Umarım beğenirsin tradutor Inglês
281 parallel translation
Umarım beğenirsin, benimkinin aynısı.
I hope you like that, it's the same as mine.
Umarım beğenirsin.
I hope you like it.
Bu tavuğu senin için pişirdim. Umarım beğenirsin.
Hope the batter on this chicken is to your liking.
Umarım beğenirsin.
I hope you like them.
Ufak bir düğün hediyesi. Umarım beğenirsin.
A wedding present, I hope you like it.
Umarım beğenirsin.
I hope you enjoy it.
- Umarım beğenirsin.
- Please.
Umarım beğenirsin.
I hope you approve.
Umarım beğenirsin.
I hope you'll like it.
Umarım beğenirsin.
Hope you like it.
Umarım beğenirsin hayatım çünkü ben söylemekten çok zevk alacağımı biliyorum..
I sure hope you're gonna enjoy'em, honey,'cause I know I'm gonna enjoy singing''em to ya.
Bunlar toprakta yetişiyorlar, umarım beğenirsin.
These are ruts that grow in the ground, I hope you'll like them.
Umarım beğenirsin.
Hope you enjoy it.
- Umarım beğenirsin.
- I hope you like it.
Umarım beğenirsin.
I hope you Iike it
Umarım beğenirsin çünkü süt kalmamış.
I hope you take it black,'cause I don't have any milk.
- Oh, umarım beğenirsin.
Oh, I hope you like it.
Umarım beğenirsin.
I hope you like this.
Umarım beğenirsin, Ford.
I hope you like it, Ford.
Umarım beğenirsin.
Hope you like'em.
vişne likörlü. umarım beğenirsin.
Cherry cordials. I hope you like them.
"Umarım beğenirsin."
"I hope you will like it"
"Umarım beğenirsin"
"I hope you will like it"
Umarım beğenirsin.
I just hope you like it.
Umarım beğenirsin komşu Elimizde en iyi araçlar ya da beceri yoktu Ama sevgi dolu bir el arabamız vardı.
We didn't have the best tools or all the know-how... but we did have a wheelbarrow full of love.
Umarım beğenirsin.
I hope you like it
Umarım beğenirsin.
- I spent all night on it. I hope you approve.
Umarım beğenirsin.
Make yourself comfortable.
- Umarım beğenirsin.
Ohhhh! I hope you like it.
Yeni odan. Umarım beğenirsin.
Your new office.
Umarım beğenirsin.
I hope this fits you.
Paris'ten sana getirdiğim şeyleri beğenirsin umarım.
I hope you'll like that stuff I brought from Paris for you.
Çorbanın tadını beğenirsin umarım.
I trust you'll find the soup to your taste.
- Umarım pastayı beğenirsin.
- Hope you enjoy the cake.
Umarım bunu beğenirsin.
I hope you like it.
- Umarım kitabı beğenirsin.
- I hope you enjoy the book.
Umarım beğenirsin.
Hope you like this.
Umarım sen de beğenirsin.
I hope so. We get it every Tuesday.
Umarım çıkacak filmimi beğenirsin.
I hope you enjoy my next movie.
Joey. Umarım yapmak üzere olduğum şeyin Zen açısını beğenirsin.
Joey I hope you appreciate the Zen aspects of what I'm about to do.
Umarım... bu yemeği de beğenirsin.
I hope, uh, that the tacos are okay.
Umarım sen onu beğenirsin.
I hope you like him.
Umarım odayı beğenirsin.
I, uh, hope you like the room.
Umarım bunları beğenirsin.
I hope this is the right stuff.
Umarım hediyeni beğenirsin.
Hope you like your present.
Umarım, beğenirsin.
I hope you like it.
- Umarım şiiri beğenirsin...
- I hope you enjoy the poem...
- Umarım renklerini beğenirsin.
- I hope you like the color.
umarı m beğenirsin frasier çünkü önsözü yazmanı çok isterim.
I hope you like it because I'd love for you to write the foreword.
Umarım bunları beğenirsin.
I hope you like these.
Umarım, beğenirsin.
I hope you like it