English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ Ş ] / Şimdi anladım

Şimdi anladım tradutor Português

1,854 parallel translation
Ne yapmaya çalıştığını şimdi anladım.
Já percebi o que é que se passa.
Şimdi anladım.
Eu só tenho essa.
Bir dakika, şimdi anladım.
Espera, eu entendi perfeitamente.
Niye öyle olduğunu şimdi anladım.
Agora já sabemos porquê.
Tamam, sanırım şimdi anladım.
- Acho que percebi.
Ah, şimdi anladım!
Ah! Entendi.
Bu kızda ne bulduğunu şimdi anladım.
Estou a ver o que o miúdo vê nela.
Şimdi anladım.
Agora percebo.
Şimdi seni gördükten sonra, Şimdi anladım.
Mas agora que te vejo, acho que entendo.
Şimdi anladım seni ağzı kalabalık!
Agora já sei que essa boca tagarela não te dói.
Kahretsin şimdi anladım.
Bolas, isso faz sentido.
Şimdi anladım derdini.
Estou a ver onde queres ir com isto.
Şimdi anladım. Filmlerin adı aslında tam tersini kastediyor.
Já percebi, cada titulo é o oposto do que significa.
Ha, evet, evet, şimdi anladım.
Pois, já estou a ver.
Buddy'nin filmini izlemek... Annesinin ne demek istediğini şimdi anladım.
A assistir ao filme do Buddy, entendi o que a mãe dele quis dizer.
Şimdi anladım, nasıl olduda aklıma gelmedi.
Veja, eu não compreendo isto.
Ama şimdi anladım ki beni dış görünüşüm için seviyormuş.
Mas agora percebo que só me amava pela minha aparência.
Şimdi anladım ki zaman tasarrufu için çok iyi.
Depois percebi que é uma boa poupança de tempo.
Biliyordum. Neden bizim arkamızda kaldığını şimdi anladım. Onu...
Eu sabia porque é que ele ficou para trás...
Tanrım! Benim gibi biriyle yaşamak ne boktan bir şeymiş şimdi anladım.
Acabei de perceber o que deve ser viver comigo.
Şimdi anladın mı?
Entendeu?
Şimdi ne demek istediğimi anladın mı?
- Agora, já sabe do que falo.
Şimdi gitmen lazım, anladın mı?
Agora tens que te ir, compreendes?
Şimdi buradan defol, anladın mı?
Agora saiam daqui! Perceberam?
Yapması gerekeni yaptı, anladın mı şimdi?
Fez o que tinha a fazer. Fodeu, certo?
Şimdi, bir daha düşünce yerde kalıyorsun, anladın mı?
Agora, voltará a ir ao chão. Tem de ficar aí, certo?
Şimdi anladım ne olduğunu.
Já sei.
Şimdi anladın mı? Şimdi anladın mı?
Está mais tranqüila agora?
Şimdi anladığım kadarıyla, bazı faturaların temizlenmesi gerekiyormuş.
Se percebi bem, queres lavar algumas notas.
Anladım. Acaba şimdi nasıl?
Como estará ela?
Hayatın başka şimdi, anladım bunu.
Tens a tua vida, já percebi.
Şimdi anladın mı? Bu akşam olur mu?
Que tal hoje à noite?
Nasıl olacağını anladım. Şimdi bana saldırmaya başlayacaksın, öyle mi?
Espera, e se tivermos alguma hipótese de recomeçar...
Bunu şimdi anladım.
Percebo isso agora.
Tamam, şimdi anladım. Bugün arkadaşlık günü.
Sim, agora entendo.
Tamam, bak şimdi, sana bahsettiğim insanlar vardı ya hani yardım edebilecek olanlar, onlar hükümete çalışıyorlar, anladın mı?
Está bem, olha, as pessoas de que eu tenho falado as pessoas que podem ajudar, eles trabalham para o Governo, percebes?
O yüzden şimdi gitmeme izin vereceksin. Beni anladın mı?
Por isso, agora vais libertar-me, percebes?
- Şimdi anladın mı?
- Sim. - Entendeste-me?
Şimdi anladım.
Sim, como...
Kocasının niye kalp krizi geçirdiğini anladınız mı şimdi?
Não é de se admirar que o marido dela teve um ataque cardíaco fudido?
Şimdi, anladığım kadarıyla hikâyeyi Manuel'den dinlemek için hala onu bulmanız gerekiyor ama doktorun açıklamaları nefsi müdafaa teorinize uyuyor değil mi?
Bem, sei que ainda tem de encontrar o Manuel para ouvir a sua versão da história, mas a explicação do médico parece encaixar na teoria de auto-defesa?
Şimdi anladın mı?
Entendeste?
- Şimdi - Anladık tehlikedeyiz tamam mı.
Que estamos em perigo, já percebemos.
Şimdi. Anladın mı?
Estamos entendidos?
Şimdi herkes anladı mı yoksa tekrar edeyim mi?
Entenderam todos ou tenho de repetir?
Anladın mı şimdi?
Entende?
Şimdi anladınız mı?
Alcançam?
Şimdi Dane Cook ne hissediyor anladım.
Agora sei como Dane Cook se sente.
Şimdi, bu sevimli aileyi rahat bırakmanı istiyorum, anladın mı?
Agora quero que deixem esta bela família em paz, entenderam?
Sonra anladım ki, eğer şimdi olmazsa...
Mas pensei, se não for agora, quando é que será?
Şimdi Jen'in konuşması neden bizim yazmamız gerektiğini anladın mı?
Agora percebes porque tínhamos de escrever aquele discurso para a Jen?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]