Saat kaç tradutor Espanhol
6,201 parallel translation
Saat kaç?
¿ Y qué hora es?
Olur böyle şeyler. Saat kaç?
Está bien. ¿ Qué hora es?
Saat kaç?
¿ Vieron la hora?
- Hâlâ yorgun hissediyorum. - Saat kaç?
Bien, estoy un poco dormido todavía.
- Saat kaç?
¿ Qué hora es?
Üstüne uyumak istiyorum. Saat kaç?
Quiero pensar al respecto. ¿ Qué hora es?
- Saat kaç?
- ¿ Qué hora es?
- Saat kaç biliyor musun Mick?
¿ Sabes qué hora es, Mick?
Bekle bir saniye, saat kaç?
Espera un momento, ¿ qué hora es?
- Selam. Saat kaç?
¿ Qué hora es?
Bebeğim saat kaç?
Cariño, ¿ qué hora es?
Saat kaç?
¿ Qué hora es?
- Saat kaç?
- ¿ Qué hora tienes?
Saat kaç oldu?
¿ Qué hora es?
- Bu arada saat kaç?
- ¿ Qué hora es, de todas formas?
Saat kaç? 1 : 30.
Holly Oak. ¿ A qué hora?
- Tabii arayabilirsin. - Saat kaç?
- Por supuesto que puedes llamar a tu madre. - ¿ Qué hora es?
Çok kötü şeyin olmasına yalnızca bir kaç saat kaldı.
Sólo quedan unas pocas horas hasta que algo muy malo pase.
Kaç saat boyunca içtin de böyle leş gibi kokuyorsun?
La cosa es, ¿ cuánto estuviste bebiendo para apestar así? Dios...
Kaç saat böyle oynamalarına izin veriyorsunuz?
¿ Cuántas horas los dejas estar así?
Bir kaç saat sonra ölmüş.
Murió unas horas después.
Şehir bir kaç saat içinde boşaltıldı.
En pocas horas estaba vacía.
Renfield dün öğleden sonra saat 4 gibi EmpireColonial'dan çıkarken kaçırılmış.
Renfield fue secuestrado en la salida del Empire and Colonial ayer por la tarde alrededor de las 4 : 00.
24 saat içinde de kaçırılmış, ikiye ayrılmış, karnı deşilmiş ve Manş Tüneli'nin tam orta noktasına yerleştirilmiş.
En 24 horas ella es secuestrada, cortada por la mitad, destripada, y es colocada en el punto medio exacto del Eurotúnel.
Şimdi, ifadesini alıyoruz, sonra bir kaç saat içinde evde olur.
Así que solo necesitamos que declare, y entonces debería volver a casa en unas horas.
Siğır dolu bir kamyonun arkasında yuvarlanarak bir kaç saat geçirsen, tezek gibi kokarsın.
- Pásate un par de horas tirado detrás de un camión lleno de vaquillas, y vas a oler a mierda de vaca.
Geçen sene Rick Peterson Grace'i kaçırdığında sadece bir kaç saat sürdü ama bana bir ay gibi gelmişti.
Cuando Grace fue secuestrada el año pasado... sé que solo fueron un par de horas, pero sentí... que fue un mes.
Ella'nın komşularından biri şüpheli aracı kaçırılma olayından yaklaşık bir saat önce sokağında park halinde görmüş.
El sondeo de la policía nos dio una pista. Uno de los vecinos de Ella vio un vehículo sospechoso... estacionado en su calle casi una hora antes del secuestro.
- Bu son dakika yolculukları hiç hoşuma gitmiyor Mike. Birini Ruslardan kaçırmak için 2 saat içinde Küba'ya gelmemiz gerektiğini söylüyorsun.
¿ Con un aviso de dos horas para llegar a Cuba, para rescatar a alguien de un lugar secreto ruso?
Kaçırıyor ve kurbanını kontrol altına alıyor onları gözden uzak yerlere götürüyor tecâvüz edip onları öldürüyor ve hepsini de 12 saat içinde yapıyor.
Secuestra y controla a las víctimas, las lleva a sitios seguros, y las viola y mata todo ello en 12 horas.
Olay bir kaç saat içinde.
La entrega es en una hora.
Noah'ın annesi Kaçıranlardan saat 4 : 30'da telefon almış olabilir. Herkesten önce olayı o farketmiş olabilir.
Es muy posible que la madre de Noah recibiera una llamada de los secuestradores a las 4 : 30 que es una hora antes de que alguien se percatara de que había desaparecido.
Bir saat içinde, Ranko Zamani Amerikan General'i Daniel Ryker'ın kızını kaçıracak.
Dentro de una hora, Ranko Zamani secuestrará a la hija del General de los E.E.U.U. Daniel Ryker.
Bir kaç saat ortadan kaybolacağım.
Saldré por un par de horas.
- Peki saat kaç...
- Y a qué hora- -
Kaçırılma günü, Bom saat 10'da götürüldü.
El día del secuestro... se la llevó a las 10 a.m.
Ancak kaçırılmayı 3'te yani olaydan 5 saat sonra ihbar etmişsiniz.
Pero denunció el secuestro a las 3 p.m... 5 horas después de que se produjera.
Bir kaç saat önce ufaklığı bana bırakıp sonra onu almaya geleceğini söyledi.
Dejó a la pequeña conmigo hará un par de horas, ha dicho que volvería más tarde a recogerla.
Bir kaç saat önce önce evdeydi.
Acaba de llegar a casa hace un par de minutos.
Ferg, bir kontrol et bakalım... Richard Montero son bir kaç saat neredeymiş, dayanağı var mı. Tamam.
Ferg, voy a necesitar que compruebes la coartada de Richard Montero para las últimas horas.
Küba'ya varalı iki saat oldu sen bir Rus Gizli Üssünden birini mi kaçıracaksın?
¿ Dos horas de anticipación para ir a Cuba a sacar a alguien de un sitio secreto ruso?
Bir kaç saat içinde yine görüşeceğiz.
Nos reuniremos en unas pocas horas.
Küba'ya varalı iki saat olmuşken Gizli Rus Üssünden birini mi kaçıracaksın?
¿ Solo dos horas de aviso para llegar a Cuba y rescatar a alguien de una prisión secreta rusa?
Önce bir saat önceki buluşmayı kaçırıyorsun sonra da güvenli evime mi giriyorsun?
¿ Primero te pierdes la reunión que supuestamente teníamos hace una hora, y luego te muestras en mi casa franca?
Bir kaç saat sonra uyandım.
Unas horas más tarde, me desperté.
İstihbaratın verdiği bilgilere göre Taliban askerleri tarafından ele geçirilmişler. ... Pakistan sınırından kaçırılıp ufak bir köyde rehin tutulmuşlar ve birkaç saat sonra El Kaide'ye kafaları kesilmek üzere satılacakmışlar.
El servicio de inteligencia dijo que fueron capturados por combatientes talibanes, llevados a través de la frontera hasta Pakistán, retenidos en una pequeña aldea, y en cuestión de pocas horas iban a ser vendidos a Al-Qaeda y a ser decapitados públicamente.
Ama bir kişiyle sınırlı kalmadı. Ve tüm sistemin çökmesi, sadece bir kaç saat sürdü.
Pero no fue sólo un tipo, y sólo llevó un par de horas para que el sistema entero fallara.
Parmak bir kaç saat suda kalsın, yumuşadıktan sonra izini alabiliriz.
Dejamos el dedo en remojo por unas horas, podremos hidratarlo y conseguir una huella.
Bir kaç saat sonra aynı kovboy elinde silahla evlerini basmış.
Bueno, unas pocas horas después, ese mismo vaquero irrumpió en su casa con un arma.
Bir kaç saat sonra da...
Unas cuantas horas después...
Kaç! Hayır Peter, hayvanın burnunu saat yönünün tersine doğru nazikçe okşa.
No, Peter, acaríciale suavemente su hocico en sentido antihorario.
saat kaçta 135
saat kaç oldu 54
saat kaç biliyor musun 21
saat kaçtı 38
kaç yaşındasın 465
kacl 17
kaçış 19
kaçmış 64
kaçırma 24
kaçırdım 48
saat kaç oldu 54
saat kaç biliyor musun 21
saat kaçtı 38
kaç yaşındasın 465
kacl 17
kaçış 19
kaçmış 64
kaçırma 24
kaçırdım 48
kaçırıldı 20
kaçıyorum 28
kaçmak 45
kaçıyorsun 21
kaçamazsın 84
kaç yaşındasın sen 30
kaç yaşındasınız 66
kaç yaşında 194
kaç kilosun 25
kaça 37
kaçıyorum 28
kaçmak 45
kaçıyorsun 21
kaçamazsın 84
kaç yaşındasın sen 30
kaç yaşındasınız 66
kaç yaşında 194
kaç kilosun 25
kaça 37