Çok değerlidir tradutor Espanhol
209 parallel translation
"Burada yemek, içmek, dans etmek ve kızları öpmek çok değerlidir."
"Aquí beber, fumar y bailar está bien visto y besar chicas también"
Vay, çok değerlidir, değil mi?
Caray, debe de ser muy valioso, ¿ no?
Matmazel Deluzy, kızım benim için çok değerlidir.
Mademoiselle Deluzy, mi hija significa mucho para mí.
"Corona veniet delectis" Şüphesiz zafer çok değerlidir.
Corona veniet delectis. ¡ La victoria será para los valientes!
Ama savaşta zaman gençler için çok değerlidir.
Durante la guerra, el tiempo es precioso para los jóvenes.
Konuş hayatım, eminim fikrin çok değerlidir.
Anda, cariño. Seguramente, tu opinión es muy valiosa.
Başkaları için bir anlam ifade etmeyebilir. Ama benim için çok değerlidir.
Es inútil para cualquiera,... pero tiene un gran significado para mí.
Çok değerlidir.
Tiene mucho valor.
Çok değerlidir. Hoş bir hanımefendinin hediyesi.
Me lo regaló una mujer como muestra de agradecimiento.
Bir çantayı almam lazım, çok değerlidir.
Tengo una bolsa muy valiosa.
Kaybetmek istemiyorum, çok değerlidir.
No quiero perderla, es muy valiosa.
Zor bir durum olduğunda,... yardıma koşmakta tereddüt etmezler Benim gözümde hepsi çok değerlidir.
Unos no se bañan tan frecuentemente como algunos creerían necesario... pero cada uno de ellos huele bien para mí.
O araba sadece 50 dolar etmesine rağmen babam için çok değerlidir.
Bueno, George es el hombre al que tienes que convencer.
Çok değerlidir.
Es muy valioso.
Çok değerlidir.
Son muy valiosos.
Çok değerlidir, kutsal bir deva olarak prenslerin kurtarıcısı, mutluluğun müjdecisi en büyük değerlerimizin esasıdır.
Es más precioso que un bálsamo bendito. Salvador de príncipes, heraldo de la felicidad. Sí, la esencia y la médula de todo lo más querido.
O çok değerlidir.
¡ Es irreemplazable!
O çok değerlidir.
Es tan dulce.
Çünkü hayat çok değerlidir ve geri getirilemez.
Pues toda v1da es prec1ada, y n1nguna puede ser reemplazada.
- Çok değerlidir. Gördün mü?
- Vale un montón. ¿ Ves?
Çok değerlidir!
¡ Son muy valiosas!
- O artık benim. Çok değerlidir.
Todavía funciona.
Harcadığın zamanı düşün! Zaman çok değerlidir, Sense harcıyorsun!
Piensa en todo el tiempo que has perdido, el tiempo es algo valioso como para dejarlo ir.
Dr. Yueh bizim için çok değerlidir.
El Dr. Yueh ha sido muy valioso para nosotros.
Benim vaktim çok değerlidir.
Mi tiempo vale mucho.
Bu benim için çok değerlidir.
Es muy valioso para mí.
Bu benim için çok değerlidir.
Esto es muy querido para mí.
Ama altın çok değerlidir.
Bueno, el oro es valioso.
Ktse çok değerlidir, dostum.
- El ktse es muy caro, querido amigo.
Zamanım çok değerlidir Bay MacMillan.
Mi tiempo es muy costoso, Sr. MacMillan.
- Hayır, benim için çok değerlidir.
- Jamás, significan mucho para mi.
İstiridyeler sahipleri için çok değerlidir.
Las escritillas serian muy valiosas para sus dueños.
Eğer komikse hayır. "İyi bir komedi" çok değerlidir.
No, si es graciosa. "Una buena comedia", como Ud. dice, es más valiosa que el oro.
Çok değerlidir. Arkadaşınız Bay Scotto ölmeden önce... onu sigara kutunuza koydu.
Su amigo, el Sr. Scotto, la metió en su caja de puros... antes de dejar este mundo.
Mary Celeste'm çok değerlidir.
Mi Maria Celeste es muy valioso.
Mavi taş, Apaçiler için çok değerlidir.
Piedra azul es valiosa para los apaches.
Hatıralarımda annem... annem tıpkı kelimeleri gibi, benim için çok değerlidir.
En mis recuerdos mi madre es importante para mí. Igual que sus palabras.
Kargoya vermek için çok değerlidir.
Es muy valioso que que no envió,
Claudia benim için çok değerlidir.
Claudia es muy especial para mí.
O en iyi doktorumuz olmayabilir ama bizim için çok değerlidir.
Helmer, calmate un poco. Puede que él no sea el mejor médico pero a su propia manera lo está haciendo bastante bien.
Gerçekten çok değerlidir.
Es valioso.
Adalet ve dürüstlük çok değerlidir...
"Honradez y honestidad, valiosas en verdad..."
Hepinizin bilmesini isterim ki bu masada oturan herkes benim için çok değerlidir.
Quiero que todos Uds. sepan que aprecio a todos y cada uno en esta mesa.
Hop hop hop, bu benim, dikkatli ol, çok değerlidir.
Hey, eso es mío. Ten cuidado, es... muy valioso.
O dişler senin gümüş dolarından çok daha değerlidir.
Mis dientes valen mucho más que tu dólar de plata.
Bence bir şeyler yazabilen ve insanların rol yapmasını sağlayan biri sadece parası olan birinden çok daha değerlidir.
Creo que un hombre que sabe escribir y que puede ayudar a alguien a actuar vale mucho mas que un hombre que solo tiene dinero
Savaş alanındaki atlar silahlı mürettebattan çok daha değerlidir.
En un pelotón de fuego los caballos son mucho más valiosos que los hombres.
Hayır, ordu malı çok değerlidir.
- Son propiedad del ejército.
Fakat Lillie Langtry'nin kötü bir resmi bile bir çok kadının bizzat kendisinden değerlidir.
Pero incluso un mal retrato de Lillie Langtry vale mucho más que muchas mujeres de carne y hueso.
Onun hayatı, benimkinden çok daha değerlidir.
Y su vida es mucho más valiosa que la mía.
Yani, kuruma ait olan her bir kuruş,... paradan çok daha değerlidir.
Así que cada centavo que pertenece a la fundación tiene... el valor de ser más que solo dinero.
çok düşüncelisin 96
çok duygulandım 41
çok doğru 697
çok dikkat et 20
çok düşüncelisiniz 51
çok değerli 25
çok daha iyiyim 55
çok düşündüm 29
çok daha fazlası 28
çok dar 20
çok duygulandım 41
çok doğru 697
çok dikkat et 20
çok düşüncelisiniz 51
çok değerli 25
çok daha iyiyim 55
çok düşündüm 29
çok daha fazlası 28
çok dar 20