English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ S ] / Still warm

Still warm tradutor Turco

602 parallel translation
Still warm, too. Gertcha!
Üstelik hâlâ sıcak.
- He says it's still warm.
- Hala sıcak diyor.
- Still warm?
- Hala sıcak mı?
Her slip, on top, was still warm.
En üstte duran kombinezonu hala ilikti.
It's still warm.
Havalar hâlâ soğumadı.
Maybe longer. He was still warm.
Belki biraz daha uzun.
The rocks are still warm.
Taşlar hala ılık.
It's still warm.
Hala ılık.
It was still warm yesterday.
Dünden beri hava sıcak değil mi?
- Still warm, let's go in.
- Hala sıcak. - Gidelim.
But Your Majesty is still warm from the hunt.
Ama Majesteleri at koştururken terlemişler.
I think it's still warm.
Hâlâ sıcak olmalı.
It's still warm.
Hâlâ sıcak.
Still warm.
Hâlâ sıcak.
This stove's still warm.
Bu soba hala sıcak.
It's still warm.
Hala sıcak.
Did you feel that your place was still warm?
Yatağınızın sıcak olduğunu farkettiniz ni?
The corpses were still warm when they arrived at the Institute of Anatomy, their eyes wide open and shining.
Cesetler Anatomi Enstitüsü'ne getirildiklerinde hâlâ sıcakmış. Gözleri faltaşı gibi açık ve ışıl ışılmış.
It's still warm, John.
Hala sıcak, John.
- Yes, it's still warm.
- Evet, hala sıcak.
The body was still warm.
Ceset henüz soğumamıştı.
It's still warm!
Hala açık! Maria Rosa!
The water is still warm.
Su hâlâ ılık.
I just know your ass is still warm.
Kçn haIa scak biIiyorum.
None here. The candle is still warm.
- Kimse yok ama mum hala sıcak.
Motor's still warm.
Motor hala sıcak.
You are still warm.
Hala sıcaksın.
It's still warm.
Hâlâ sıcak!
She was still warm
Hâlâ sıcaktı.
The stomach is still warm.
Rahmi hala sıcak.
Still warm.
Hala sıcak.
Still warm.
- Çok taze.
Hurry, she's still warm.
Acele et, o hala sıcak.
It's still warm in the sun, Only that's not enough.
Güneşin altı hala sıcak, sadece yeterli değil.
Hey, sarge, the dead Kraut, he's still warm.
Hey, çavuş, ölü Alman, hala ılık.
Heart attack. When he was committing a mortal sin. - Still warm.
Kalp krizi, ölümcül bir günaha kalkışırken.
Alex is still warm.
ChIoe'ye kızamam. O bir çocuk.
Oh, the lazy days... the warm, still, country twilight... the high, soft Negro laughter from the quarters... the golden warmth and security of those days.
O eski, tembel günler taşranın ılık, sessiz alacakaranlığı evlerden yükselen tiz, yumuşak zenci kahkahaları o günlerin altın sıcaklığı ve güvenliği.
It's the widow's still-warm bed which fills your thoughts. You want to make her your mistress.
Dulun hala sıcak olan yatağıdır senin düşüncelerinde yer tutan onu kendine metres yapmak istiyorsun...
- Is he still at Warm Springs?
- Hâlâ Warm Springs'te mi?
If we only set long enough so I can warm up my mash and get the still goin'.
Burada yeterince uzun dursakda arpa ezmemi ısıtıp damıtma aletimi çalıştırsam.
When we get back, the cards will still be warm.
Geri döndüğümüzde kartlar hâlâ duruyor olacak.
She's still quite warm.
Vücudu hâlâ sıcak.
They're still in tie. 0 : 0, this is warm.
- Değişiklik yok. Halen 0-0.
Fortunately, my calling still allows me the luxury of a warm posterior.
Şükür ki işim arkamı ısıtma zevkime karışmıyor.
He's still warm.
Hala dumanları tütüyor.
The ignorance and unconsciousness of starving, shivering, sick humanity instinctively snatches at everything that can warm it and still its hunger.
Cehalet ve bilinçsizlikten dolayı aç kalınca doymak, ısınmak, hayatta kalmak için içgüdüsel olarak her şeyi yakıp yok ediyorlar.
The little birdie's nice and warm again... but he still ain't happy and keeps going...
Küçük kuşçuk yine ısınmaya başlamış ama küçük kuşçuk yine de mutsuzmuş, Şöyle yapmaya başlamış :
# But you're still # # Warm #
# ama sen hala... # # ılıksındır #
The wine is still warm
Şarap hala sıcak
It's still quite... warm, I don't think you'll need a winter coat and a sweater.
Havalar hala sıcak, bence kazaklarını almana gerek yok.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]