Sleep well tradutor Turco
3,059 parallel translation
Did you sleep well?
İyi uyuyabildin mi?
Sleep well?
İyi uyudunuz mu?
Did you sleep well?
İyi uyudun mu?
You'll sleep well tonight, me old mucker.
Bu gece rahat uyu eski dostum.
- Did you sleep well?
- İyi uydun mu?
- Did you sleep well?
- Günaydın. - Rahat uyuyabildin mi?
You didn't sleep well?
İyi uyuyamadın mı? Küçük bir kız gördün mü?
- sleep well, - dump well and talk well.
- İyi uyumalı... - İyi sıçmalı ve iyi konuşmalısınız.
She can sleep well at night.
Geceleri rahat uyuyabilir.
Did you sleep well?
İyi uyudunuz mu?
- Did you sleep well last night?
- Dün gece iyi uyudun mu?
I don't sleep well on planes.
Uçaklarda pek uyuyamıyorum.
Sleep well.
İyi uykular.
Sleep well?
İyi uyudun mu?
I didn't sleep well last night...
Dün gece iyi uyuyamadım da.
I can't sleep well out here.
Burada düzgünce uyuyamam.
Sleep well.
Bu gece güzel bir uyku çekin.
And I don't sleep well when I'm alone.
Yalnız kalınca iyi uyuyamıyorum da zaten.
I will not sleep well tonight.
Bu gece iyi uyumayacağım.
Sleep well?
- İyi uyuyabildin mi?
Okay, go I am leaving You sleep well
Tamam, sen git! Ben gidiyorum! Sana tatlı rüyalar!
You look tired, so sleep well...
Yorgun görünüyorsun, gidip dinlen...
Sleep well.
İyi uyu.
Sleep well now, my kittens and panda.
İyi geceler.
Well, come here to sleep.
Bu garip değil.
Well, we're hoping he's getting some sleep.
- Umarım uyuyordur.
Okay, well, try to imagine if, let's say James Franco, said that he would sleep with you, knowing that the list allows it even though we're married.
Tamam, hayal etmeyi dene. Diyelim ki James Franco seninle yatacağını söyledi ve listenin buna izin verdiğini biliyor. Evli olmamıza rağmen.
Well, I don't think anyone will sleep tonight.
Bu gece kimsenin uyuyacağını düşünmüyorum.
Well, it's easy to sleep when you've got nothing on your mind but lipstick and man-trapping.
Yanında ruj ve erkek tuzağından başka bir şey olmayınca uyuması da kolay oluyor.
- I must have been a sleep - well, you have been a sleep for two days to be honest
- Rüyadayım galiba. - Doğrusu iki gündür rüyada gibisin.
Well, since one baby needs her sleep
Bir bebeğin uykuya,
Well, I gotta sleep, so do it somewhere else.
Ben uyuyacağım, git başka yerde yumurtla.
Well, finally, we get to sleep.
Sonunda uyuyabileceğim.
That the reason I am not sleeping very well isn't because I just happen to require very little sleep, but because I'm a perfectionist with "daddy issues,"
Çok az uykuya gereksinimin olması çok iyi uyuyamıyor olmamın nedeni değildir ki ama çünkü ben "baba sorunları" olan mükemmeliyetçi bir insanım sonuçta.
Well, maybe you can get some sleep now.
Şey, belki şimdi biraz uyuyabilirsin.
I guess I was pretty exhausted. You sleep well?
İyi uyudun mu?
Well, let's get you some sleep.
Gidip biraz kestirelim.
Well, you want to sleep tonight.
Bu gece uyu.
I didn't sleep very well.
Uyuyamadım.
Sleep well now.
Uyu güzelce.
Well, don't worry, I actually like to sleep like I'm in a sandwich.
Peki, üzülme, tost olmuş gibi uyumayı severim zaten.
Oh. Well, where did you sleep last night?
Sen dün gece nerede uyudun?
Well, I didn't sleep in it.
Onunla uyumadım.
Did you sleep well?
Rahat uyudun mu?
Well, okay, so when Tommy becomes a world-class chess champion, you can sleep with him.
Peki, bu durumda, Tommy dünya standartlarında bir satranç şampiyonu olduğunda, onunla yatabilirsin.
My back pain's gone. I sleep really well, so I'm actually not so sure I'm grateful to be back.
Sırt ağrılarım geçti geceleri rahat uyudum, yani minnettar olmam gerekiyor mu emin değilim.
Well, sleep tight.
İyi uykular.
Well, I'm happy to see you're not losing sleep over it.
Bunun uykularını kaçırmamasına memnun oldum.
Why would any man dress well, groom himself and lift weights just to sleep with other men?
Neden kendini eğitmiş, zayıf ve üstsüz bir adam başka bir adamla yatmak istesin?
Well, you're gonna hate this then, honey, but I'm gonna need you to go back down and sleep in your old room.
- Evet. Canım, o zaman bunu söylemem hiç hoşuna gitmeyecek ama aşağı inip odanda yatmanı istiyorum.
Yeah, well, you've been turning this no-sleep thing into an art form lately.
Evet son zamanlarda bunu hiç uyumama olayına çevirdin.
well 438053
wells 385
weller 130
wellington 57
welles 22
wellesley 18
well done 4465
well thank you 29
well hello 20
well spotted 23
wells 385
weller 130
wellington 57
welles 22
wellesley 18
well done 4465
well thank you 29
well hello 20
well spotted 23
well played 346
well then 1046
well i don't know 35
well said 253
well you know 47
well come on 26
well that's good 18
well i'm sorry 20
well no 77
well spoken 20
well then 1046
well i don't know 35
well said 253
well you know 47
well come on 26
well that's good 18
well i'm sorry 20
well no 77
well spoken 20
well now 184
well in that case 21
well i 89
well yeah 97
well it's 16
well uh 21
well i never 20
well yes 116
well enough 63
well put 59
well in that case 21
well i 89
well yeah 97
well it's 16
well uh 21
well i never 20
well yes 116
well enough 63
well put 59