Güzel bir gün tradutor Russo
1,439 parallel translation
İşinde güzel bir gün dilerim.
Удачного дня на работе.
- Güzel bir gün.
- Это и есть доброе утро.
Ne kadar güzel bir gün!
Хорошо выглядите!
Bu mayoyu çamaşır odasında buldum. "Ne kadar da güzel bir gün" diye düşündüm Tatlım. Beyazları yıkamaya....... başlayacağım.
Совершенно случайно наткнулась в ванне на этот купальник и подумала, почему бы не позагорать – день такой чудесный!
Hey, ne güzel bir gün.
Какой прекрасный день!
Bunun, aslında güzel bir gün olması gerekiyordu...
Ничто не предвещало беды. Обычный день
Bunun, aslında güzel bir gün olması gerekiyordu...
Ничто не предвещало беды.
Bunun, güzel bir gün olması gerekiyordu...
Ничто не предвещало беды.
Bu sabah ıslık çalarak aşağı indi perdeleri açtı ve "ne güzel bir gün" dedi.
Сегодня утром он спустился вниз, насвистывая. Открыл шторы и сказал : "Какой чудесный день".
Ne güzel bir gün değil mi?
Прекрасный день, не так ли...
Biz güzel bir gün geçirdik.
А мы неплохо провели день.
Hâlâ güzel bir gün geçiriyoruz.
И по-прежнему неплохо проводим.
Güneşli, güzel bir gün, değil mi?
Отличный солнечный денёк, не так ли?
Bugün, ancak bir dondurma ile daha güzel bir gün olabilirdi.
Сделать день еще лучше способно только мороженое.
Bugün güzel bir gün olacak.
Сегодня будет отличный день!
Bir şey yok, sadece güzel bir gün geçiriyorum.
Да нет, просто день бесподобный.
Bana bak. Gülümse. Hayır, yarın başka güzel bir gün olacak ve Dave'in, Bermuda şortlar stüdyosuna gideceğiz.
- Завтра наступит еще один прекрасный день и Дейв придет в студию в своих бермудах.
is yerinde güzel bir gün geçir.
А тебе удачного дня на новой работе.
Site Toplantısı Ne güzel bir gün.
Какой прекрасный день.
Çok güzel bir gün.
Прекрасный сегодня день.
Bugün çok güzel bir gün.
Отличный день выдался.
İşte buna güzel bir gün derim.
Вот что я называю прекрасным днем.
Tavuklar için güzel bir gün. Annenizin tavuklarına ne dersiniz? Tatlım, 22 Eylül öğlen tavuk yapabilir misin?
- Вот бы в тот день зажарить курочку, по маминому рецепту... Как думаешь, у нас будет курочка 22-го, в полдень?
Güzel bir gün, öyle değil mi?
Прекрасный денёк, а?
Yapamam. Uzlaşma toplantısına gitmeliyim. Güzel bir gün daha bitti.
Хорощо. но мне нужно ехать на конференцию ; чтобы ею завершить идеальный день.
Ve bu kulağa biraz garip gelecektir ama çok güzel bir gün ve köpeğimle dolaşacağım ve merak ediyordum da eğer istersen...
Просто сегодня такой прекрасный день. Я вышла погулять с собакой и решила спросить, может, вы...
Tanrı'nın ülkesinde güzel bir gün daha başlıyor.
Еще один чудесный день в божественной деревне.
Ne güzel bir gün değil mi?
Сегодня прекрасный день.
İşte, köfte yumağı o sıçanlar için spreyini al. Ne güzel bir gün.
Вот, возьми крысиный спрей для этой корзины с фрикадельками.
Onlara güzel bir gün yaşat vs. vs.
Устрой для них отличный денек, ну и так далее.
Güzel bir gün!
Прекрасный денек!
- Güzel bir gün.
- Чудесный день.
Yaşamak için güzel bir gün.
- Отличный денёк, чтобы быть живым.
- Ayrıca oldukça güzel bir gün.
- Красиво, правда?
Güzel bir gün, değil mi Freddie?
Отличная сегодня погода, Фредди!
Çok zor bir gün geçirdik ama bunu dışa vurman çok güzel.
Я знаю это был трудный день. Это хорошо – не держи в себе.
Belki bir gün seviştiğimizde kafan güzel olmaz.
Может, однажды во время секса ты будешь не под кайфом.
Sadece, umarım bir gün ben de sizin gibi güzel takımlar giyerim diye düşünüyordum.
Просто я подумал... что лелею надежду когда-нибудь начать носить такие же хорошие костюмы.
Mochi'nin yemekleri güzel, herşeyi yapabilir ve Misa rahat bir yaşam sürüyor. Ama 5 gün oldu bile!
но ты тут уже пять дней живёшь!
Diyelim ki sen bana ne kadar iyi bir Hıristiyan olduğunu o güzel kitabın seni İsa'nın aydınlatıcı ışığıyla nasıl dolduruğunu vücudunun her tarafında o ışığın nasıl parıldadığını Tanrı'nın lütfuyla gün ışığında yürüyüşünü falan anlat.
Расскажи мне историю, гипотетически, ты рассказываешь мне историю о том, какой ты хороший христианский пацан, и как эта хорошая книга заполнила тебя каким-то искрящимся светом любви Иисуса, который сияет из каждой поры твой тыквы. Ты ходячее сияние благодаря господу.
Haftada bir gün güzel elbiseler giyebilmeliyim ve başkasının getirdiği yemekleri yiyebilmeliyim.
Хотя бы на один день в неделю у меня должен быть повод надеть свои наряды. И пусть обслуживают меня, а не я кого-то.
Çünkü seni her gün görmekten bile daha güzel bir şey, O gerçekten hapishanenin en iyi gardiyanı değildi.
Хотя было здорово видеть Рэнди каждый день, он был не лучшим охранником.
Güçlü olmak lazım. Ben de o tarz büyüdüm işte. Ama bir gün kesinlikle güzel bir araba beni bekliyor olacak.
Не то, чтобы меня волновали материальные блага, разве что клевая тачка.
Bize tüm verdiğin birkaç güzel gün ve koskoca bir baş belası dünya.
Боже, хорошо, что ты не познал женщину, а то бы у тебя было столько проблем.
Güzel bir gün, değil mi?
Чудный денёк, не правда ли?
Bir gün bir kadınla görüşmeye başladım Öyle çok güzel değildi.
Ну, тут как-то села одна, в общем разговорились, слово за слово... Вроде так не красавица...
Bir gün her şey çok güzel sonra bir bakıyorsun sanki "Cinayet Dosyası" nın bir bölümündesin.
Все идет прекрасно, а потом вдруг оказывается, что мы живем в детективе...
Yaşamak için güzel bir gün öyle değil mi?
- Отличный денёк, чтобы быть живым, не так ли?
Bir gün okuldan eve döndüğümde uzun ve güzel saçlarını kestiğini fark ettim.
Однажды я пришёл домой из колледжа и увидел, что она состригла свои прекрасные длинные волосы.
Bunun anlamı dostlarım bir markette başka bir erkekle durup sosis festivali yapmaktansa ya da onunla takılıp bütün gün şeyimle oynamaktansa her gün beni uçuran güzel bir kızla yattığım ve buradaki herkesin de bunu bilmesidir.
Это значит, друзья мои, что вместо того, чтобы торчать в супермаркете, развлекаясь с приятелем вместо девушки, или просто лизаться дни напролет, я каждый вечер иду в постель с прелестной девушкой. И она делает для меня все, что я захочу. И все здесь об этом знают.
İşte bu, grunge tipografi denen şeyin yükselişi sayılabilir ; ve bu şey iki, üç, dört, hatta beş yıl boyunca her şeyi tüketen bir estetik oldu. Bu trend, onu icat eden ustalardan, zaten hata yapmaya eğilimli çoluk çocuğa doğru inince, bir gün önce kifayetsiz görünen şeyleri aniden güzel görmeye başladılar.
Тогда был подъем направления, которое называли грандж, и это направление на 2, 3, 4, 5 лет полностью всех захватило и это направление прошло путь от мастеров, которые его создали, до всех, кто уже имел склонность делать ошибки,
güzel bir gün olacak 16
güzel bir gün değil mi 24
güzel bir kadın 48
güzel bir kız 49
güzel bir akşam 18
güzel bir sabah 27
güzel bir gece 42
güzel bir ev 38
güzel bir yer 66
güzel bir şey 40
güzel bir gün değil mi 24
güzel bir kadın 48
güzel bir kız 49
güzel bir akşam 18
güzel bir sabah 27
güzel bir gece 42
güzel bir ev 38
güzel bir yer 66
güzel bir şey 40
güzel bir isim 64
güzel bir fikir 28
güzel bir parça 20
güzel bir soru 43
bir gün 730
bir gün gelecek 22
bir gün daha 22
gunther 50
günaydın 7167
günaydin 27
güzel bir fikir 28
güzel bir parça 20
güzel bir soru 43
bir gün 730
bir gün gelecek 22
bir gün daha 22
gunther 50
günaydın 7167
günaydin 27
günaydın sevgilim 16
günü 31
güney 137
gunner 21
günün nasıl geçti 55
güneş 243
gündüz 49
günaydın tatlım 25
günahkar 29
günah 39
günü 31
güney 137
gunner 21
günün nasıl geçti 55
güneş 243
gündüz 49
günaydın tatlım 25
günahkar 29
günah 39