Çok küçükler tradutor Inglês
175 parallel translation
Kurşunlar dert etme, çok küçükler.
They are very small bullets.
Ama rüya ile gerçeği ayırt etmek için çok küçükler.
But they're too young to know the difference between dreams and facts.
Annelerinden ayırmak için çok küçükler.
They're too young. Much too young to be separated from their mother.
Bir köpekbalığı için çok küçükler!
The eggs are small for a shark
Güzel çift, ama benim için çok küçükler.
Nice pair, but too small for me.
- Durumu anlayamıyorlar, çok küçükler.
- I'm hungry. I have to pee!
- Çok küçükler.
- They are very small.
Daha çok küçükler.
They're still little.
Çok küçükler.
They're too small.
Futbol oynamak için çok küçükler.
They're too small to play football
Neredeyse tamamen büyümüşler, ama uçmak için hala çok küçükler bu yüzden bu uçsuz bucaksız ıssızlıkta kısılıp kalmış durumdalar.
They're almost fully grown, but are still too young to fly so they're trapped in this boundless desolation.
Çok küçükler.
Too small.
Yüzlerine baka baka gülmek istemem ama çok küçükler.
I wouldn't laugh in front of them, man, but they're too fucking little.
Tabii ki çok küçükler.
Of course they're too small.
Çok küçükler. Onları yiyemem.
They`re so small, can`t even eat them
Onlar çok küçükler.
They are so young
Ve ayakları, çok küçükler.
And his feet, they're so small.
Çok küçükler, sarı ve siyahlar.
They are so small and yellow and black.
- Çok küçükler.
- A bit young.
- Dedim ya, çok küçükler.
- Like I said, a bit young.
Mısırlar yetişiyor ama çok küçükler.
No ears on that corn.
Çok küçükler. Kaçırma falan sayılır.
They are really young, isn't that like kidnapping or something?
Çok küçükler, bir ay erken geldiler.
They must be tiny... They're a month early.
- Çok küçükler.
Small, huh?
Çok küçükler, görüyorsunuz.
These are very small, you see.
Onlar aşırıcılık için çok küçükler, söylemiştim sana.
I told you they were too young to go borrowing.
Çok küçükler de. Unut bunu.
Forget it.
Daha çok küçükler. Bedenlerini kontrol edemiyorlar.
They're still green, can't control their bodies.
" Çocukları neden becereyim. Çok küçükler,'" dedi
"Why should I fuck with children?" he said. "They're too small."
- Ama çok küçükler.
But they're so young.
Sorun senin parmakların. Çok küçükler.
- Your fingers are too little.
Zaten çok küçükler.
They're kind of too small, anyway.
Çok küçükler.
They're so small.
- Çok küçükler.
- They're too small.
Yine söylüyorum, çok küçükler ve bu yaşta ilerde olmak çok önemli değil.
Again, they're on the younger side and moving forward at this age isn't crucial.
Fakat kanaryalar çok küçükler.
But canaries... are so small.
Daha çok küçükler.
They're so young.
Onlar içmek için çok küçükler tatlım.
They're too young to drink, honey.
Çok küçükler, ama şablona göre bir çeşit travma yaşamış gibi görünüyor.
They're minor, but the pattern suggests that he suffered a trauma of some sort.
Çok küçükler, ama neyse ki sokmuyorlar.
They're tiny things and luckily, they don't sting.
Daha çok küçükler.
They are too young.
Goa'uld yapımı motorları taşımak için çok küçükler.
They're too small to carry the Goa'uld version of the generator.
çok küçükler bölgesine yaklaştıkça, her şeyin öngörülebilir davranışlarda bulunduğu tanıdığımız uzay görüntüsünün, yerini gittikçe daha fazla belirsizlik gösteren bir yapıya bıraktığını görürüz.
and approach the microscopic realm, the familiar picture of space in which everything behaves predictably begins to be replaced by a world with a structure that is far less certain.
Mozart yeni başlayanlar ve küçükler için çok kolay, virtüözler içinse çok zordur.
Mozart's too easy for beginners and children, too hard for virtuosi.
Ne var, çok mu küçükler, kızım?
( Willard ) WHAT- - ARE THEY SO SMALL, DAUGHTER?
Yıldızlar kamp ateşinden çok daha küçükler çok uzakta olmalılar.
The stars give a much smaller light than campfires so they must be very far away.
Küçükler çok artmış..
A little, a lot...
Delerken küçükler ama çıkarken kocaman bir delik açarlar ve çok acıtır.
They're small going in, but they make a hole the size of Detroit coming out.
Göle bırakmak için çok mu küçükler?
A little too young to move?
Elbette, çok küçükler.
Sure, it's only small.
Hayır, ovalar sizin gibi küçükler için çok tehlikeli.
No, the plains are too dangerous for little ones like you.
çok kötüyüm 33
çok komiksin 151
çok komik 891
çok kibarsın 55
çok kötüsün 99
çok kötü 847
çok kötü bir şey 17
çok korkuyorum 271
çok küçük 77
çok kibar 31
çok komiksin 151
çok komik 891
çok kibarsın 55
çok kötüsün 99
çok kötü 847
çok kötü bir şey 17
çok korkuyorum 271
çok küçük 77
çok kibar 31
çok karışık 33
çok kibarsınız 94
çok karanlık 65
çok kötü kokuyor 16
çok kötü hissediyorum 33
çok korktum 176
çok kötü görünüyor 21
çok kısa 47
çok komiksiniz 18
çok kötü bir şey oldu 27
çok kibarsınız 94
çok karanlık 65
çok kötü kokuyor 16
çok kötü hissediyorum 33
çok korktum 176
çok kötü görünüyor 21
çok kısa 47
çok komiksiniz 18
çok kötü bir şey oldu 27