou-me que chegasse. Mas a próxima vez que siga a um automóvel como um doberman furioso, bom...
Bir daha ki sefere daha dikkatli ol!
Para a próxima tem mais cuidado.
Belki bir daha ki sefere?
Talvez noutra altura?
Um... oh, bir daha ki sefere konserve alacağım...
Um... oh, na próxima vez que houver a recolha de alimentos...
Tabi bir daha ki sefere çocuklarınızdan biri olabilir bu.
Claro que, para a próxima pode ser uma das crianças.
Bir daha ki sefere bağışlamam.
Da próxima vez não os poupo.
Bir daha ki sefere, abim olduğuna bakmam.
Da próxima vez, vou ignorar que és meu irmão mais velho.
Ve umarız ki bir daha ki sefere, ördek gibi avlanıp tarihe karışır, tarih öğretmenliği yapacağı yerde.
Esperemos que ele se abaixe da próxima vez... para que não deixe de ser professor e acabe por fazer parte da História.
Bir daha ki sefere hayvan hala canlıyken kan örneği alman daha iyi bir fikir olabilir.
Eu disse, para a próxima talvez seja boa ideia tirar sangue a um animal enquanto ele está vivo.
Bir daha ki sefere, yanında soda iste.
Da próxima vez bebe com água tónica. Vi isso num filme.
Bir daha ki sefere yatakta sadece sigara içmektense..... ilişkiye de girebiliriz aslında, olmaz mı?
Na próxima vez, em vez de ficar-mos a fumar na cama será que podemos fazer amor a sério?
"Domuz-adam ve aşıkları" konuşmanızın geri kalanını kaydedin. Bir daha ki sefere dinlerim.
Podem gravar o resto da conversa sobre os homens-porcos e as mulheres que os amam e eu ouço da próxima que cá vier?
Bir daha ki sefere de şu Ferris dönmedolabını yağlamadım diye bana suç yükleyeceksiniz.
A seguir vão culpar-me por não ter oleado aquela roda.
Kendine iyi bak, Yılan. Belki bir daha ki sefere... -... daha iyi şartlar altında karşılaşırız.
Espero tornar a ver-te... mas noutro sítio.
Bir daha ki sefere emirlere uymazsan askeri kariyerinin sona erer.
Oficialmente tenho de avisá-la que, a próxima vez que desobedecer, será o fim da sua carreira militar.
Bir daha ki sefere, bu kadar şanslı olmayacaksın.
Na próxima, ainda te raspamos da parede.
Bir daha ki sefere, sırtını düz tut ve anti-yerçekimi jeneratörünü kullan.
Da próxima vez lembre-se de levantar com as costas direitas e use o gerador de anti-gravidade.
Bunu yapmaman gerektiğini gayet iyi biliyorsun. Bir daha ki sefere güneş gözlüklerimi takana kadar bekle.
Sabes que não deves acender as luzes quando estou sem os meus óculos.
Gayet temiz bir kaçıştı, senin dışında, Jagger. Bir daha ki sefere, sadece dışarıya atarsın.
Safámo-nos bem, tirando a gaja que te agarrou, Jagger.
Bir daha ki sefere sakın bu kadar istekli olma.
Para a próxima não sejas tão ganancioso.
bir daha ki sefere boğazını kesicem hain
Da próxima vez corto-te a garganta. Traidor.
Bana göre, bir daha ki sefere Boston'a giderken, posta trenine bineceğim.
Da próxima vez que for a Boston, vou num comboio lento.
Belki bir daha ki sefere sen de bize katılırsın.
Obrigado. Talvez para a próxima possas vir connosco.
- Bir daha ki sefere Jimmy.
- O próximo cairá, Jimmy. - Sim.
Bir daha ki sefere, bilgilendirilmeyi tercih ederim.
Na próxima vez, gostaria realmente de ser informado.
Bu durumda... bir daha ki sefere kadar.
Nesse caso até à próxima.
Bir daha ki sefere Zeyna...
Até à próxima, Xena.
Bir daha ki sefere.
Até à próxima.
Aslında, bir daha ki sefere Korfu'ya gitmeyi planlıyorum. ( Yunanistan'ın bir adası )
Aliás, planeio ir para Corfu, para a próxima.
Bir daha ki sefere..... daha önemli birini seçeceğim.
Para a próxima, escolho alguém mais importante.
Bir daha ki sefere farklı bir şey yapalım, ben sıkıldım.
Vamos fazer algo diferente quando vier para a próxima.
Bir daha ki sefere, beni dinle.
Da próxima vez obedeça-me.
bir daha asla 148
bir daha yapma 24
bir dahaki sefere 163
bir daha olmaz 55
bir daha olmasın 24
bir daha 442
bir daha bak 16
bir daha olmayacak 147
bir daha da gelme 19
bir dahaki sefer 17
bir daha yapma 24
bir dahaki sefere 163
bir daha olmaz 55
bir daha olmasın 24
bir daha 442
bir daha bak 16
bir daha olmayacak 147
bir daha da gelme 19
bir dahaki sefer 17
bir daha yap 42
bir daha söyle 118
bir daha asla olmayacak 26
bir daha vur 18
bir daha deneyelim 45
bir daha dene 80
bir daha yapmayacağım 40
bir daha düşün 29
bir daha yapmam 21
bir daha yapalım 21
bir daha söyle 118
bir daha asla olmayacak 26
bir daha vur 18
bir daha deneyelim 45
bir daha dene 80
bir daha yapmayacağım 40
bir daha düşün 29
bir daha yapmam 21
bir daha yapalım 21
bir daha düşündüm de 20
bir daha söylemeyeceğim 30
bir daha söylesene 19
bir dakika 5689
bir defa 29
bir dakikaya geliyorum 18
bir dilek tut 57
bir dakika sonra 23
bir dakika bekleyin 225
bir dakika lütfen 248
bir daha söylemeyeceğim 30
bir daha söylesene 19
bir dakika 5689
bir defa 29
bir dakikaya geliyorum 18
bir dilek tut 57
bir dakika sonra 23
bir dakika bekleyin 225
bir dakika lütfen 248