Önemli olduğunu söyledi tradutor Francês
214 parallel translation
- Çok önemli olduğunu söyledi, efendim.
- Il a dit que c'était très important.
- Hizmetçi önemli olduğunu söyledi.
- La bonne a dit que c'était important.
Brezilya'daki işin sizin için çok önemli olduğunu söyledi.
Ce travail au Brésil comptait tant pour vous.
Önemli olduğunu söyledi, tamam mı?
Pour un truc important.
- Çok önemli olduğunu söyledi.
- Elle dit que c'est urgent.
- Önemli olduğunu söyledi.
- Il dit que c'est important.
Bunun önemli olduğunu söyledi. Önce dediğim görüşmeyi yap.
Le Pentagone d'abord.
Meşgul olduğunuzu söyledim ama çok önemli olduğunu söyledi.
- Il dit que c'est très important. - Qui est-ce?
Ama Washington'daki salaklar parça işinin önemli olduğunu söyledi.
Mais il paraît que le marché de la ferraille est essentiel.
Bunun kendisi için çok önemli olduğunu söyledi.
Il tient beaucoup à vous rencontrer.
Bu faşist toplantıya geldim, Çünkü kızım gelmemin kendisi için çok önemli olduğunu söyledi.
Je viens à ce rassemblement fasciste parce que ma fille m'a assuré que c'était important pour son bonheur.
- Söyle, onu sonra ararım. - Çok önemli olduğunu söyledi.
Mais elle veut absolument vous parler!
Bunları hemen Dr. Ehrman'a ulaştırın. - Ama çok önemli olduğunu söyledi.
- C'était urgent.
Önemli olduğunu söyledi.
Il dit que c'est important.
Önemli olduğunu söyledi
Il dit que c'est important.
Sadece önemli olduğunu söyledi.
Je ne sais pas. Il dit que c'est important.
Kızın senin için çok önemli olduğunu söyledi.
Votre fille m'a dit que ça signifiait beaucoup pour vous.
- Çok önemli olduğunu söyledi.
- Il dit que c'est important.
Çok önemli olduğunu söyledi.
- Tout de suite.
Hayır, önemli olduğunu söyledi sadece.
A-t-il dit ce qu'il a trouvé? Non, juste que c'était important.
Marlene diye biri aradı. - Önemli olduğunu söyledi.
Une nommée Marlene a appelé, elle dit que c'est important.
Evet efendim ama Gergedan önemli olduğunu söyledi.
Rhino dit que c'est important.
Gergedan önemli olduğunu söyledi, öyle mi?
Rhino dit que c'est important, hein?
Önemli olduğunu söyledi.
- C'est important.
Meşgul olduğunuzu söyledim ama meselenin çok önemli olduğunu söyledi.
Je l'ai éconduit mais il a dit que c'était d'une importance capitale.
Hayır, ama önemli olduğunu söyledi.
Seulement que c'était important.
Çok önemli olduğunu söyledi. Kahretsin.
- Il dit que c'est très important.
Bobby, jürinin beni tanıdığını düşünmesinin önemli olduğunu söyledi.
Selon Bobby, il faut que le jury se sente proche de moi.
Önemli olduğunu söyledi.
Il a dit que c'était important.
Her neyse. Önemli olduğunu söyledi.
Sauf que c'est important.
İş için görünüşün arada bir yenilenmesinin önemli olduğunu söyledi.
C'est vital... de changer de look, de le garder frais.
Joey Beevo önemli olduğunu söyledi.
Joey Bevo a dit que c'était important.
Peder Delmonico onların önemli olduğunu söyledi.
Le Père Delmonico nous a dit qu'elles étaient importantes.
- Önemli olduğunu söyledi.
- C'est important.
Ziyaretçileri etkilemek için önemli olduğunu söyledi.
Il a prétendu que c'était important pour impressionner nos visiteurs...
Babamla konuştum ve o da yeni binyılın hepimiz için çok önemli olduğunu söyledi.
J'ai aussi parlé à mon Père. Il comprend l'importance du millénium pour vous.
Hanım önemli işleri olduğunu söyledi saatler önceki gemiye bindi.
Madame a dit qu'elle avait une affaire pressante... elle a pris le bateau de 7 heures.
- Polis yüzbaşısı mı? Önemli olduğunu söyledi.
Il dit que c'est important.
-... o önemli olduğunu söyledi.
Il a dit que c'était très important.
Benimle konuşmak istediği çok önemli bir şey olduğunu söyledi.
Il m'a dit vouloir discuter d'une chose importante...
Size danışmak istediği çok önemli bir mevzu olduğunu söyledi.
Elle voulait vous voir pour une affaire très importante.
Hayir, önemli oldugunu söyledi sadece.
Non, juste que c'était important.
- Onun, önemli olduğunu söyledi.
- Il a dit que c'était important.
Daha önemli işleri olduğunu söyledi.
Il a des choses plus importantes à faire.
Eddie aradı. Bana verecek önemli bir şeyin olduğunu söyledi.
Eddie dit que t'avais quelque chose pour moi.
Acil olduğunu söyledi. Çok önemli bir projede birlikte çalışıyormuşsunuz ve biz hemen buraya gelmek zorunda kaldık.
Il nous a dit que vous travailliez sur un projet très important et qu'il était vital qu'on vienne.
Yapacak önemli bir işi olduğunu söyledi.
Elle avait quelque chose à faire.
Sağlıklı olduğunu söyledi. Önemli olan bu.
Il est en bonne santé, c'est le principal.
Anise bizim için önemli biri olduğunu söyledi.
Selon Anise, il est important pour nous.
Çok önemli olduğunu söyledi.
Elle dit que c'est urgent.
Bu konuda önemli bilgileri olduğunu söyledi.
Il a des infos importantes là-dessus.
önemli olduğunu söylüyor 17
söyledim 318
söyledi 132
söyledin 99
söylediler 23
söylediğim gibi 241
söyledin mi 33
söyledim sana 129
söyledim ya 299
söyledim mi 26
söyledim 318
söyledi 132
söyledin 99
söylediler 23
söylediğim gibi 241
söyledin mi 33
söyledim sana 129
söyledim ya 299
söyledim mi 26
söylediğine göre 24
söylediklerimi unutma 19
söyledim size 29
söylediklerine dikkat et 42
söylediğiniz gibi 17
söylediklerimi unut 19
söylediğin gibi 35
söylediğimi yap 30
söyledi mi 27
önemli değil 3809
söylediklerimi unutma 19
söyledim size 29
söylediklerine dikkat et 42
söylediğiniz gibi 17
söylediklerimi unut 19
söylediğin gibi 35
söylediğimi yap 30
söyledi mi 27
önemli değil 3809
önemli degil 25
önemli 199
önemli birşey değil 33
önemli bir şey değil 261
önemli değil mi 21
önemli olan bu 110
önemli bir şey 34
önemli bir konu 16
önemli mi 77
önemli olan 207
önemli 199
önemli birşey değil 33
önemli bir şey değil 261
önemli değil mi 21
önemli olan bu 110
önemli bir şey 34
önemli bir konu 16
önemli mi 77
önemli olan 207