Three words tradutor Turco
646 parallel translation
- Three words?
- Üç sözcük mü?
I've just two or three words to say to you, laddies, and that's don't worry.
Size söyleyecek iki üç sözüm var çocuklar bu da endişelenmemeniz.
It's really great, because between the lot of them... they all speak three words of English.
Gerçekten harika, çevremde bunun gibi bir çoğu var... Hepsi İngilizce fakiri.
Just repeat three words. All right.
Üç kelimeyi tekrarla.
Old Fred used to say..... that those three words summed up all the wisdom of the East.
Yaşlı Fred bu üç kelimenin Doğu'nun tüm bilgeliğini özetlediğini söylerdi.
And those three words of English I taught you.
Ve üç tanesi İngilizceydi.
He'll recommend those three words even over "I love you."
Bu sözleri "Seni seviyorum" a tercih edecek.
Three words, dear Romeo, and good night indeed.
Üç söz daha. sevgili Romeo. sonra da iyi geceler.
Look at these three words written larger than the rest with a special pride never written before or since.
Diğerlerinden daha büyük harflerle, özel bir gururla yazılmış şu sözlere bak.
Forgive me if I laugh, but these three words strung together are irresistibly funny!
Gülersem bağışlayın beni, ama bu üç kelimenin yan yana gelmesi karşı konulmaz biçimde komik olmuş!
You haven't said three words since the match.
Maçtan beridir tek kelime etmedin.
Would you mind. Those three words are all that separate you from a rutting pig.
"İtirazın olur mu?" Seni aşağılık bir domuzdan ayıran topu topu bu üç kelime mi yani?
And keep your answers down to three words.
Yanıtlarınızı kısa tutun.
That's three words.
Bu üç kelime ama.
[Fat Kid] Gentlemen, I'd just like to say three words : Scary German Guy.
Baylar, üç kelime söylemek istiyorum Ürkünç Alman Herif.
Three words, gentlemen :
Üç kelime millet.
Just three words - - "At twelve o'clock."
Sadece üç sözcük : "Bugün saat 12 : 00'de."
Ooh, and that Ralph Macchio, three words... Fab-U-Lous.
Oof, bi de o Ralph Macchio'ya, üç hece ile... "Şa-Ha-Ne!"
I can give you three words for love.
Sana aşk için üç kelime verebilirim.
- I can sum that up in three words :
- Üç kelimeyle özetleyebilirim.
But anyway, Danny, Theresa, to speak Greek, you only need three words.
Her neyse, Danny, Theresa Yunanca konuşmak için, 3 kelime yeterlidir.
And speaking of words, I'd like to say a few about the injustice... of keeping an innocent man locked up for three months... in such filth and heat and ill-feeding that my chief regret is I didn't try... to pull down the filthy fellow that sits on the throne.
Doğru kelime deyince, adaletsizlikle ilgili bir kaç şey söylemek isterim masum bir adamı üç ay hapis tutmak öylesine pis, soğuk bir yerde aç ve susuz bırakarak. Pişmanlığım şudur ki tahtta oturan aşağılık dostumu indirmeye çalışmamak.
Finally, after three months of this... I told her mother that I loved Concha... and that although there were certain ties I couldn't form... I wished to provide for her daughter, take charge of her education... in other words, make myself her protector.
Nihayet, o günden üç ay sonra annesine Concha'yı sevdiğimi ve aramızda hiçbir bağ olmamasına karşın kızının eğitim masraflarını üstlenmek istediğimi bir başka deyişle, onun hamisi olmak istediğimi söyledim.
Here are three pages on your words meaning "look."
"Bakış" sözcüğünün karşılığı tam üç sayfa.
Except for waiters and taxi drivers... and they don't count... that's four more words than I've said any night in the past three weeks.
Garsonlar ve taksi şoförleri hariç, ki onlar da sayılmaz zaten son üç hafta toplamda söylediklerimden beş kelime daha fazlası ediyor.
The truth that you three tell in exactly the same words,
Hepinizin aynı kelimeleri kullanarak
- Three words.
Umarım senin için çok acı verici olmamıştır.
Every time I play anagrams, I can only make three-letter words.
Ne zaman angram oynasam sadece 3 harfli kelime yapabiliyorum.
- He slipped me three little words.
- Üç kısa sözcükle ağzımın payını verdi.
Try to remember Rienzi's exact words when he asked you... to bring the three hoods to Sally's hotel room.
Rienzi'nin, Sally'nin odasına o üç haydudu götürmeni istediği zamanki sözlerini harfi harfine hatırlamaya çalış.
Two words, three lies.
Tek ayak üstünde kırk yalan söyler o.
Do not forget, madam, that love is a continuous game with three balls, the names of which are : heart, words and loins.
Unutmayın ki, bayan, aşk üç topun çevrildiği, sürekli devam eden bir oyundur : Kalp, sözcükler ve seks.
Tonight, we're concerned with those three little words :
Bu akşam şu iki küçük kelimeyle ilgileneceğiz :
He said three short words to me, "One hundred francs."
Çok kısa cümleler sarf etti. "100 frank" gibi.
- I've got three more words.
- Üç kelimem daha var.
OK. All you have to do is repeat three simple words after me.
Söyleyeceğim üç basit kelimeyi tekrar et, senin olsun.
In the last two or three months some words I was very fond of disappeared
Geçen iki ya da üç ay içinde çok hoşuma giden bazı sözcükler ortadan kalktı.
A three-day vacation, in other words.
Başka bir deyişle 3 günlük tatil işte.
Uh, now, we've added, uh, three words have been added.
Listeye yeni kelimeler eklendi.
There was only one official, uh, induction, one group of three words was added.
Resmi bir açıklamayla üç kelime daha listeye eklendi.
Those three hallowed words reverently dictate... what you ought to be, what you can be... and what you will be.
Bu üç kutsal kelime sizlere... ne olmanız gerektiğini... ne olabileceğinizi... ve ne olacağınızı söylemektedir.
You remember your words three years ago.
Hani 3 yıl önce şöyle demiştiniz ;
I know the words to all three verses of "God Save the King"!
- Aksi takdirde, yakacaklar beni! - Evet.
In other words, any two of the three people could put their elements together and have the formula.
Bir başka deyişle, bu üç kişiden ikisi, öğelerini bir araya getirebilir, ve formülü oluşturabilirdi.
A class struggle in three little words. Nifty?
Mücadeleyi iş geleneğine sığdırdım, ha?
For three days we'd not say ten words to each other.
Üç gün dışarıda kalır birbirimize 10 kelime etmezdik.
And you saw how my grandson came here and I had to repeat my words to him three times.
Torunumun buraya nasıl geldiğini gördün. Ona aynı şeyi 3 kere söylemek zorunda kaldım ve yine de sözümü dinlemedi.
Three little words, every once in a while. Doesn't cost anything.
Ara sıra söyleyeceğin, üç küçük kelimenin kimseye zararı olmaz.
I know the words to all three verses of "God Save the King"!
"Tanrı Kralı Korusun!" un bütün üç kıtasını biliyorum!
ln other words, if I did an improvisation every day between Marlon Brando and Marty Sheen, would I, at that time, have more magical and, in a way, telling moments than if I just closed down for three weeks
Diğer bir deyişle, her gün Marty Sheen ve Marlon Brando arasında doğaçlama yapsaydım, o zaman bir şekilde, üç haftalığına seti kapatıp yeniden yazmaktan ve onların oynamasından daha sihirli bir yönteme mi sahip olacaktım?
He got only two more Russian words right than wrong. That's like me saying, Touchdown is not very intelligent because I beat him three games out of five when we played chess.
Hayatta tek istediğim... bir Katolik rahibi olmaktı.
words 313
words to live by 22
words like 23
three 11326
threesome 22
three hours ago 35
three years ago 329
three o'clock 86
three hundred 56
three times a week 48
words to live by 22
words like 23
three 11326
threesome 22
three hours ago 35
three years ago 329
three o'clock 86
three hundred 56
three times a week 48
three days ago 197
three times a day 40
three weeks ago 152
three months ago 162
three or four 45
three hundred dollars 18
three million 36
three days later 61
three months later 47
three thousand 46
three times a day 40
three weeks ago 152
three months ago 162
three or four 45
three hundred dollars 18
three million 36
three days later 61
three months later 47
three thousand 46
three weeks later 27
three hours 204
three minutes 224
three times 337
three kids 59
three men 39
three and four 38
three people 37
three years 380
three months 327
three hours 204
three minutes 224
three times 337
three kids 59
three men 39
three and four 38
three people 37
three years 380
three months 327