Interruption tradutor Turco
517 parallel translation
And I was only asking you to let me examine your report without interruption.
Ben de sadece raporunuzu incelememe izin vermenizi istiyordum.
" The least conspicuous and therefore most effective precaution to prevent interruption by police, pedestrians and clients is to pull the shades and hang a sign on the door :
" Polis, yoldan geçenler ve müşteriler tarafından engellenmemek için alınacak en az dikkat çekici ve bu nedenle en etkili tedbir storları indirmek ve kapıya şu notu asmaktır :
There's going to be a slight interruption.
Önemsiz bir kesinti olacak.
This is what I call a timely interruption.
Tam zamanında diye buna derim işte.
" The habit of interruption... should always be frowned upon.
" Söze girme alışkanlığı her zaman kibarca olmalıdır.
And to you, Mrs. Cooper-Cooper... I offer our deepest apology for the unfortunate interruption of your beautiful aria.
Bayan Cooper-Cooper güzel aryanız şanssız bir şekilde yarıda kaldığı için en derin özürlerimi sunarım.
Oh, forgive the interruption, Donald.
Araya girdiğim için beni bağışla.
A brief interruption, please.
Yayınımıza kısa bir ara veriyoruz.
He gets to his restaurant, he puts her on the table then swaps a few lies with his pals without danger of interruption.
Lokantaya gider, kadını masanın üzerine koyar sonra sözü kesilmeden dostlarıyla bol keseden atar.
But I was reluctant to interfere, knowing how he resents interruption.
Ama sözünü kesince kızdığını bildiğim için araya girmek konusunda istekli davranmadım.
Excuse the interruption, please.
Böldüğüm için affedin lütfen.
- Until the next interruption.
- Bir dahaki kesintiye kadar.
The slightest interruption or noise and my inspiration vanishes.
Araya girildiğinde veya en ufak bir gürültüde, tüm ilhamımı kaybediyorum.
Famous Plantagenet, most gracious prince... lend favorable ear to our request... and pardon us the interruption... of thy devotion and right Christian zeal.
Yüce Plantagenet, ulu Prens Hazretleri, maruzatımıza kulak veriniz lütfen. Sizi ilahi göreviniz ve Hıristiyan ibadetiniz sırasında rahatsız ettiğimiz için de bizi bağışlayınız.
I mean not one single, solitary interruption.
Yalnız tamamen sessiz olacaksın.
But I must apologise for this interruption - for Mr Hannassey's bad manners.
Ama bu bölünme için özür dilemeliyim. Bay Hannassey'nin terbiyesizliği.
Sorry about the interruption.
Böldüğüm için üzgünüm.
What I wanted to say, BEFORE the interruption, with my method there are no detours, direct way is the best.
Kesintiden önce demek istediğim şuydu... Benim yöntemimde dolambaçlı yollara gerek yok. Dolaysız yol en iyisidir.
Please forgive the interruption.
Kesinti için lütfen affedin.
Pardon the interruption. Some woman is a bit hysterical.
Kadının biri kriz geçiriyor.
Your Highness, please excuse this interruption.
Affedersiniz, lafınızı kestim.
Well, would you object to one interruption? - No, no, no.
Peki, bir kesintiye itirazın olur muydu?
APOLOGIES FOR THIS UNPLANNED INTERRUPTION
YAYINDAKİ ANİ KESİNTİDEN DOLAYI ÖZÜR DİLERİZ
You are going to listen without interruption.
Sözümü kesmeden dinleyeceksiniz.
- Oh, I'm sorry about that interruption.
- Aksaklık için özür dilerim.
Ah, ladies and... We're coming back on the air after an interruption due to technical problem...
Teknik bir arızadan dolayı yayınımız kısa bir süre aksadı.
if there's been no interruption at the end of the year we get a repeat fee which can be added on for tax purposes to the previous year or the following year if there's no new series.
Yıl sonuna dek kesinti olmazsa, bir tekrar ücreti alıyoruz. Önceki veya sonraki yıla vergi indirimi için eklenebiliyor eğer yeni dizi yoksa.
If I may be allowed continue, without interruption...
Lafımı bölmeyip devam etmeme müsaade etseniz...
Could you explain the reason for your interruption? Oh, yeah.
Beni meşgul etmenizin asıl sebebini söyleyebilir misiniz Komiser?
Well, about that money I haven't been paying you... looks like there's gonna continue to be... an interruption there.
Sana ödemediğim parayla ilgili olarak kesinti devam edecek gibi görünüyor.
A continued interruption?
Devam eden kesinti.
What's the sudden interruption?
Bu ani hareket de neyin nesiydi?
If we hadn't had this interruption, we'd have had it under control.
Çok daha önce kontrol altına alabilirdik.
( woman ) The bombing was very bad - without interruption, practically.
Bombardıman çok şiddetliydi. Aralıksız sürüyordu.
I apologize for the interruption.
Sözünüzü kestim için bağışlayın.
Sorry for the interruption, Sally.
Böldüğüm için üzgünüm, Sally.
Be the first on your block to marvel at the magnificent stars... through the magic of stereophonic sound and living-color picture... right before your very eyes without commercial interruption.
Bu mükemmel yıldızları, gözlerinizin önünde, hem de reklam kesintileri olmadan, stereo ve renkli olarak, hayran kalacak ilk siz olun.
'Please forgive the interruption.
Bunun için üzgünüm.
Well, I'm sorry for the interruption.
Pekâlâ, rahatsız ettiğim için üzgünüm.
Sir, ma'am, hello. I'm Rambal-Cochet. Pardon the interruption
Madam, mösyö, iyi günler Ben Pierre Rambal-Cochet.
Hurry UP - ( IN GERMAN ) Excuse the interruption, Field Marshall, but...
Acele et Böldüğüm için afedersiniz Mareşal, ama...
I regret the interruption.
İşinize engel olmayalım.
I understand that you think you're interrupting me, and you are, but I welcome the interruption.
Anladığım kadarıyla beni rahatsız ettiğinizi düşünüyorsunuz ki öyle, ama bunu hoşgörüyle karşılıyorum.
So, Mr Kohler, forgive the interruption. Now, er...
Evet, Bay Kohler, üzgünüm biraz ayrılmam gerekti, şimdi...
Forgive the interruption.
Kusura bakmayın böldüm.
They tell us of 2 qualities of energy moving without interruption through the body.
Onlar bedenin içinde kesintisiz hareket eden 2 tür enerji olduğunu anlatır.
Mr. Lord. Forgive the interruption. but I'm here to audition.
Rahatsızlık için affedin, ama yetenek sınavı için geldim.
I apologize for the interruption, ma'am.
Sözünüzü kestiğim için üzgünüm, bayan.
What is this crude interruption?
Nedir bu kaba açış?
If you don't call, I wonder why, so it works out as an interruption either way.
Hayır, ara. Aramazsan, nedenini merak ederim, bu da çalışmamı kesintiye uğratır.
I wanna hear that game, and I don't care how important the interruption.
Ne kadar önemli şeyler söylerse söylesin, fark etmez.
internet 115
inter 39
interior 21
international 47
interpol 81
internal 17
interview 123
interest 156
interested 144
intern 45
inter 39
interior 21
international 47
interpol 81
internal 17
interview 123
interest 156
interested 144
intern 45
intercourse 27
interesting 2082
intercom 16
interrupted 16
interpreter 22
intervention 49
interests 34
interrupt 24
interrogation 38
interference 29
interesting 2082
intercom 16
interrupted 16
interpreter 22
intervention 49
interests 34
interrupt 24
interrogation 38
interference 29