English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ O ] / Onu düşünüyorum

Onu düşünüyorum traduction Portugais

859 traduction parallèle
Onu düşünüyorum.
Estive a pensar nela.
Onu düşünüyorum.
Pensei sobre isso.
Nasıl aptal gibi anlayamadım onu düşünüyorum.
Aí, imagine o quanto eu pareceria tolo.
En azından ben onu düşünüyorum bana bir şey oldu.
Pelo menos eu acho que aconteceu comigo.
Onu düşünüyorum.
Tenho andado a pensar nisso.
Ben ileriyi düşünmüyorum, şimdi ne olacak onu düşünüyorum.
Não é isso que me preocupa, preocupa-me o presente.
Ben sadece onu düşünüyorum
Só me preocupo com ele Só me preocupo com ele
Ben sadece onu düşünüyorum
Só me preocupo com ele
- Ben sadece onu düşünüyorum
- Só me preocupo com ele
- Ben sadece onu düşünüyorum
- Só me preocupo com ele - Compreendo
- Ne düşünüyorsam, onu düşünüyorum.
- Penso aquilo que penso.
Ben onu düşünüyorum, sizin atletizm takımınızı değil.
Estou a pensar nele e não na tua bendita equipa de atletismo.
Detlev'i düşünmek beni korkutuyor Ama sıksık onu düşünüyorum
Assusta-me pensar em Detlev. Penso muitas vezes nele.
Eşini senin öldürdüğünü ve onu bana iliştirmeğe çalıştığını düşünüyorum.
Sei que matou a sua mulher e que me quer culpar.
- Treni çaldığımızda bu kız arabanın içindeydi. Onu burada tutmanın en iyisi olacağını düşünüyorum.
Esta jovem estava no vagão das bagagens do comboio roubado, achei que seria melhor retê-la.
Evcil olmasına rağmen onu yakalamaya çalışmalıyız diye düşünüyorum.
Mesmo sendo dócil, temos de o tentar apanhar, não acham?
Onu atlatabileceğimi düşünüyorum.
Decido enganá-lo.
Aptalca gelebilir, ama onun hala gördüğüm en güzel kadın olduğunu... düşünüyorum ve onu hiç unutmadım.
Parece tolice, mas foi a mulher mais bonita que já vi. Nunca a esqueci.
Gelecek ay onu sergilemeyi düşünüyorum. Bir ay önce onu asla sergilemeyeceğini söylüyordun.
Estou a pensar expô-lo no mês que vem.
Onu sana vermeyi düşünüyorum.
Estou a pensar oferecer-te a ela.
- Pekala. - Onu bununla telafi edeceğimi düşünüyorum.
Penso que isto vai dar.
Onu bekletmenin doğru olmayacağını düşünüyorum Cecily.
Não penso que seria correcto deixá-lo à espera, Cecily.
Yüzbaşı Spencer'in güzel bir fikri var fakat onu yanlış yoldan giderek uygulayacağını düşünüyorum.
O capitão Spencer tem razão, mas oseu método é maú.
Onu ziyaret etmeyi düşünüyorum.
- Tenciono visitá-lo.
Bazen onu bir daha asla göremeyeceğimizi düşünüyorum.
Às vezes, acho que nunca mais o veremos.
- Dün akşamki kızı arayacağım. - Onu sinemaya götürmeyi düşünüyorum.
Eu ia ligar para a garota de ontem e convidá-la para ir ao cinema.
Bayan Maragon orada tutuluyor. Onu şiddet kullanılmadan alabileceğimi düşünüyorum.
A senhorita Mergan está lá retida e acho... que posso trazê-la, sem violência.
Sanırım onu hep düşünüyorum.
Acho que estou sempre a pensar nela.
Hâlâ onu durdurmanız gerekli diye düşünüyorum
Eu ainda penso que terá que parar isto, senhor. Sei que o coronel o faria.
Onu hala Flaunce'lara yatırmanı düşünüyorum.
Ainda acho que devia guardar no Sr. Flaunce.
Ünlü atam yüzünden yeterince acı çektiğimi düşünüyorum ve ve kayıp olan portreyi sana gönderiyorum onu Stapleton'ın çiftliğinde bulduk ve böylece koleksiyonuna katabilirsin.
Acho que já sofri o suficiente por causa do meu infame antepassado. Envio-lhe o retrato, encontrado na quinta do Stapleton, para a sua colecção de souvenirs.
Bazen onu kıskandığımı düşünüyorum.
Por vezes pergunto-me se não o invejo.
Son zamanlarda onu çok düşünüyorum ve biliyor musun ne oldu?
Tenho pensado muito nele ultimamente, e sabes que mais?
- Hayır, onu kastetmedim. Bana çok nazik davrandın, ama ben yarın akşam ayrılmayı düşünüyorum.
Tens sido muito bondoso comigo, mas estou a pensando em partir amanhã de manhã.
Onu afaroz etmeyi düşünüyorum.
Eu pretendo excomungá-lo.
Bu civarlarda bir yerlerde onu bulacağımı düşünüyorum. Mutlu bir şekilde tekrar dünya gelmiş, gömüldüğü mavi keten takımının cebi de, Rutland parasıyla dolu.
Estou à espera de deparar com ele, todo feliz, com os bolsos a abarrotar de dinheiro dos Rutland.
Eğer avın ardında herhangi bir şey kaldıysa, ve Elsa da onu alabilirse ve aslanların kokusu da onun üzerinde varsa, o genel fikri anlayabilir diye düşünüyorum.
Se sobrar aguma coisa daquela carcaça, e a Elsa chegar lá... e com o senso de leoa nela, ela possa entender ideia.
Onu... parfüm gibi düşünüyorum
Penso nele como... um perfume.
Her an onu düşünüyorum.
Bom, penso nela constantemente.
Ama mesele şu ki onu iteklemek istemiyorum çünkü çocuklara ne olur diye düşünüyorum ben.
O único problema seria ela achar que estou forçando... mas penso no que isso significaria para mim e para as crianças.
Onu sindirmek için her şeyi yapabileceğini düşünüyorum.
Não te poupas a esforços para te meteres com ele.
Ve düşünüyorum acaba onu son kez mi görüyorum?
E pensar que talvez seja a última vez que o vejo vivo.
Onu sergiye koymanın iğrenç olduğunu düşünüyorum.
Isto é repugnante, exibi-lo desta forma.
- Joakim'in onu bekletmemden ne kadar nefret ettiğini düşünüyorum.
Não é verdade.
Aynı zamanda, onu siz buradayken duymamızın daha adil olacağını düşünüyorum.
Acho que será mais correcto que os senhores estejam presentes.
Bu, onu Türklere göndermeye benzemez, diye düşünüyorum.
Não é como entregá-lo aos turcos, parece-me.
- Ne hakkında konuştuğunu bilmiyorum. -... düşünüyorum ve onu istiyorum.
Eu não sei do que estás a falar.
Gate veya çocuklardan biri onu görmüş olabilir diye düşünüyorum.
Pensei que o Gate e alguns dos rapazes soubessem dele.
Ama etrafında onu etkileyecek bir şeyler olmasa daha iyi olur diye düşünüyorum.
Apenas acho que é melhor ele näo ter outras influências...
Onu seviyorum. Oturup seni düşünüyorum.
E passo o tempo todo a pensar em ti.
Bunu asla ele geçiremezsin diye düşünüyorum sen onu denediğinde.
Eu acho que é uma coisa que nunca podes esquecer depois de a viveres.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]