Korkarım yok tradutor Russo
325 parallel translation
Korkarım yok.
Боюсь, нет.
Korkarım yok. Bak, eski dostum, biz daha önce hiç kavga etmedik.
Послушай, старик, до этого у нас были неприятности, но мы никогда не выходили из строя.
Korkarım yok.
Боюсь, что нет.
- Korkarım başka şansı yok, mileydi.
- Я думаю, у него нет выбора, миледи.
Korkarım ki kasa dairemizde o büyüklükte bir kasamız yok.
Боюсь, в хранилище ячеек такого размера нет, но у нас есть номер...
Bir uşağım yok, korkarım. Belki de, o işi benim için siz yapmak istersiniz?
Не хотите ли его заменить?
KANE SEÇİLDİ... üstelik kilise seçim bölgesinin sonuçları da henüz alınmamışken korkarım seçeneğimiz yok.
А выскажется церковь? Боюсь, нет шанса.
Hayır, korkarım yok.
Нет, боюсь, что нет.
Dayımın ortalama fikirleri yok ve korkarım sizin işinize yaramaz.
Мнение моего дяди совсем не типичное и боюсь, оно вам не поможет.
Ama korkarım ki kendimi 18 : 25'te Aziz George Oteli'nde bulacağım o yüzden nereye gittiğimin bir önemi yok.
Боюсь, куда бы я ни шёл, это не помешает мне оказаться в гостинице "Сент-Джордж" в 18 : 25.
Korkarım henüz ellerinde bir şey yok.
Tеперь там пусто.
Korkarım Bay Avery'nin çocukların bozulmamış hislerine yönelik herhangi bir saygısı yok.
Боюсь,... у мистера Эйвери нет веры в неиспорченные инстинкты детства.
Korkarım ama buna ihtiyacım yok.
Честно, я боюсь. Мне он не нужен.
Korkarım o kadar param yok.
боюсь, у меня с собой нет такой суммы
Korkarım elimde bu kadar miktarda yok Bay Bolton.
Простите, но я не могу вам выдать эти препараты в таком количестве, мистер Болтон.
- Korkarım ki buna zamanım yok.
- Боюсь, мне некогда.
Korkarım hiç şüphe yok.
У меня нет никаких сомнений по этому поводу.
Korkarım zamanımız yok.
- будет поздно.
Yok olmakta olan bir dünyada, korkarım ki.
В мире, который, боюсь, исчезает.
Korkarım, atom... radyasyon gibi konularda pek bilgim yok.
Боюсь, я вообще знаю не очень много об атомной... радиации.
- Korkarım bir seçeneğin yok.
Боюсь, у вас нет выбора.
Korkarım, bir ödül yok.
Награды не будет.
Korkarım ki şu Lenny denen adamdan bu bölgede hiç bir iz yok efendim.
Даже страшно сказать это, но мы не обнаружили никаких следов этого Ленни, сэр.
Korkarım buna yetkimiz yok.
Боюсь мы не можем разрешить вам этого..
Korkarım ki şüphemiz yok.
Сожалею, господа, но в этом сомневаться не приходится.
- Korkarım ki bazıları yok.
Боюсь, при мне нет ничего такого.
Korkarım param yok.
Боюсь, что у меня нет денег.
Korkarım evde hiç bira yok.
Боюсь, пива у нас нет...
Korkarım ki bunu size açıklamanın basit bir yolu yok.
Я боюсь, что всё не так просто тебе объяснить.
Korkarım ki şimdi boş zamanım yok.
Боюсь, у меня нет времени в настоящий момент.
- Yok, ben ineklerden korkarım.
- Не, я коров боюсь.
- Korkarım ki yok Hanımefendi.
Боюсь, что нет, мадам. Он исчез.
Korkarım siz beylere önerebileceğim pek bir şey yok.
Боюсь, я ничего не могу предложить вам, джентльмены.
- Korkarım ki unvanım yok.
Все потому что нет титула.
Hiçbir fikri yok korkarım ki.
Боюсь, у него нет никаких навыков.
- Korkarım ki kuşku yok.
- Нет сомнений.
Hayır korkarım mümkünü yok.
Нет, боюсь, это невозможно.
Korkarım başka seçeneğim yok.
Мне больше ничего не остаётся.
- Korkarım ki pek yok.
Почти никаких.
Size yardım etmek isterdim bayan ama korkarım ki postayla gönderilen tehdit mektuplarıyla ilgili bir kanun yok.
Хотел бы я вам помочь, мэм, но, боюсь, у нас нет закона, запрещающего письма с угрозами.
Korkarım ki zamanımız yok.
Боюсь, у нас нет времени.
Korkarım ki rezervasyonum yok.
Я боюсь, я не сделал заказ заранее.
Ama korkarım elimde hiç yok.
Где Вы их возьмете? У меня в ризнице их не осталось.
– Korkarım buzum yok.
У меня нет льда.
Korkarım senin yerini değiştirmekten başka şansım yok..
Придется тебя немного побеспокоить.
Korkarım, herhangi bir değişiklik yok.
Боюсь, без изменений.
Korkarım kurallar çok sıkı. İstisna yok.
Боюсь, правила очень четкие, никаких исключений.
Korkarım buna zamanımız yok.
Боюсь, у нас нет времени.
Korkarım artık ne yaptığının bir önemi yok efendim.
Боюсь, что его усилия пройдут даром, сэр.
Korkarım, çok fazla şansın yok evlat.
Для судебного заседания слишком мало материала.
- Korkarım bunun bir yararı yok.
- Боюсь, это не поможет.
yoko 23
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yoksa ben 17
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yoksa ben 17
yok mu 410
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok birşey 158
yok canım 523
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yok bir şey 967
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok birşey 158
yok canım 523
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yok bir şey 967
yoktu 131
yok musun 43
yoksa ne 75
yok et 47
yok yahu 26
yoksa seni öldürürüm 37
yoksa o 24
yok etmek 16
yok hayır 73
yok efendim 65
yok musun 43
yoksa ne 75
yok et 47
yok yahu 26
yoksa seni öldürürüm 37
yoksa o 24
yok etmek 16
yok hayır 73
yok efendim 65