Senden n tradutor Inglês
9,092 parallel translation
Senatörlerin yarısı BM yanlısı bir komünist olduğun için senden nefret etmiyorlar. Aslında senatodaki odalarında uyuyorlar.
Now half the senators... the ones who don't hate you for being a U.N.-Loving commie... are actually asleep in the senate chambers.
Beni ya da özel ihtiyaçlarımı hiçbir zaman anlamadığını da biliyorum ama senden ne kadar nefret ettiğimi fark etmen için birkaç yıldır çaba gösterdim.
And I get that you never wanted to take any authentic interest in me or my needs, but I have worked so hard over the past few years to get you to notice how much I despise you.
- Süper, senden n'aber?
- Swell, how about you?
Görmezden gelindiğimi hissedince senden nefret ettiğimi söyledim. Seninle öpüştüğüm için annemin son anlarını kaçırdım.
I told you I hated you when I felt ignored, missed my mom's final moments because I was kissing you,
Rosen'ın senden eğitim almadan Sue'dan kitabın 7.bölümünü istemesine imkan yok.
There's no way that Rosen has the imagination to ask Sue for any part of chapter seven without an education from you first.
"Rosenthal senden silahlarını," "cep telefonlarını, anahtarlarını toplamanı isteyecek."
Rosenthal will order you to collect their weapons, cellphones, and car keys.
Michelle, sana ve ailene yaptıklarım için senden çok özür dilerim. Yangını çıkardığım için de.
Michelle, I'm sorry for what I did to your sister and your family, for setting that fire.
Ben mi senden uzun yaşayacağım yoksa sen mi benden uzun yaşayacaksın?
Who's gonna live longer : you or me.
Uçağa atlayacak ve yedi-sekiz saat sonra hastaneye varacak. O zamana kadar beyinde fıtıklaşma olmazsa Derek ameliyathaneye girecek ameliyatı devralacak. Senin ameliyatını senden alacak.
He would hop on a plane, and seven or eight hours from now, if she hadn't already herniated, Derek would come in here and he would take this surgery, your surgery, away from you.
Senden sırtını dönmeni ve o parayı nasıl harcayacağını düşünmeni istiyorum.
I want you to turn your back and think of all the ways you'll spend your money
Senden istediğim bu ödül avcılarını bulmama yardım etmen.
What I need from you is help finding these bounty hunters.
Adını senden daha iyi yazabiliyorum.
I can write your name better than you.
Pekala, senden o Simpsonların yapışkan tüpünü almanı ve bu resimle beraber bu adrese gitmeni istiyorum.
Okay, I want you to take that vial of Simpsons'goo and this picture to this address.
O sinsi yılanın bir gün senden sıkılacağını biliyordum.
I knew that cold snake would get bored.
Kokain, meth, eroin, bunların hiçbiri işe yaramamıştı..... ben de senden uzak olmak için tek yolun ölüm olduğuna karar vermiştim.
Coke, crack, heroin- - none of them could do it, so I decided death was my only way away from you.
Tek bildiğin insanların senden bir şeyler almasıysa ne yapacağını bilirsin.
You know what you do when all you know is people taking?
Senden almasınlar diye onlara kendin vermeye başlarsın.
You start to give, give it away before they can take it from you.
Git kızın yanına sonra de ki, "Laurie, senden hoşlanıyorum ve..."
Just walk up and say, Laurie, I like you, and...
Senden sonra gelen herkes rastgeleydi. Ama senin sonraki kişi olman, Balıkçı Kral'ın karşısına çıkmamı sağladı.
Everyone after you was random, but you being the next name, that's what made me confront the Fisher King.
Bardağın dolu tarafına gelirsek, gözlerini senden almış.
On the plus side, she does have your eyes.
Dünya üzerinde senden başka, hayatımı paylaşmak istediğim hiç kimse olmadığını biliyorum.
I know... that there is no one in the world... that I would rather spend the rest of my life with.
Senden, iyi vakit geçirmekten başka hiçbir şey beklemeyen insanların arasında olmak iyi gelebilir.
It might be nice for you to be around a bunch of people who expect nothing from you but to have a good time.
Konuşmalarını dinliyordum, senden bıkmışlar.
Man, I've been listening to their wiretaps, and they were getting really sick of you.
Ama aldığın zaman onu senden alacak.
But once you do, he'll take it from you.
Pek çok kişinin bu gücü senden almaya çalıştığını hatırla.
Remember that strength That so many have tried to take from you.
Rezervasyon listemin fotoğrafını çekmeni senden kim istedi?
Who asked you to photograph list of booked seats?
Ve şimdi tek yapabileceğim şey, senden affını istemektir.
And all I can do now is... is beg your forgiveness.
Senden ilerisini ve organ bağışını düşünmeni isteyeceğim. Ayrıca solunum cihazını kapatıp kapatmamayı da.
I'll ask you to think about the future and eventual donations and what we will do regarding the respirator.
Beyin ölümü gerçekleşti. Senden ilerisini ve organ bağışını düşünmeni isteyeceğim. Ayrıca solunum cihazını kapatıp kapatmamayı da.
I'll ask you to think about the future, eventual organ donation and what we should do regarding the respirator.
May aptal bir enstrüman çaldığın için senden hoşlanmadı.
May didn't start liking you because you play some dumb instrument.
Senden hoşlandı çünkü ukalasın.
She started liking you because you're cocky.
Namın, senden önce geliyor diyelim.
Let's just say your reputation precedes you.
Eğer bunu sürdürürsen, senden on puan düşeceğim. Anladın mı?
If you're going to keep at it like this, I'm going to minus 10 points.
Hayatının senden yavaşta gittiğini hissettin.
You felt your life slipping away from you.
Defalarca en kıymetli varlığını rızan dışında senden aldılar.
Time and again, they have robbed you of your most precious possession... your free will.
Anlayacağın üzere bir arkadaş olarak senden özel bir şey rica edeceğim.
You see, I wanted to ask you a very special favour - as a friend.
Şanın senden önce geliyor.
Welcome. Your reputation precedes you, of course.
Manitanın senden önce dışarıda ne giydiğini görmek istemezsin değil mi?
You don't want to wear your girl out before you get there, do you?
Yani Stefan ve ben, birinin ölümüyle nasıl başa çıkılacağını senden duymayı biraz ironik buluyoruz.
Heh. You see, Stefan and I are just finding it a little ironic that you think you're qualified to tell us how to deal with the death of a loved one.
150 yıl boyunca üzerine titrediğin bir şeyin senden alındığını düşün.
Imagine cherishing something for 150 years and then imagine that being ripped away from you.
Şu an çok dengesiz durumdayım ve eğer uyanmazsa senden başlayarak sevmediğim insanların kafalarını kopartmaya başlayacağım.
I am in a very volatile place right now, and I will start beheading people that I don't like, starting with you, if she doesn't wake up.
Kralın senden olan hoşnutsuzluğunu pek umursamıyor gibisin.
You don't seem too concerned by the king's displeasure with you.
Ne annemsin, ne de kraliçe annem. Ve şimdi ünvanını, gelirini ve evini senden alıyorum.
Not a mother, certainly not a queen mother, as I strip you of your title, your income and your home.
Evet, adinin teki ama epey sağlam noktalara değindi. Neden yılın yedi ayı senden 6500 km uzakta yaşayan biriyle ilişki içerisinde olduğun gibi mesela.
Yeah, he's kind of a dick, but he made some really good points... like why would you keep a relationship going with someone for seven months who lives 4,000 miles away?
Herkes senden haberdar olacak ve bunu geri de alamazsın.
Everyone will know about you and you can't take that back.
Senden tek talebim şu... eğer bu görüntüleri... mahkemeye sunacaksan falan sadece ilgili olan... kısımla sınırlandıracağız.
My only, you know, uh, um, request is that we agree that if you're going to, if you're going to submit it or file it or something, that we just agree to limit, limit it, you know, to the relevant thing.
Bunların bazıları... daha önce gördüğün şeyler... çünkü onları senden aldım.
Some of it's all stuff... Some of it's stuff you've seen before, because some of it I got from you.
Senden olmadığın biri gibi davranmanı isteyemem.
I wouldn't ask you to be someone you're not.
Chloe, kabalık etmek istemem ama düşündüğümü yapıyorsan senden durmanın istemem gerekecek çünkü...
Chloe... Chloe, I don't want to be rude, but if you're doing what I think you're doing, I'm going have to ask you to stop because...
Anne ve babamızın ölümünden sonra, herhangi bir istekde bulunmadım senden.
After the death of mother and father Any requests of you
Kanun adamı olan bir hedef değilsin ama kendi insanın senden kurtulmak istiyor çünkü onlar patron olmak istiyor.
You're not only a target from law enforcement, but your own people wanna get rid of you'cause they wanna be the boss.
senden nefret ediyorum 468
senden ne haber 103
senden nefret etmiyorum 41
nino 139
noel 762
nasılsın 5362
nasilsin 47
nina 315
nice 54
nate 113
senden ne haber 103
senden nefret etmiyorum 41
nino 139
noel 762
nasılsın 5362
nasilsin 47
nina 315
nice 54
nate 113
napoleon 51
nick 1470
ne yapıyorsun 7063
ne yapiyorsun 66
native 60
nerdesin 184
normal 211
nada 23
nora 285
neden 17190
nick 1470
ne yapıyorsun 7063
ne yapiyorsun 66
native 60
nerdesin 184
normal 211
nada 23
nora 285
neden 17190