Bir rüya traduction Russe
2,270 traduction parallèle
- Günaydın. Dün gece şeftalilerle ilgili bir rüya gördüm.
Ночью мне снились персики.
Ben de dün gece şeftalilerle ilgili bir rüya gördüm.
Этой ночью мне снились персики.
Size şunu söylüyorum : Bunun bir rüya olmadığına nerdeyse eminim.
Позвольте сказать вам всем, что я вполне уверен, что это не сон.
Bu bir rüya değil.
Это не сон.
Kendime biraz tedavi uygulayıp, yoga yapacaktım. Belki bir rüya günlüğü tutarım.
Я собираюсь сесть на макробиотическую диету и заняться йогой, и, может быть, вести дневник, записывая туда свои сны.
Dün gece bir rüya daha gördüm.
Послушай, прошлой ночью у меня был еще один кошмар.
Acaba nasıl bir rüya görüyor, diye düşünürüm.
Как будто грезила о чем-то.
Burada yaşamak bir rüya oldu artık.
Жить здесь сегодня - подобно сну.
Her şey aynıymış gibi görünen bir rüya gibi ama aynı değil, tanıdık ama yine de yabancı tam olarak aynı değil ama neyin farklı olduğunu bir türlü çözemediğiniz.
Подобно тому, как во сне всё едино, но, всё же, разнится. Знакомо, но неизвестно. Что-то нереально, но понять что - невозможно.
Liz, dün gece Kenneth'la ilgili çok gerçekçi bir rüya gördüm.
Лиз, прошлой ночью мне приснился очень натуралистичный сон про Кеннета...
Nasıl bir hastalıklı akıl böyle bir rüya görür ki?
Да из какого извращенного разума могли явиться такие сны?
Bu bir rüya.
Это сон.
Çok iyi hissediyorum, bir rüya olmasından korkuyorum.
Так хорошо, что мне страшно, а вдруг это сон.
Ama bu bir rüya değil.
Но это не сон.
Tabii her şey baştan bir rüya değilse ve biz çıkmaya hiç başlamamışsak ayrı.
Если только все с самого начала не было сном, и мы вообще никогда не встречались.
Annenin, masonlar tarafından öldürüldüğüne dair bir rüya gördüğünü söylüyorsun.
Ты говоришь мне, что тебе приснилось, что твоя мать была убита масонами?
Bir rüya gördüm.
У меня был сон.
Bu bir rüya mı?
Это сон?
Kesinlikle. Senin riske attığın bir rüya.
Абсолютно - сон, в котором ты подвергаешься риску.
3 Bilge Adam tarafından ziyaret edildiğim bir rüya gördüm.
Мне снилось, что меня посетили Три Мудреца.
Liz, bu bir rüya.
Лиз, это просто мечта.
Bu iş en başından beri bir rüya gibiydi benim için.
И я с первой минуты полюбил эту работу всей душой.
çok garip bir rüya.
Очень странный сон.
Parmaklarımı şıklattığında derin bir rüya haline geçeceksin.
Когда я щелкну пальцами, ты впадешь в глубокое сноподобное состояние.
Yalnızca bir rüya olduğunu biliyorum ama kurtulamıyorum.
Я знаю, это был всего лишь сон, но я не могу от него избавиться.
Tin Chi, uyan! Kötü bir rüya mı?
Тебе приснился плохой сон?
Bir rüya mıydı, hayal miydi bilmiyorum.
Я не знаю, сон ли был это, или, может, видение.
Ben tekrar eden bir rüya görüyorum ama bu rüyadan öte bir şey.
I've been having this recurring dream, only it's more than a dream.
Deli değilim ve bir rüya değildi.
Я не сумасшедший, и это был не сон.
Burada durup, bu kadar mutlu yüzleri görmek benim için bir rüya gibi.
Стоять здесь и видеть столько счастливых лиц кажется практически сном.
Kötü bir rüya gördüm.
Я видел плохой сон.
Pota tatlı bir rüya görüyor.
О! Сбылись мечты!
Bunun yarın sabah uyanacağım bir rüya olmadığına dair söz ver.
Пообещай мне, что это не сон. Я собиралась вставать лишь завтра
Dün gece Jenna'yla ilgili bir rüya gördüm.
Я видела сон про Дженну прошлой ночью.
Bir rüya gördüm.
Мне приснился сон.
Bunun bir rüya olduğunu biliyorum ama gene de gitme.
Я знаю, это только сон, но пожалуйста, вернись!
Bunun da bir rüya olduğunu biliyorum.
Я знаю... Знаю, что это по-прежнему сон, но вы все такие реальные.
Hem de can yakan bir rüya.
Сон, в котором можно удариться.
Bu da bir rüya.
Это сон.
Sarah, bir rüya daha gördüm.
Сара, послушай, у меня был еще один сон.
Genç bir profesyonelden çok, antik bir amatörümdür ama doğrusunu söylemek gerekirse, rüya gibi adamımdır.
Конечно, я не молодой специалист, скорее старый любитель, но если честно, о таком как я можно лишь мечтать.
Rüya gibi bir randevu bence.
Как по мне это мечта.
"Naked Heat" hakkındaki olumlu görüşlerini bildiriyordu Oh. İyi, Güzel bir rüya olmalı.
О. Ну, это наверно было мило.
Kötü bir rüya gibi.
Это как плохой сон.
* Uyandığında, her şeyin rüya * * Olmadığına dair bir kanıt bırak bana *
* Так оставь мне какое-нибудь доказательство * * того, что это не сон *
O rüya. Bir anıydı.
Тот сон - был воспоминанием.
Senin Serena ile sürekli gerçek bir arabanın içinde olduğun rüya günlerini yaşıyor olman gerekmiyor mu?
Что ты до сих пор здесь делаешь? Разве ты не должен быть где-то, со своей мечтой? Заканчивая день в настоящей машине рядом с Сиреной?
Anlattığım rüya hakkında bir şey söylemeyecek misin?
Вы никак не отреагируете на этот сон, что вам рассказал?
Bir çift rüya giymişsin gibi.
Как будто носишь на каждой ноге по мечте.
Gerçek bir mühendis köprü inşa eder. Bir finans mühendisi ise rüya inşa eder.
Ќасто € щий инженер строит мосты, финансовый инженер строит, строит мечты.
Bu da bir rüya.
И это тоже сон....
bir rüya gördüm 33
rüyalar 28
rüya 33
rüyalarımda 18
rüyanda görürsün 60
rüya gibi 33
rüyamda 54
rüya mı görüyorum 19
rüya görüyorsun 26
rüya mı 22
rüyalar 28
rüya 33
rüyalarımda 18
rüyanda görürsün 60
rüya gibi 33
rüyamda 54
rüya mı görüyorum 19
rüya görüyorsun 26
rüya mı 22