English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ E ] / Evet doğru

Evet doğru tradutor Português

8,294 parallel translation
Evet doğru duydun, bendim.
É verdade, era eu.
Evet doğru.
- Sim.
Evet doğru.
- Então não.
Evet doğru.
Okay, certo.
- Paige, evet doğru.
- Paige. - Paige, isso.
Evet, bunun için doğru yere gelmişsin.
Bem, veio ao sítio certo para isso.
- Değil mi anne? - Evet, doğru.
- Sim, é verdade.
Doğru, evet, affedersin.
Pois, desculpe.
Doğru. O benim, evet.
Sim, sou eu.
Evet, doğru. Bugün üç kere bir Ewok'la karıştırdılar zaten.
É verdade, hoje já me confundiram três vezes com um Ewok.
- Doğru. Evet, bu zor dönemden geçerken ansızın kendini, sanırım gerçeküstü diyebileceğimiz bir deneyimin ortasında buluyorsun.
Muito bem, então, estava a passar por essa fase difícil e então, de repente, vê-se no meio de, bem, acho que tenho de lhe chamar, uma experiência surreal.
Evet, doğru.
Sim, basicamente é isso.
- Daha farklı. Hiçbir zaman birbirine benzemez doğru, evet.
- Nunca é igual duas vezes.
- Evet, bu doğru görünüyor.
Parece estar bem.
Evet, doğru.
Sim, está bem.
Evet, doğru.
Sim, isso mesmo.
"Afacanlık" la "dayanılmaz" ı kastediyorsan evet, dediğin doğru.
Se por "mauzinho," queres dizer "irresistível," então acertaste.
Evet, doğru, yemişlerdir.
Sim, parece-me certo.
Evet, doğru.
É sim.
Evet, doğru.
É verdade.
Evet doğru.
Pois.
Evet bu doğru.
Exato.
- Evet, doğru.
- Ela conta, sim.
Evet, doğru.
Certo.
- Evet, doğru.
- Sim, eu sei.
Havaya doğru üfle bana değil. - Evet.
Respira para o céu e não contra mim.
Evet, klasik büyük bir gardırobum var, giysiler her yerde, alış-veriş çantaları sürekli geliyor. Her gün, her gün başka bir ürün ve asla giyecek doğru dürüst bir şeyim olmadı.
Bem, eu tive o enorme closet classico, roupas em todos os lugares, sacos continuamente vindo em minha casa, todos os dias, a cada dois dias com um outro artigo e eu nunca tive nada para vestir.
- Doğru, evet.
- Claro, mas e se...
Doğru değil. Beğenip beğenmeyeceğimizi görmek için bir Tesla kiraladık. - Evet.
Não é verdade, pedimos um tesla emprestado pra ver se gostamos.
Evet, doğru ama yine de karşında seni isteyerek duruyorum.
Eu sei, mesmo assim aqui estou, querendo-te.
Evet ama iskelede doğru adamı yakaladığınız için memnun musunuz?
Mas está contente por ter prendido o homem certo?
Evet, doğru.
Pois, está bem.
- Evet, doğru.
- Ao...
Oraya gitmemiz gerektiğini söylediler. Evet, doğru.
- Disseram que temos de ir para lá.
Evet, evet. Evet, hepsi doğru.
Sim, é tudo verdade.
Evet, doğru olabilir.
Sim, isso pode estar correcto.
- Evet, doğru!
- Sim, é!
- Evet, doğru.
- Sim, é verdade.
- Evet, doğru.
Sim, é verdade.
Evet, doğru. Adı da Mitsuko.
Sim, é a Mitsuko.
- Evet, Max. Kulağa doğru deliyor.
- É, Max, parece que é isso.
- Evet, doğru.
- Sim, exatamente.
Evet, doğru.
Sim, isso, isso.
Evet, doğru.
Sim.
Ve bana yeteri kadar şaplak attığında, soyunmanı sağlayıp, ödülümü alabileceğim. - Evet. - Doğru mu?
E quando me bateres o suficiente, posso despir-te e receber a minha recompensa.
Doğru, evet.
- Certo, sim.
Dedi ki, "Bu ucube ve sarhoş şeyi. " Evet, doğru.
Ele disse, "Foi uma coisa esquisita, de bêbedo."
- The Stowaway. - Evet, doğru!
- "The Stowaway".
Evet, bu doğru.
Chamavam, sim.
Evet, doğru. Theresa.
Isso mesmo, Theresa.
Evet, doğru.
Adolescente Morre de Overdose Certo!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]