Get your things tradutor Turco
1,045 parallel translation
Get your things together and move in with me.
Eşyalarını topla, bana gidiyoruz.
Get your things together, you're leaving.
Esyalarini topla, gidiyorsun.
Get your things.
Git eşyanı al.
If you'll get your things ready, we'll go down to headquarters.
Eşyalarını hazırlarsan, merkeze gideceğiz.
Now, get your things ready.
Hadi, hazırlan şimdi.
Get your things from that Black Maria and put them in the jeep.
Eşyalarını o polis arabasından çıkar ve cipe yerleştir.
Get your things together.
Eşyalarınızı toparlayın.
Get your things, we're leaving in five minutes.
Eşyalarınızı alın, beş dakika içinde ayrılıyoruz.
Get your things quick.
Hemen eşyaları toplayın.
Get your things.
Eşyalarını topla.
I'll get your things for you.
Eşyalarınızı toplayayım.
Quick, get your things, toys, whatever...
Çabuk, eşyalarını al, oyuncaklarını, ne istiyorsan...
Miss tyler would you get your things now?
Bayan Tyler. Şimdi eşyalarınızı toplar mısınız?
We'll get your things and we'll leave.
Eşyalarınızı alıp gidelim.
Let me take you back and get your things.
Seni geri götürmeme izin ver, eşyalarını da al.
- Get your things.
- Eşyalarını al.
I'll go and get your things and call the police.
Ben eşyalarını getireyim, sonra da polisi arayayım.
All right, I'll get your things.
Pekala, ben eşyalarını getireyim.
Go to get your things packed.
Haydi git, eşyalarını topla.
- Go get your things.
- Eşyalarını toparla.
Crazy people always have a nasty effect on me. We'll leave after lunch. - So, get your things together.
Çılgın insanların hep üzerimde iğrenç bir etkisi olur.
James, get your things.
James, eşyalarını al.
Get your things.
Eşyalarını al.
Get your things out
Araç gereçlerini çıkar.
Get your things together right now, and say goodbye to Estelle.
Eşyalarını topla hemen ve Estelle'e veda et.
I would suggest you get your things together.
Hazırlansan iyi olur.
Get your things, people, gutters, cows and get out of my valley.
Şimdi sizden eşyalarınızı toplayıp,... insanlarınızı, inancınızı ve ineklerinizi vadimden çıkarmanızı öneriyorum.
Get your things, we're going.
Eşyalarını topla, gidiyoruz.
Head out there! If you want I'll get your things.
Hay Allah...
Someone will get your things.
Eşyalarını getirirler.
Then get your things together, we're going.
Eşyalarını da kendinle getir, gidiyoruz.
Come on, Addie, better get your things.
GeI Addie, esyaIarn topIayaIm.
Get your things.
Eşyalarınızı toplayın.
Get your things together.
Eşyalarını topla.
Well, don't you want your things to get there before you do?
Sen gitmeden eşyalarını yollamak istemiyor musun?
Now you wait here while I get your night things.
Siz bekleyin, ben de gece için hazırlıklar yapayım.
Get one of your drivers to wrap up the things in my locker and dump them off at my home.
Sürücülerden biri dolabımdaki eşyaları alıp evime bırakabilir.
- Take your things and get out!
Eşyalarını al ve defol!
If things get too hot, take cover and think about home... or your girl.
İşler iyice kızışırsa, bir yere gizlenin ve evinizi düşünün. Veya kız arkadaşınızı...
If things get too risky for you, well, I'll just hold your hand.
Sizin için işler çok riskli giderse, şey, sadece elinizi tutarım.
SOMEBODY GOTTA TAKE YOU BY THE HAIR AND RU B YOUR FACE INTO THE WORLD TILL YOU GET THE TASTE AND FEEL OF THE WAY THINGS ARE, DON'T THEY?
Dinle, evlat Hayatım boyunca dilekler tuttum.
Pack your things and get out of here.
Eşyalarını toplayıp çık git buradan.
- Well, I suggest that you trail around after me for a bit, just to get the hang of things, then we'll let you loose to do your worst.
-... kolay olmadığının farkındayım. - Size burada işlerin nasıl yürüdüğünü görmeniz için bana biraz takılmanızı öneririm,.. ... sonra istediğinizi yapmakta serbestsiniz.
- You want to get after it, boy. As your legal guardian, I'm entitled to tell you about these things.
Bundan sorun yapacak bir şey evlat, merak etme, ben senin yasal koruyucunum, bu tür şeyler söylemek benim görevim.
Go on, take your things and get out of here quick!
Yürü! Al şu şeylerini ve defol çabuk!
Get your clothes off or it'll only make things worse.
Elbiselerini çıkar yoksa daha kötü olur.
I want you to pack your things and get out!
Eşyalarını topla ve git buradan!
Get the rest of your things.
Kalan eşyalarını da toparla.
Look, you came down here... to get away from things, and I'm just takin'up your time.
Bakın, buraya kadar olan bitenlerden kaçmak için geldiniz, ve ben senin zamanını alıyorum.
I'll get you all your things now... we'll be all right...
Bütün eşyalarını getiririm şimdi. Her şey güzel olacak.
No, it was one of my stupid ploys to try and get your mind off things.
Hayır, aklını dağıtmak için uydurduğum aptalca oyunlarımdan biriydi işte.
get your shit together 35
get your mind out of the gutter 19
get your head out of your ass 21
get yourself together 39
get your ass back here 25
get your ass out here 18
get your ass out of here 22
get your head in the game 37
get your gear 28
get your ass up 45
get your mind out of the gutter 19
get your head out of your ass 21
get yourself together 39
get your ass back here 25
get your ass out here 18
get your ass out of here 22
get your head in the game 37
get your gear 28
get your ass up 45