Her zaman değil tradutor Espanhol
2,893 parallel translation
Her zaman değil ama...
No habitualmente, pero...
Aranın bozuk olduğu birini bu görevlerde tutamazsın. - Her zaman kavga ediyorsunuz. - Her zaman değil.
No puedes tener a alguien que está en desacuerdo con liquidar esas deudas... por lo que has estado luchando desde que lo despediste del Ministerio de Hacienda.
Her zaman değil.
No siempre.
- Her zaman değil.
- No siempre.
Yok, hayır her zaman değil.
No, no siempre.
- Her zaman değil.
Sí. ¿ Qué..? - No... no siempre.
Her zaman değil.
No todo el tiempo.
- Yok ya her zaman değil.
- No, no siempre.
Ama her zaman değil.
Pero no siempre.
- Her zaman söylediğim gibi işin güvende. Söz konusu bile değil.
Eso no está en discusión.
Üzgünüm, bu her zaman karşılaştığınız bir durum değil - Terry Pratchett aniden oturma odanıza girsin.
No pasa todos los días, esto de que Terry Pratchett entre en tu casa.
Farklı ya da değil. Her zaman tavsiye edilen, geleceği önceden düşünmektir.
Distinto o no, es aconsejable mirar adelante pensando en el futuro.
Ve Elka'yı gördüğünüz zaman, onunla ayrı geçirdiğimiz her saatte, kalbimin küçüldüğünü, söyler misiniz? . Ve bu kalbim için iyi değil yani... beni hemen aramasını söyleyin.
Ah, y cuando hables con Elka, dile por favor que cada hora que estamos separados, mi corazón se encoge un poco. Y no es bueno para mi corazón, así que dile que me llame ya.
Ama sorun değil. Ben her zaman yiyecek bir şeyler bulurum.
Pero no pasa nada, siempre encuentro algo.
Ve bu seni neşelendiremezse bile, her zaman sarhoş olabilirsin, değil mi?
Y si eso no te anima, siempre puedes emborracharte, ¿ verdad?
ÖIüm her zaman etrafımızda değil mi?
Estamos rodeadas de muerte todo el tiempo, ¿ verdad?
Çünkü kızgın bir boğa her zaman kırmızı pelerine bakar elinde kılıç olan adama değil.
Porque un toro siempre mira la capa roja, no al hombre con la espada.
Her zaman siyah olur zaten, degil mi?
¿ Correcto?
İkisi arasında her zaman ince bir çizgi vardır, değil mi?
Siempre hay una fina línea entre los dos, ¿ n'est pas?
O zaman bence her şeyi hallettik değil mi Bay Agos?
Bien, creo que casi, uh, esto concluye el asunto, ¿ no, Sr. Agos?
Bana her zaman sabırlı olmamı söyleyen sen değil misin?
Oye, ¿ no eres tú la que siempre me dice que sea paciente?
Ama her zaman bir kötü taraf vardır, değil mi?
Pero siempre hay una parte negativa, ¿ no?
Her zaman bir adım atacağız, değil mi?
Iremos paso a paso, ¿ vale?
- Her zaman tedarikli olmak lazım değil mi?
- Siempre hay que ir preparado, ¿ no? Sí.
Her zaman iyi yönde değil.
No siempre para mejor.
Geleceğini biliyorsun, çünkü her zaman gelir, değil mi?
Sabes que viene, porque... porque siempre viene, ¿ no?
Jay'le ne olursa olsun, sen benim için her zaman önemlisin, biliyorsun, değil mi?
pase lo que pase con Jay, siempre serás más importante para mí, ¿ de acuerdo?
Bu her zaman insanların ilgisini çeker, değil mi?
A venir...
Ama insanlar her zaman gördüklerini hatırlar. Kalpleriyle, beyinleriyle değil.
Pero la gente siempre recuerda lo que ve, con sus corazones y no con su cabeza, y un tipo como ese...
Her zaman kendinizi rahat hissedin diyen sen değil misin?
Eso es debido a que me seguís diciendo que no me detenga.
Tanrı'nın her zaman bir planı vardır, değil mi?
Dios va a arreglar las cosas, ¿ verdad?
Tanrım, seni gücendirdiğim için pişmanım. Sadece gazabın yüzünden değil, aynı zamanda seni gücendirecek şeyler oldukları için günahlarımdan tiksiniyorum her zaman merhametli ve affedici olan Tanrım.
Dios mío, lamento de corazón haberte ofendido y reniego de todos mis pecados pero no solo por el castigo, sino porque la mayoría de ellos eran ofensas hacia ti,
Bu her zaman en iyisidir, değil mi?
Así es mejor, ¿ cierto?
Aşk, her zaman yapıcı değil, ama hemen her zaman yıkıcı, ölümcül.
El amor que no siempre construye. que casí siempre destruye y mata
Her zaman o kadar basit değil.
No siempre es tan sencillo.
Her zaman muhtaç olana gelir, değil mi?
Usted siempre menciona a los necesitados, ¿ verdad?
Her zaman bir kask takmak istiyorsun, değil mi?
Te hace desear llevar puesto un casco constantemente, ¿ eh?
Her zaman için değil.
No todo el tiempo.
Ve Kral James'in incili her zaman kullanılabilir değil.
Y no había una biblia a mano.
Her zaman en iyi olma ile alakalı değil.
No siempre hay que ser el mejor.
Her zaman seninle de alakalı olmak zorunda değil, Winston.
No siempre se trata de ti, Winston.
Her zaman turist sezonu olacak değil mi?
Siempre habrá una próxima temporada turística, ¿ verdad?
Kısa kesecek olursak sevginin bazen geri adım atmak demek olduğunu anladım. Ama her zaman değil.
Bueno, no siempre.
Her zaman Bölüm için en iyisini düşünüyorsun, değil mi?
Tu siempre estás pensando sobre que es lo mejor para División, ¿ no?
Tepkini ölçmek için seni kasten kışkırtmış - Her neyse, Mikrodalga Telefon bir zaman makinesi değil.
Te provoqué a propósito para ver qué harías... el teléfono microondas no es una máquina del tiempo.
Çünkü annen her zaman etrafında değil!
¡ Debido a que tu mamá no está a tu alrededor todo el tiempo!
Percy'i kötü duruma düsürmek her zaman dogru seçenektir, degil mi?
Meterse con Percy siempre es una buena elección, ¿ no crees?
Her zaman kolay olmuyor öyle değil mi?
Nunca es fácil, ¿ verdad?
Evet, sizinle iş her zaman paradan ibarettir, değil mi?
Sí, siempre es cuestión de dinero con vosotros, ¿ no?
Her zaman öyle değil midir zaten.
¿ No lo es siempre?
Evet, ama her zaman ahenkli değil.
Sí, pero no siempre con armonía.
her zaman 867
her zamanki gibi 593
her zaman ki gibi 30
her zamanki gibi mi 17
her zaman olur 22
her zamanki 23
her zamankinden 70
her zaman olduğu gibi 85
her zamankinden mi 41
her zaman dediğim gibi 21
her zamanki gibi 593
her zaman ki gibi 30
her zamanki gibi mi 17
her zaman olur 22
her zamanki 23
her zamankinden 70
her zaman olduğu gibi 85
her zamankinden mi 41
her zaman dediğim gibi 21
her zaman söylerim 28
her zamanki şeyler 32
her zaman işe yarar 31
her zaman mı 23
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
her zamanki şeyler 32
her zaman işe yarar 31
her zaman mı 23
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi dostum 28
değil mi canım 39
değil mi anne 66
değil misin 154
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi dostum 28
değil mi canım 39
değil mi anne 66
değil misin 154