English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ I ] / Işte burdayım

Işte burdayım tradutor Espanhol

169 parallel translation
Nefes nefese havaalanına gittim ceplerimi boşalttım ve "Bana 50 Dolarlık bir bilet." dedim. Ve işte burdayım.
Fui directo al aeródromo, saqué lo que llevaba y compré un billete por 50 dólares, así he llegado aquí.
Ve işte burdayım, Anılardan oluşmuş bir duvarla çevrili.
Y aquí estoy, rodeada de mi muro de recuerdos.
Önce sekreterini daha sonra Lizbon'daki otelini aradım, havaalanından kontrol ettirdim ve işte burdayım!
Pregunté a tu secretaria por el hotel de Lisboa. Me enteré del avión que tomabas. El número de vuelo...
Stalingrad'a gitmek yerine işte burdayım.
En vez de estar en Estalingrado, estoy aqui.
Orda, burda, işte burdayım...
Ahí, ahí, acá estoy...
Ve işte burdayım, Willie beni kurtardıktan sonra...
Ahí estoy, después que me rescatara Willie.
Buraya geleceğini düşündüm. Ve işte burdayım.
Pensé que quizás te encontraría en Zakopane De manera que también yo vine
İyi, işte burdayım.
Pues ya he venido.
Bana dizlerinin üstüne çök dedin işte burdayım.
¡ Tú me dijiste que me pusiera de rodillas, asi que aqui estoy!
Sonuncuyu seçtim. Diploma alana kadar, gece okuluna gittim. Sonra yüksek lisan ve işte burdayım.
Fui a la escuela nocturna... me gradué y aquí estoy.
Pekala, işte burdayım.
Ya estoy aquí.
Düğününe gelmemi istememişti. Fakat işte burdayım, birkaç tane salak arkadaşımı yanıma alarak.
No quería que viniera pero heme aquí con un grupo de buenos amigos.
Evet, işte burdayım.
Bien, aquí estoy.
Ve sonunda, işte burdayım.
Y al rato... heme aquí. Di Vina.
Şey, işte burdayım, minnetim tarafından, şafakta kaldırılıp... serbest bir kıyafetle buraya sürüklendim.
Pues bien, aquí estoy, impulsada por la gratitud... me levanté al amanecer y me vestí de manera informal.
Favorin olduğunu bildiğim "Music Man" den birşeyler seçtim. Öyleyse, Ally, işte burdayım. Ve, a, Renee, basamadığım notalarda bana yardımcı olmak için burda.
Igual que en el matrimonio, la Corte no tiene derecho a intentar valorar la culpa cuando uno de ellos cae.
Ama işte burdayım.
Pero aquí estoy.
Seni bile tanımıyorum, ama işte burdayım. Seninle bu konuşmayı yapıyorum.
Ni siquiera te conozco, pero aquí estoy, teniendo esta conversación contigo.
İşte burdayım!
¡ Aquí estoy!
- İşte burdayım Mac.
- Estoy aquí.
İşte burdayım değil mi?
Estoy aquí, ¿ no?
İşte burdayım, otuz beş yaşında ve iyi bir saatim bile yok.
Tengo 35 años y ni tengo un buen reloj.
İşte burdayım.
Sí, aquí estoy, así...
İşte burdayım.
Aquí estoy.
İşte burdayım!
Y yo aquí.
- İşte burdayım.
Estoy aquí.
işte bende bundan dolayı burdayım.
Bueno, por eso estoy aquí.
İşte geldim burdayım. Odama dönmek için sabırsızlanıyorum. Zaman harcamayalım hadi.
Aqui estoy espero no tener que volver a mi cuarto.
" Günümüzde işte burdayız - hıncımızla tüm medeniyeti -
".. así que aquí estamos en el presente, de puta madre.. "
İşte ben burdayım.
Bien, aquí estoy.
Sadece burdayım işte.
Yo estoy por allí.
Burdayım işte.
Aquí estoy.
Ben de o yüzden burdayım işte.
Por eso estoy aquí.
İşte burdayım, tam karşında!
Aquí estoy, en tus narices. Idiota, ven aquí
İşte burdayım!
¡ Baja, aqui estoy! ¡ Estoy vivo, puto!
İşte burdayım.
¡ Vamos, imbecil, aquí estoy!
( Çavuş Dedektif Ricardo Tubbs ) Burnett de buradaki işlerin adamı olduğunu söyledi, işte bu yüzden de burdayım.
Burnett dice que Ud. es el hombre. Por eso he venido hasta aquí.
- İşte burdayım.
- Perdón.
- Ben konuşamıyorum... işte bu sebepten dolayı burdayım...
Yo... Yo no pue... no puedo hablar. Por eso estoy aquí.
İşte burdayım, tam zamanında.
Aquí estoy, puntual.
Ve sonra burdayım işte.
- Así que aquí estoy.
# Çünkü işte ben tam burdayım # Dashiki seks konusunda benden daha tecrübeliydi.
- Dashiki fue la mejor experiencia sexual que había tenido.
- Evet, evet. Burdayım işte.
- Sí, estoy aquí.
İşte burdayım.
aquí estoy.
İşte burdayım.
Y ahí estaba yo.
- Bak ne diycem, gerçek beni tanımıyorum bile Herşeyi mahvettim.. ve yine burdayım işte
Te diré algo, estarán mejor sin mí, de verdad, sólo lo arruino todo cuando vengo.
İşte burdayım.
Aquí me tienes.
Arabaya atladığım gibi buraya geldim. İşte burdayım.
Me subí al coche y aquí me tienes
İşte burdayım, Lennie Taylor'ın yaşadığı yerde.
Aquí estoy, afuera de donde vive Lennie Taylor.
İşte o yüzden burdayım.
Es por eso que estoy aquí.
Görülgüğü gibi beyzbolu seçtim ve Minors'da oynadım Cleveland'da yıldızım parladı, Kansas City'e transfer oldum, ve burdayım işte.
Elegí el béisbol, jugué en ligas menores empecé con Cleveland, cambié por Kansas City, y luego vine aquí.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]