Tamam işte tradutor Espanhol
4,382 parallel translation
Tamam işte.
Entonces se trata de eso.
- Tamam işte, çok kötü kokuyordu...
- Bueno, olía tan mal...
Tamam işte.
Está bien.
Tamam, işte buna pişman olabilirim.
Bien, quizá eso.
Tamam, işte gerçekler.
Bien, aquí hay uno.
Tamam, işte bu yeni bir şeydi. 2.
Bien, eso es nuevo.
Tamam, işte benim fikrim.
De acuerdo. Bien, así es como yo lo veo.
Tamam, işte sana 3 neden.
Ok, aquí van las tres razones.
Tamam. İşte tüm ihtiyacım olan buydu.
Bien, eso es todo lo que necesitaba.
Tamam, işte oldu, hallettik!
Bien, aquí vamos, ¡ lo conseguimos!
İşte, tamam.
Acá vamos, bien.
Tamam, işte ben.
Bueno, esa soy yo.
İşte bir masa, altı sandalye, bir yatak, şifonyer ve kanepe var fiskos masası, sehpalar yan... şey tamam, ben... pardon da.
Una mesa, seis sillas, una cama, armario, sofá, mesita de café, cómoda, rinconeras...
Tamam, işte oldu. oldu mu? evet.
- Ahí está, ¿ listo?
Oh. kahretsin. işte geliyor. Tamam ya.
Mierda, ahí viene.
Bu işte beraberiz? Tamam mı?
Estamos en esto juntos, ¿ de acuerdo?
Tamam, bu kadar işte.
De acuerdo, bien hecho.
Tamam, işte burada.
Muy bien, aquí está.
Tamam. Gördün mü. İşte bu yüzden otelde kalmak istedim.
Vale, mira, por eso quería ir al Four Seasons, para que no tuvieras que aguantar esto.
Tamam. İşte sana bedavadan.
Vale, aquí está, y gratis.
Tamam, işte geldik.
Bien, aquí llegamos.
- Tamam, bakın işte.
- Sí. Mira allí.
Tamam. İşte buradalar.
Vale.
Tamam, işte başlıyoruz.
Vale. Allá vamos.
Tamam, işte şimdi korkmaya başladım.
Bien, me están asustando.
Tamam, George başlıyorum işte.
George, ya iba llegar a eso.
İşte böyle. Tamam.
Eso es, sí.
İşte bu. Tamam mı?
Aquí está. ¿ Ves?
- Gel buraya oğlum. İşte tamam.
- ¡ Venga, va, allá vamos!
- Tamam, konuşuyoruz işte.
Bien. Estamos hablando.
Tamam, işte yapacağımız şey şu.
De acuerdo, así es como vamos a hacer las cosas.
Tamam, işte plan.
De acuerdo, este es el plan.
İşte bu yüzden buradayım, tamam mı?
Por eso estoy aquí, ¿ de acuerdo?
Tamam mı, o işte böyle.
Bien, es lo que él hace.
Tamam, neredeydi? İşte. Bak nasıl uf olmuş.
¡ Oh, sí, fíjate en esto tan pegajoso!
Tamam, işte Lee.
Esta bien, aquí está Lee.
Tamam, söyledin işte.
Muy bien, ya me lo dijiste.
İşte buradasın, tamam.
- Allí estás, bien.
Tamam, affedersin. Sadece kendimi görünmez hissettim işte.
¡ Me estaba sintiendo invisible!
Tamam, işte modeller.
Aquí están.
- Ben o zaman... Tamam. Çocuk kilidi işte.
Es el seguro de los niños.
Tamam işte.
Ven aquí.
Tamam, tamam, işte, işte.
Está bien, está bien. Toma.
Tamam, işte geliyorum.
Está bien, aquí voy.
Hemen buraya takviye iste, tamam mı?
Llama a la zona a carga y que vengan aquí.
İşte tamam. Seni affediyorum.
Ok Te perdono.
Tamam, işte böyle.
Está de parto, señor.
Çünkü Amerika'ya hiç gitmeyeceğim, tamam mı? Çünkü öyle işte.
podgue dunga vuelvomérica... podque, gállate, podque je...
Tamam, işte dünyanın en uzak soğuk dolabından gelen kürk manton.
Vale, aquí está tu abrigo de pieles, de la cámara frigorífica más lejana del mundo. ¿ Qué?
Tamam, işte burada.
Bueno, aquí está.
Bu bir işte, tamam mı?
Era un trabajo, ¿ de acuerdo?
işte 8558
iste 115
istediğim 46
ister 23
istemiyorum 1125
işte bu 2275
iste bu 21
işte burada 1824
iste burada 21
işte orada 1649
iste 115
istediğim 46
ister 23
istemiyorum 1125
işte bu 2275
iste bu 21
işte burada 1824
iste burada 21
işte orada 1649
iste orada 22
istersen 241
istedi 31
istedim 74
isterim 243
istemem 270
istemiyor 51
ister misin 572
işte böyle 2360
isterdim 117
istersen 241
istedi 31
istedim 74
isterim 243
istemem 270
istemiyor 51
ister misin 572
işte böyle 2360
isterdim 117