Everything you want tradutor Turco
3,111 parallel translation
You told me everything you want out of a relationship and all the ways I was fucking you up.
Bir ilişkiden beklentilerini ve seni nasıl mahvettiğimi söyledin.
You're not supposed to get everything you want in life.
Hayatta her istedigin seyi edinemezsin.
Look, you can't get everything you want.
Her istediğini elde edemezsin.
Well, I think you can have everything you want.
Bence istediğin her şeye sahip olabilirsin.
Indeed it is, and with it, you'll get everything you want.
Tam üstüne bastın ve bunun sayesinde istediğin her şeyi elde edebileceksin.
I want to get a picture of the two of you so I can post it on everything.
İkinizin bir resmini çekmek istiyorum böylece her şeyin üzerinde gönderebilirim.
I don't want you to tell me to think positive or to... that everything is gonna be great,'cause right now, I'm not sure that it's going to be.
Olumlu düşünmemi söylemene ihtiyacım yok ya da... her şeyin yoluna gireceğine. Çünkü şu an iyi olacağından emin değilim.
And we want you to have fun and just... Everything's gonna be okay.
Her şey yoluna girecek.
You want to get your little girl back? It's simple. You do everything I say.
Küçük kızınızı tekrar görmek istiyorsanız, dediklerimi harfi harfine yapın.
This is not something that you want to hear right now... but I will do everything in my power to stop you.
Şu anda bunu duymak istemiyorsun biliyorum ama seni durdurmak için elimden ne geliyorsa yapacağım.
I want everything to be all about you...
Senin herşeyin olmak istiyorum.
I want everything to be all about you... - Hit It!
Senin herşeyin olmak istiyorum....
I want everything to be all about you...
Senin herşeyin olmak istiyorum....
We already have everything we want from you.
Sizden istediğimiz her şeyi aldık bile.
When we get back, let's sit down, and you write your parents a note, write it all down, everything you're feeling, and you can decide if you want to give it to them or not,
Hissettiğin her şeyi. Onlara verip vermemek sana kalmış.
You can have all the friends you want come over any time, and you can show them everything in your book.
Gelmesini istediğin arkadaşlarını istediğin zaman getirebilirsin ve kitabındaki her şeyi onlara gösterebilirsin.
I hauled the biggest alligator, so if you really want to look at everything, I won.
En büyük timsahı taşıdım, bu yüzden herşeye bakmak istiyorsan, ben kazandım.
♪ Oh ♪ So... I want you to help me to stay healthy and make sure that everything's okay.
O yüzden, sağlıklı kalmama yardımcı olmanı ve her şeyin yolunda gittiğinden emin olmanı istiyorum.
All right, look, I'm- - I'm not rooting against you, and I hope that you get everything out of this that you want, but in my experience, you know, you can use sex to get back, but once you're there, you end up having the same problems you left behind the first time.
Bak, muhalefet yapmak için söylemiyorum hatta istediğiniz her şeyi tekrar geri alırsınız umarım ancak tecrübelerime göre barışmak için seksi kullandığın zaman en başta yaşadığın sorunların hepsini bir sonraki adıma taşımış oluyorsun.
I want you to find out everything you can about the Libyan.
Libya hakkında bulabildiğin her şeye göz atmanı istiyorum.
Okay, look, I want to know everything that's going on with you, but first, you can't drink wine on the couch.
Tamam, bak ne sorun olduğunu bilmek istiyorum ama önce koltukta şarap içemezsin.
I really appreciate everything you've done, but... I think I want to go to my house.
Yaptığınız her şey için teşekkür ederim ama sanırım bence, kendi evime gideyim ben.
You know, Jo, I-I-I made a list of all the things I want to buy, everything I could think of, and it only came to $ 56,374.63.
Bilirsin Jo, almak istediğim her şeyin bir listesini yaptım. Düşündüğüm her şey ve sadece 56,374.63 dolar tuttu.
I want you to know, everything worked out.
Her şeyin yolunda gittiğini bilmeni istiyorum.
And when forensics have got all their samples, I want you to go through everything.
Ve Adli Tıp bulguları topladığında hepsini bir arada incelemeni istiyorum.
You know, I didn't even want to go into this, but you pushed me like you push everyone about everything!
Bunu söylemek istemiyordum ama herkesi her konuda zorladığın gibi beni de zorladın!
What's done is done, but if you want my help, you're gonna have to tell me everything.
Olan oldu artık, ama yardımımı istiyorsan, bana her şeyi söylemelisin.
I want to know everything you know about these fake chips.
Sahte fişler hakkında bildiğin her şeyi ötmeni istiyorum.
Look, I've done everything you've asked. All I want is to see my wife and kids again.
Bak, benden ne istediysen yaptım tek istediğim karımı ve çocuklarımı yeniden görebilmek.
- Nathan, I want to tell you everything that happened in Colorado.
Nathan, Colorado'da olan her şeyi sana anlatmak istiyorum.
I want his personnel file - not just the bits you're happy to show me, everything.
Personel dosyasını istiyorum. Yalnızca bana göstermekten memnun kalacağınız kısmını değil, hepsini.
Look, I'll give you everything you could possibly want on me.
Bak, kendimle ilgili her şeyi anlatırım.
I just want to assure you guys that I will do everything in my power to take care of myself and in turn be a loving host to your precious child.
Emin olun, kendime iyi bakmak ve böylece değerli çocuğunuzu seven bir sahip olmak için gücümün yettiği her şeyi yapacağım.
But I want you to know we're gonna do everything to bring whoever did this to justice.
Ama bilmeni isterim ki bunu yapan kişiyi adaletin önünde yargılamak için elimizden geleni yapacağız.
You have an explanation for everything I just want to try something new to offer someone a chance and to encourage him..
Her şey için bir açıklaman var. Sadece yeni bir şey denemek istedim. Birisine yeni bir şans sunmak onu teşvik etmek...
I want to believe that, and I know I don't want to hurt you, but everything inside of me is telling me to drive this stake through your heart.
Buna ben de inanmak istiyorum ve seni incitmek istemediğimi biliyorum ama içimdeki her his bana bu kazığı kalbine geçirmemi söylüyor.
I want to thank you for everything
Her şey için teşekkür ederim.
If you want a truce I want your promise, right now, to account for everything.
Ateşkes istiyorsan, hemen şu anda her şeyin hesabını vereceğine söz ver.
It didn't help that you guys instantly hit it off, but I've since realized that, as much as I want to, I can't be everything to Max.
Anında anlaşmanız pek yardımcı olmadı ama ne kadar istesem de Max'in her şeyi olamayacağımı fark ettim.
You have got to give me everything I want and how I want it.
İstediğim her şeyi bana vermek zorundasın ve onu ne şekilde istediğimi de.
I want to know everything that's gonna happen to you.
Sana neler olacağını bilmek istiyorum.
Okay, George, now, I-I want you to just forget everything that's been said here tonight.
Tamam, George. Bu gece söylenen her şeyi unutmanı istiyorum.
We want to know everything that's going on with you guys.
Hayatınızda olan her şeyi bilmek istiyoruz.
You ever have one of those days that you want to unplug from everything?
Hayatındaki her şeyin fişini çekmek istediğin bir gün yaşadın mı...
Hey, Kang Tae Joon... You think that since everyone just accepts everything you do... You can do whatever you want?
Kang Tae Joon, istediğin her şeyin sen istedin diye olacağını mı sanıyorsun?
Everything to do with you, without missing anything, I want to know about.
Seninle ilgili her şeyi, hiçbir şeyi kaçırmadan öğreneceğim.
You want everything out in the open.
Her şeyi kamuoyu önünde çözeceğiz.
I want to thank you guys for everything.
Size her şey için teşekkür etmek istiyorum.
You want to do everything for them, and when they said they'd do it by themselves, you wouldn't believe them.
Onlar için her şeyi yapmak istersin ve kendim yaparım dedikleri zaman, inanmazsın onlara.
# I wanna love you # I love everything little thing about you # I wanna love, love you, love you... #
d I want to love you d I love every little thing about you d I want to love you, love you, love you... d
You're now going to tell me everything and do exactly what I want.
Şu an her şeyi anlatıp tüm istediklerimi yapacaksın.
everything you need 42
everything you know 22
everything you say 17
everything you do 29
everything you said 19
you want some tea 39
you want me to come 17
you want to see me 30
you want to die 96
you want to talk to me 36
everything you know 22
everything you say 17
everything you do 29
everything you said 19
you want some tea 39
you want me to come 17
you want to see me 30
you want to die 96
you want to talk to me 36
you want something 175
you want more 86
you want it 343
you want to play 93
you want some 400
you want to kill me 68
you want me to leave 56
you want me to stop 34
you want to go home 38
you want me to do it 47
you want more 86
you want it 343
you want to play 93
you want some 400
you want to kill me 68
you want me to leave 56
you want me to stop 34
you want to go home 38
you want me to do it 47