English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ O ] / Ona anlat

Ona anlat tradutor Inglês

2,400 parallel translation
Ona anlatırım.
I'll tell him.
Ona anlat.
Just tell him.
Sadece ona anlat, beni inceletsin ve aklasın.
Just tell him. Get me vetted and cleared.
Bana anlatma ona anlat.
Don't tell me, tell her.
Barb, aklından geçenleri ona anlat.
Well, barb, just tell him how you feel.
Başka ne yaptığını ona anlat baba.
Tell her what else you did Big Daddy.
Babam üssün generali, ona anlatırım ve o da...
M'y dad is the general at the base, I can tell'im and he can
Ona Vermont'un ne kadar güzel bir yer olduğunu anlatıyordum.
I was just telling her how great Vermont is.
Herşeyi anlat ona.
Tell him everything at once.
Göz'den imparatora bahset yoksa bu hainliğini ona ben anlatırım.
Turn the eye over to the emperor, Or I'll inform him myself of your treasonous boast.
Ona Devlet için çalışmıyor olsan bile... hayatın yaşanmaya değer olduğunu anlat.
Tell him life is worth living when you're not sneaking around for the government.
Anlat ona.
You know.
Ona gerçeği anlat haydi.
Tell her, man. Tell her that's the truth.
O zaman tekrar Tom'a gideriz, ve ona ne bulduğumuzu anlatırız.
AND TELL HIM WHAT WE FOUND.
Tam bir centilmendim. Anlat ona.
I was an officer and a gentleman.
Bana, ona gösterdiğin mülkleri anlat.
Tell me about these properties you showed him.
Haydi. Anlat ona.
- Go ahead, tell him.
Bilmesi gereken her şeyi anlat ona.
Well, tell her everything she needs to know.
- Ed, bana anlattıklarını ona da anlat.
- Ed, just tell himwhat you told me.
Ve ona her şeyi anlat.
You tell him everything.
Ya da ona, önemli bir uyuşturucu kralını nasıl içeri tıktırdığını anlatırsın.
Or you get to tell her you helped put away a major drug dealer.
Ona fikrini anlat.
- Tell him your idea.
Aksi takdirde, ona her şeyi anlatırım.
Otherwise I'll tell her everything.
Bana ve erkek kardeşine anlattığını ona da anlat.
Tell her what you told me and your brother.
Ne olduğunu ona anlat!
- Tell her what happened.
Hayır. Eugene, Lütfen ona.. Bize sürekli bunu yaptığı için ne berbat biri olduğunu anlatır mısın?
Eugene, will you please tell him... what a terrible person he's been for always doing this to us, please?
Ona Dory'yle olanları anlat, tamam mı?
Say her what really happened with Dory.
Anlat ona.
Tell her.
- Ona ne olduğunu anlat.
Tell him what happened.
Anlat ona, Ruthie.
Tell her, Ruthie!
Ona hapishaneyi anlat.
Tell him all about prison.
- Ona ne anlatıyorsun?
- So what are you telling her?
Ne istediğimizi ona sen anlat.
Tell her what we want.
- Anlat ona Harders.
Tell him, Harders.
Tedaviyi anlat ona.
Tell him the treatment.
Anlat ona Mark.
Go on. Tell him, Mark.
Eğer ona her şeyi anlatırsak ne olduğu, kıyamet, her şeyi belki doğru kararı verebilir.
So if we lay it all out for him, what he is the apocalypse, everything, he might make the right choice.
Marshall, anlat ona.
Marshall, tell her.
Ona Yeni Christine'e ne yaptığını anlat.
Tell him what you did to new Christine.
Ne olduğunu anlat ona.
Just tell her what happened.
Şuradaki eski koçum, bana Jonny Unitas'ı anlatıp dururdu. Derdi ki ona Jonny Unitas'ı hatırlatıyormuşum.
My old coach over there used to tell me about Johnny Unitas, that I remind him a lot of Johnny Unitas.
Jo ile konuş ve ona durumu anlat.
Speak to Jo, tell her the situation.
Ona bir hikaye anlat.
Tell him a story.
Anlat ona, Angela.
Tell her, Angela.
Ona ne hissettiğini anlat.
Tell her how you feel.
Aileden laf açılmışken anlat ona.
Speaking of families... tell him.
Anlat ona.
Just tell him.
Ona öldüğün günü anlat.
Tell him about the day you died.
Ona ne yaptığını anlat baba.
Tell her what you did, Big Daddy.
Anlat ona!
Tell her!
Şu kanepede oturup ona her bir maceramızı anlatışımı hatırlıyorum.
I remember sitting on that sofa and telling her about every adventure.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]