Görünmez adam tradutor Espanhol
287 parallel translation
Görünmez adam mı dedin?
¿ Has dicho un hombre invisible?
Birkaç kişi ciddi biçimde yaralanmış,... yaralanmalarının nedeni de, karşılarındakileri görünmez adam sanmaları nedeniyle çıkan kavgalar.
Varias personas han resultado heridas, quizás por pelearse, en la creencia de que su rival era un hombre invisible.
Görünmez adamınız hakkında ne düşündüğümü söyleyeyim ; tam bir düzmece.
Opino que vuestro hombre invisible no es más que una patraña.
O burada! Görünmez adam!
El hombre invisible está aquí.
Görünmez adam, bir polisi öldürdü!
El hombre invisible mata a un policía.
Görünmez adam, çıplak halde çalışıyor. Saklanacak bir yere de ihtiyacı var.
El hombre invisible actúa sin ropa, así que buscará cobijo.
Görünmez adam, oymuş.
Es el hombre invisible.
Görünmez adam, Jack Griffin'miş.
Jack Griffin es el hombre invisible.
Görünmez adamı nasıl yakalayacağınızı söyleyemek istiyorum.
Les voy a decir cómo atrapar al hombre invisible.
Görünmez adam şu an evimde, üst katta uyuyor.
El hombre invisible está en mi casa.
Bu görünmez adam! Onu ayağından yakalamış!
El hombre invisible le ha tomado por los pies.
Görünmez adamın kim olduğunu biliyorsunuz, Doktor.
Usted sabe quién es el hombre invisible.
Görünmez adam, Griffin, ve beni ölümle tehdit etti.
Ha amenazado con asesinarme.
Görünmez adam, yüz farklı yerde görülmüş.
Parece que el hombre invisible ha estado en cientos de sitios.
Görünmez adamın civarda olacağı kesin. Neler olacağını gördüğü kesin.
El hombre invisible estará al acecho para ver qué planeamos.
Görünmez adamın yakalanmasına dair 1,000 plan var.
He recibido mil sugerencias sobre cómo atrapar al hombre invisible.
Görünmez adam efendim.
El hombre invisible, señor.
Görünmez adamın saklandığını varsayalım.
¿ Y si ese tipo invisible anda escondido por aquí?
Tabiki görünmez adam olarak adlandıracağım. Baba Brown bölümünden zeki bir parça alıntı.
Me refiero al hombre invisible, una inteligente deducción del padre Brown.
Görünmez adam. Teşekkürler.
El hombre invisible.
Ama biz onu göremiyoruz. Peşimizde Görünmez Adam var adeta.
Es como si nos siguiera el hombre invisible.
Vay vay sonunda, görünmez adam.
Al fin, el hombre invisible.
Hoşça kal, Görünmez Adam.
Adiós hombre invisible.
- Görünmez adam.
- ¿ El hombre invisible?
Hayır. Ben görünmez adam değilim.
No soy el hombre invisible.
Görünmez Adam misin, sen?
¿ Quién eres, el hombre invisible?
100 milyon insan o adamı TV'de görürse, "Eski görünmez adam yaşıyormuş." derler.
Un millón de personas lo están viendo por la tele. Y dicen : "El viejo hombre invisible vive."
Şimdi yanımda... Şimdi yanımda, görünmez adam Thomas Walters var.
Ahora, el Sr. Thomas Walters de West Hartlepool... que es totalmente invisible.
Claude Rains ise Görünmez Adam'dı
Claude Rains era El Hombre Invisible
Chuco, sence bu, görünmez adam mı?
Chuco, ¿ crees que es el Hombre lnvisible?
Görünmez adam gibi.
Es el hombre invisible.
Sanki görünmez adamım.
Es como si fueras invisible.
Görünmez adam.
El Hombre Invisible.
Çünkü o görünmez adam.
Porque es invisible.
Ama görünmez adamın da onlardan korktuğunu sanmıyorum.
Pero no creo que el Hombre Invisible este asustado de ellos tampoco.
Görünmez adam hazır.
El Hombre Invisible estalisto.
Görünmez adamın başı bayağı dertte.
Yo diria que el Hombre Invisible esta en muchos problemas.
Ve görünmez adam kazanıyor.
Y gana el Hombre Invisible.
- Adam görünmez, esas mesele de bu.
- Que es invisible, eso es lo que pasa.
Görünmez bir adam, dünyaya hükmedebilir.
Un hombre invisible puede gobernar el mundo.
Birçok insanı etkisi altına alan gizemli bir bulaşıcı hastalık ortaya çıkmış. Hastalık, insanlar arasında, görünmez bir adam yaşadığına inanılmasına neden oluyor.
Se ha declarado una rara enfermedad que ha contagiado a muchos habitantes y que les hace creer que un hombre invisible habita entre ellos.
Habere göre, kimliği bilinmeyen bir adam bilimsel yöntemler sayesinde, kendini görünmez yapmış.
Al parecer, un hombre se ha hecho invisible por medios científicos.
Görünmez adam, Griffin!
Es Griffin.
Görünmez bir adamın bile kurtulamayacağı tuzaklar kuracağım.
Tenderé trampas que ni un hombre invisible podrá sortear.
Öyle, Doktor, asla görünmez bir adam yaratmak istemezsiniz... delirme tehlikesiyle, zaman içinde onu geri getirebilme olmadığına göre.
Pero, claro, doctor... Ud. Jamás haría invisible a un hombre corriendo el peligro de que enloqueciera... a menos que supiera la forma de traerlo de regreso.
Görünmez bir adam olduğunu kanıtlamaları lazım, öyle tutuklayabilirler. Ve sonunda, bir çetenin üyesi olurum...
Primero deben demostrar que existe un hombre invisible, luego que eres tú... y finalmente, que yo soy... cómplice.
Küçük adam, senin varlığından habersiz sadece görünmez şeyleri görebilir.
Joven. No es consciente de su presencia solo puede ver lo invisible.
Her Danlı çoban onun nerede olacağını biliyor. Ama adam görünmez olmuş!
Los pastores danitas saben dónde encontrarle, pero es invisible.
Asistan, şu adamı görünmez zincirlerle bağla.
Asistente, ata al hombre con las cadenas invisibles.
Görünmez Adam.
El hombre invisible.
Bu x-ray ışınları görünmez bir adamın... karda yürürken bıraktığı ayak izleri gibidir.
Estos rayos X son como la huella de un hombre invisible que camina sobre la nieve.
adam deli 37
adamlarım 38
adamın biri 39
adam haklı 53
adamımsın 21
adam kim 19
adam öldü 39
adam nerede 23
adama bak 17
adamımız o 17
adamlarım 38
adamın biri 39
adam haklı 53
adamımsın 21
adam kim 19
adam öldü 39
adam nerede 23
adama bak 17
adamımız o 17
adam kaçırma 35
adam ölmüş 24
adam değil 16
adamı rahat bırak 23
adamı duydun 40
adam mı 39
adamı duydunuz 27
görünüyor 23
görünüyorsun 16
görüntü 25
adam ölmüş 24
adam değil 16
adamı rahat bırak 23
adamı duydun 40
adam mı 39
adamı duydunuz 27
görünüyor 23
görünüyorsun 16
görüntü 25