Ateş yok tradutor Russo
312 parallel translation
Orası soğuk ateş yok.
К тебе? У тебя холодно, камин давно остыл.
Ateş yok.
Огня нет.
... Küre üstümüzde ve halâ ateş yok.
Орб над нами, а огня нет.
Siz şehrin gölgesindesiniz, gölgelerin şehrinde! Git! Ateş yok!
Ты попадешь в тень города и в город теней... кто тут?
Beni kollarına alıyorsun ve beyninde ateş yok.
Обнимаешь, но в твоем разуме нет огня! Ты пытаешься меня обмануть.
Bu gece kimsede ateş yok.
Похоже, этим камином сто лет не пользовались.
Yüksek ateş yok çünkü İç Bölge'den hala çok uzaktayız.
Если повезет - заразишься термической лихорадкой и умрешь. Мы все еще далеко от Зоны.
* Henüz ateş yok ama ben yanıyorum * korktuğumdan emin değilim * ama titriyorum.
* Нет никакого огня, и всё же я горю * Нет никакого шторма, и всё же я слышу гром * И всё же я дрожу
ateş yok!
Чёрт, я кое-что потеряла.
İçeride ateş yok. Onlar Gremlin.
Там не пожар, там гремлины.
Ateş yok yara yok ama yine de uyuyor.
Никакой лихорадки ни ран и все же она спит.
Beni ısıtacak bir güneş ya da ateş de pek görünürde yok.
Не похоже, что я смогу выпутаться.
Askerlere ateş etmeyi öğretmekten başka iş yok.
Ничего, кроме обучения ребят стрельбе.
Unutmayın, ateş etmek yok.
И не стрелять, взять живым.
- Ateş etmek yok.
- А стрелять никто и не собирается.
Dünyanın oluşurken yaydığı ışın... uzayın derinliklerinde ışık hızıyla yayılırken... henüz diğer galaksilerdeki gezegenlere ulaşamadan... içinden doğduğumuz uzayın karanlığında kaybolacak... ve başladığımız şekilde, bir gaz ve ateş patlamasıyla yok olacağız.
И пока свет только в начале.. Своего пути на расстоянии нескольких световых лет... И невидим на нашей планете он глубоко в других галактиках...
Kabataslak ama, bir düşmanı yok etmesi için büyü ile çağrılmış olan bir ateş iblisine ait bu eski gravür ve ortaçağ çizimlerinin kopyalarına oldukça benziyor.
Рисунок грубый, но явно похож на те копии гравюр и средневековых рисунков огненного демона вызванного, чтобы уничтожить врага.
Günün birinde hepsi yok olacak bir duman bulutu ve ateş topu.
Однажды, все это может исчезнуть в огромном столбе дыма и огненном шаре.
Ateş etmek yok!
- Дай револьвер! - Я не хочу этого.
Hiçbir şeyi kurcalamak yok! Ateş yakmak yok!
Руками ничего не трогать Огонь не разводить
Ateş püskürmek yok.
Хорошо. Только не беситесь там.
Doğru insanı hedefledikleri sürece | ateş etmelerinin bir sakıncası yok.
Спокойно, Бриггс, надо дать им шанс.
- Ateş etmeyin. İçinde canlı yok.
Там нет форм жизни.
- -Kraliçe Elizabeth II taç giydi- -Kuzey Kore'den- -Soru yok- -Başkan Kennedy öldü- -Martin Luther King- -benim için küçük bir adım- -İsrailli atletler öldürüldü- -Vietnam ateş-kes antlaşması- -
Коронация королевы Елизаветы II. Войска из Северной Кореи... Не спрашивайте...
- Ateş etmek yok Nono.
- Нет, Ноно. Не чтобы стрелять.
Ateş etmek yok.
Не стреляйте.
Böyle bir günde ateş etmenin hiç bir mazereti yok.
В такой день нельзя стрелять
Ateş mi ettiniz? Ne oldu? Ateş falan eden yok!
Ваши стреляли, что ли?
- Ateş alabilir miyim? - Ateşim var ama çakmak yok.
Позвольте прикурить?
Ateş yakacağım. Odun da yok.
Растоплю печь.
Ateş ısıtır ancak bir de yok eder.
Огонь согревает. Но может и уничтожить.
Sonra karşı ateş açıp, onları yok etmişizdir.
Затем, мы нанесли ответный удар, уничтоживший их.
- Anladım. Yüze ateş etmek yok.
Никогда не стрелять в лицо.
Kaçmaya çalışmanız halinde üzerinize ateş açılacak ve yok edileceksiniz.
В случае попытки побега вы будете уничтожены.
Ateş etmek yok, ceset yok.
Никакой пальбы, никаких трупов
Ve burada olsaydı, gözlerinden fışkıran ateş topları ve kıçından çıkan şimşeklerle İngilizleri yok ederdi!
Если бы он был здесь, он бы истребил англичан одним взглядом и громом от своего зада.
Uzaktan bile ateş edilse, hiç tehlike yok.
Работает как щит для стрелка на крыше.
O gemiyi durdurabilecek ateş gücü, hiç birimizde yok.
Ни у кого из нас не хватит огневой мощи, чтобы остановить это судно.
Hava Savunma Kuvvetleri'nin onu durdurmak için yeterli ateş gücü yok!
Наша авиация не в силах его остановить.
Okul bahçesinde sağa sola ateş eden bir sapıktan hiçbir farkın yok.
Нет разницы между тобой... и тем парнем, который затевает стрельбу в школьном дворе.
Gemilerinden birini etkisiz hale getirsek bile Ak Yıldız'da onu yok etmeye yetecek ateş gücü olmayabilir.
Даже если нам удастся заглушить один из их кораблей у Белой Звезды может не хватить мощности оружия, чтобы его уничтожить.
Binbaşı Worf yıldız tarihi 49648'da yıldız gemisi Defiant'ı komuta ederken Pentath sistemi yakınlarındaki Klingon sivil taşımacılık gemisine bilerek ateş edip yok etmiştir.
В звездную дату 49648, командуя звездолетом "Дефаент", он умышленно открыл огонь по клингонскому транспортнику вблизи системы Пентас и уничтожил его.
Ateş etme, beni vurmana gerek yok!
Не стреляй, не надо!
Seni sevmeye başladılar, sense pencereden ateş ediyorsun basladigimiz noktaya geri döndük tüm imajın yok oldu.
Люди начали сочувствовать тебе, а ты палишь из окна. И мы снова на нулях и весь твой имидж - псу под хвост.
Gezegen katillerini koruyacak kadar ateş gücüyle geliyorlar her şeyi yok edip başka yere sıçrıyorlar.
Они прибывают с достаточными силами, чтобы защитить свои разрушители планет взрывают все и тут же уходят.
General, hedefin uzaklığı boyutları, sertliği ve hızı düşünüldüğünde onu dünyadan ateş ederek yok etmenin mümkün olmadığı ortaya çıkar.
Возможно, вы захотите его послушать. Генерал, имея представление о цели... её составе, размерах... точной скорости, вы можете тратить на неё любое оружие, которое имеете... а она просто улыбнётся и будет продолжать приближаться.
Hiçbir şartta... ateş etmek yok.
Ни при каких условиях не стрелять.
En azından ateş için kaygılanmaya gerek yok.
Хоть пожара можно не бояться.
Silahım yok, olsa ateş edip, çıkartırdım!
Жаль, нет пистолета. А то бы я его отстрелил!
Unutma, kafaya ateş etmek yok.
Запомни : сказали, чтобы не влицо.
Rus, Amerikalı veya Marslı olmamıza aldırmaz. Ateş gibidir. Bizi yok edebilir de, ısıtabilir de.
Время как огонь - может нас уничтожить, а может согреть.
yoko 23
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yok mu 410
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yok mu 410
yoksa ben 17
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok birşey 158
yok canım 523
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yoktu 131
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok birşey 158
yok canım 523
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yoktu 131
yok bir şey 967
yok musun 43
yoksa ne 75
yok et 47
yok yahu 26
yoksa seni öldürürüm 37
yoksa o 24
yok etmek 16
yok hayır 73
yok efendim 65
yok musun 43
yoksa ne 75
yok et 47
yok yahu 26
yoksa seni öldürürüm 37
yoksa o 24
yok etmek 16
yok hayır 73
yok efendim 65