Gitti işte tradutor Espanhol
464 parallel translation
Kolu alçıda ama yine de gitti işte.
Habrá salido por ahí con Slim.
Kalın filtreli sigaralarım gitti işte. Neredeler?
Perdí mis hermosos cigarrillos turcos. ¿ Dónde están?
Öldü gitti işte.
Dejadlo, ahora está muerto. Son cosas pasadas.
Baygın bir adam boncuklu perdeden kayıplara karıştı. Gitti işte.
Un hombre inconsciente desaparece por una cortina de cuentas.
- Chick, randevun gitti işte.
- Despídete de tu cita.
Oğulcuğuna çilek almaya gitti işte.
Pues ella tenía que comprarlas para su muchachito.
O da gitti işte.
Ella se fué
Gitti işte.
Ya está.
Gitti işte.
Se ha ido.
- Gitti işte, ben de gideceğim.
- Simplemente fue, tal como pasará conmigo.
Gitti işte.
Y ahora ella se ha ido.
- Hiç mi? Yanıt değil ki bu. - Valla, öyle gitti işte.
- Eso no es una respuesta.
Gitti işte.
Ha muerto.
Öldü gitti işte, biraz saygı göstermelisin.
Ha muerto y se acabó. Merece un poco de respeto.
Yine gitti işte.
Ahi vamos otra vez.
Gitti işte!
Se acaba de ir!
Bu hoşuma gitti işte.
- Eso me agrada.
- Gitti işte.
- Sólo se fue.
Maddox kaçtı ve korkup gitti işte.
Le tiene miedo a Maddox.
Hepsi gitti işte.
Se llevaron todo.
- Gitti işte.
- Ya no está.
Lei Xun gitti işte!
¡ Lei Xun se fue!
Gitti işte.
- Ya se fue.
Gitti işte.
Se marchó sin más.
Gitti işte.
Ya se fue.
Gitti işte! Bunun için seni asla affetmeyeceğim, Orgoch!
Nunca te perdonare por esto, Orgock.
İşte aşığınız çekip gitti.
¡ Su amante se ha marchado!
İşte buradasın Eddie. Nasıl gitti?
Ahí estás, Eddie. ¿ Hubo suerte?
İşte jeneratör gitti.
Se fastidió el generador.
- İşte George gitti.
Bueno, ahí va George. - ¡ Dios!
İşte yine gitti.
Ya empieza otra vez.
İşte gitti, ey millet.
Allá va, amigos.
Geçti gitti. Korktum işte.
Pasa y me asusta.
Al işte gitti. Worfshefski, sen...
Worfshefski, usted es...
- İşte gitti?
- ¿ Adónde se ha ido?
Eh işte yolunmuş bir tavuk gibi çekti gitti. Normal.
Bueno se fue como un pollo desplumado.
- İşte hepsi gitti.
Ya está, ya no tienes ninguno.
- İşte geldik. Bak hoşuna gitti mi?
- Es esta. ¿ Te gusta?
- İşte karargah gitti!
- ¡ Adiós al cuartel general!
- Bak işte kaçıp gitti. - Adınızı soruyorum.
- Déme en todo caso su nombre.
Ben böyle yaparım işte! Nereye gitti? Geri gelecek mi?
¡ Esa es la forma de hacerlo! ¿ Dónde ha ido?
Gitti, işte.
Sí, se acaba de ir.
İşte böyle geçip gitti, yıllar yılları kovaladı, bir tuzak gibi.
Así van las cosas, año tras año, una especie de trampa.
İşte o zaman iktidarsızlığım gitti.
No me sentí nunca más impotente.
Görüyorsun işte meleğim ufaklık gidince özgüveni de gitti.
Ya ves, mi ángel, ya no puede levantar su cosita.
İşte yaz geçip gitti. Hiçbir iz bırakmadan.
" Así que el verano se fue, No dejar epitafio alguno.
Bilirsin işte geldi ve yine aynı soruları sordu, gitti.
Ya sabes. Me ha preguntado lo mismo que pregunta siempre.
İşte o zaman yüzü kıpkırmızı kesildi! Lafı ağzında geveleyerek, bildiğini artık bu meseleyi kurcalamaya gerek kalmadığını söyledi ve gitti.
Se ha puesto rojo y ha dicho que él también lo sabe y que no hay que darle más vueltas, y se ha ido.
İşte bu hoşuma gitti.
Ahora bien, esto me gusta.
İşte bunu söylemen hoşuma gitti.
Quisiera que me aclararas eso.
İşte oldu. Güçlerimi kullanmamı engelleyen bu tasmaydı. Ama artık gitti.
Era el collar el que me impedía usar mi magia pero ahora que ya no está...
işte 8558
iste 115
ister 23
istediğim 46
istemiyorum 1125
işte bu 2275
iste bu 21
işte burada 1824
iste burada 21
işte orada 1649
iste 115
ister 23
istediğim 46
istemiyorum 1125
işte bu 2275
iste bu 21
işte burada 1824
iste burada 21
işte orada 1649
iste orada 22
istersen 241
istedi 31
istedim 74
isterim 243
istemem 270
istemiyor 51
ister misin 572
isterdim 117
işte böyle 2360
istersen 241
istedi 31
istedim 74
isterim 243
istemem 270
istemiyor 51
ister misin 572
isterdim 117
işte böyle 2360