English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Russo / [ F ] / Faydası yok

Faydası yok tradutor Russo

646 parallel translation
Faydası yok.
Бесполезно.
Faydası yok dostum.
Так не пойдет.
- Faydası yok.
- Не нужно.
Şimdi Aberdeen'e gitmenin bir faydası yok. - Gazetenize bakabilir miyim?
- Можно мне газету?
Burada tasalanmanın faydası yok.
- Нет смысла гадать здесь.
Faydası yok.
Я скоро умру.
Bunu düşünmenin bir faydası yok Bayan Scarlett.
Нехорошо думать об этом.
Alayın faydası yok.
Прекрати свои шуточки.
- Bu ilacın hiçbir faydası yok.
Такое лечение впустую.
Hiç bir faydası yok.
В этих словах нет смысла.
Faydası yok.
Что толку.
Hiç bir faydası yok.
Слова бессмысленны.
Bir faydası yok. Siz gençler benim için fazla zekisiniz.
- От вас ничего не скроешь, ребята.
Mark Antony'yi oynamak istediğini biliyorum ama bunun bize faydası yok.
Роль Марка-Антония нам не поможет.
Garajda olmanın bir faydası yok.
Не обязательно идти в гараж.
Faydası yok.
Это бесполезно.
Denedim, Sinyor Guardi. Çok çalıştım ama faydası yok.
Синьор Гарди, я старалась изо всех сил, но без толку.
Sana faydası yok, değil mi?
Но это ни к чему.
Üzgünüm, ama beklemenizin gerçekten bir faydası yok.
Извините, но нет никакого смысла в вашем ожидании.
Bu konuya girmenin faydası yok. Zaten seni ilgilendirmez.
Зачем спрашивать, тебе ведь все равно.
Faydası yok.
- Не помню.
Faydası yok, Rip.
Нет шансов, Рип.
Hiç mi faydası yok?
Никаких шансов?
Bağırmanın faydası yok.
Возгласы не помогут.
Kendine eziyet etmenin hiçbir faydası yok.
Бесполезно так переживать.
"Keşke olmasaydı, keşke demeseydim" diye sürekli tekrarlamanın faydası yok.
Что толку говорить : "такое слово, не такое", "он бы сделал"?
Taziyelerin hepsi çok iyi, ama ölüme faydası yok.
Сочувствовать легко. Но умершего этим не вернуть.
Hiçbir faydası yok.
Это бессмысленно.
- Başka birşey konuşmanın faydası yok..
Не отговаривай меня. Сегодня ночью я риску.
Faydası yok.
- Это бесполезно.
Şikayet etmeyi bırakın! Bunun bir faydası yok!
Хватит причитать!
- Burada durmanın faydası yok, gidip...
- Не остановиться здесь, значит...
Bak Katherine, onunla konuşmanın bir faydası yok.
Послушай, Кэтрин, тебе не о чем с ним говорить.
Anlamanın bir faydası yok demiştiniz.
Но вы же сами сказали, что это не стоит понимать
Dikkatli olmanın bir faydası yok.
Осторожность не помогает.
Faydası yok, asla kabul etmezler.
Бесполезно. Они никогда не сознаются.
- Bize bir faydası yok.
- Они бесполезны для нас.
Size faydası yok, öyle mi?
Бесполезны для вас?
Geçmişte neler olduğunun dedikodusunu yapmanın kimseye faydası yok.
Не имеет смысла рассказывать о том что прошло и уже закончилось.
Faydası yok!
Не достать!
Bağırmanın bir faydası yok.
Бесполезно орать.
Bu bilginin bir faydası yok.
Нет-нет, все это бесполезно.
Bu zor zamanlarda, çaresizliğe kapılmanın bir faydası yok.
В такие трудные времена не избежать этого растущего отчаяния.
Ayağa kalkmanın Kingo'ya bir faydası yok.
Ты сейчас ничем не поможешь Кинго.
Bunun faydası yok.
Это ни к чему.
Elimizde bir şüpheli olsa bile..... bir faydası yok.
Нет, даже если бы у нас в руках был подозреваемый, это всё равно бы ни к чему не привело.
Faydası yok, çıkamazsınız.
Она закрыта, вы не можете выбраться.
Faydası yok, çıkamazsınız.
Он закрыл дверь оттуда.
- Faydasıyok.
- Это бесполезно!
- Faydası yok.
Я прав?
Taşıyabileceğimizden fazlasını almamızın faydası yok.
{ C : $ 00FFFF } Нет смысла брать больше, чем мы сможем унести.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]