English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Russo / [ S ] / Sen değil miydin

Sen değil miydin tradutor Russo

412 parallel translation
Konuşan sen değil miydin?
— Ты говорил?
Açlıktan ölsen bile bizim için çalışmayacağını söyleyen sen değil miydin?
Разве не ты говорил мне как-то раз, что в жизни не пойдешь на нас работать,.. ... даже если будешь умирать с голоду?
"Acı çekmek ruha iyi gelir," diyen sen değil miydin?
Разве не вы говорили, что немного страданий полезно для души?
Okuma yazması olan sen değil miydin?
читать и писать?
Sekiz hafta boyunca bana bir gün yuvadan ayrılmak zorunda... olduğunu söyleyen sen değil miydin?
Разве не ты твердил восемь недель подряд, что гнездо надо оставлять рано или поздно?
Ama en sessiz sen değil miydin zaten?
Но не ты ли самый молчаливый из всех?
Yine sen değil miydin?
Не любишь?
Yeni bir besteci olmama rağmen bestecinin yüzüne karşı şarkı kötü diye müzik CD'sini atan sen değil miydin?
Пусть я новичок, но не перегнул ли ты палку, когда бросил мне в лицо диск с песней и заявил, что она плохая?
- Bu sen değil miydin? - Hayır.
- Это был не ты?
Ne saçmalıyorsun yine? Sen değil miydin?
Ты сама...
'Ekonomimiz batmanın eşiğine geldi'diyen sen değil miydin?
Ты говорил, что экономика находится на краю гибели? ..
Geçen hafta bu adamı kefaletsiz olarak tutuklamamı isteyen sen değil miydin?
Не ты ли пpиходил кo мне неделю назад, чтo бы задеpжать егo без пpава на залoг?
Werner ayrılmadan bir yıl önce, telefon açan sen değil miydin?
Это не ты звонил нам год назад, когда Вернер уехал?
Sen değil miydin?
А ты не такой?
Bugüne kadar kilom yüzünden, yemeklere yaklaştığımda elime vuran sen değil miydin, Anne?
Ты же сама била меня по рукам, чтобы я лишнего не ела, заботилась о фигуре. А, мама?
Gelip ilk soruyu soran, sen değil miydin?
Не я начала вопросы задавать. Вы первым спросили.
- Sen değil miydin sallanmak isteyen?
Хватит! Разве вы не хотели покататься?
Kardeşini sevmediğini söyleyen sen değil miydin az önce?
Ты сказал что не любил брата.
Yardım edeceğim, diyen sen değil miydin?
У задницы две половины? Сане нужно больше?
Elektrik hattıyla başa çıkan sen değil miydin?
Послушай, это ты боролась с электрокабелем?
- Dürüst mü? Karısını aldatan sen değil miydin?
Изменяя своей жене,..
Bana çamur atmaya çalışan sen değil miydin?
... пытаясь подставить меня?
Ama bu şekilde, Viren'le bir daha asla karşı karşıya gelemeyeceğim. Sen değil miydin " Biri sana en büyük başarısını gösterir ama sen sonradan..
Не ты ли говорил, что если соперник показал свой лучший результат, а ты все равно сумел его опередить, это значит, что ты - сильнее его?
Frane ile çarpışmasından hemen sonra düşünceleri çıkaran sen değil miydin?
Вы ведь тоже взяли мысль Б'Эланны, сразу после того, как она столкнулась с Фрейном?
Eve dönmeyi isteyen sen değil miydin?
Может, сначала зайдем домой?
Dilediğin gibi harcayabilirsin diyen sen değil miydin?
Прости, но разве не ты сам сказал мол я могу делать с ними, что захочу?
Bırakın da güneş doğsun. Bu ambarda kapalı kalmaktan bahseden sen değil miydin?
Мне кажется, эти слова уже кто-то произносил запершись в грунтовой.
Pardon? Kafasına silah dayayan sen değil miydin?
ј разве это не ты приставил пистолет к его голове?
Bana bir şey söyle. ... şu kaplan maskeli adam, aldatmaca tekniklerinin ustası, o sen değil miydin?
Скажите Ультра Тигровая Маска, Король Обманных Приёмов, это вы?
Sen değil miydin... birlikteliğim daha da güzel. Sen demedin mi bunu?
А кто однажды сказал "Больше всего я ценю наши отношения, когда девушки нет рядом"?
Gittiğim yıl sen de onaltı yaşında değil miydin?
Тебе было 16, когда мы расстались.
Sen burada değil miydin?
Вы сюда не заходили?
Sen cezaevinde değil miydin?
Ты же в темнице!
Sen Albert Finney'in yedeği değil miydin? Hayır.
А актерские курсы Альберта Финни вы не посещали?
Kola partisinde değil miydin sen 1965'te?
Не ты ли был на съезде "Коки" тогда, в 65-ом?
Ya sen, çok müsamahakâr değil miydin?
- Строга? А ты снисходителен?
Sen dün gece onunla birlikte değil miydin?
Прошлой ночью ты с ней спал?
- Anne, sen uyanık değil miydin?
— Мама, ты что, уснула?
- Sen okulda değil miydin?
- А ты почему не была в школе?
Sen "Küçük Yaramazlar" dan biri değil miydin?
По-моему один из маленьких сволочей.
Sen izinli değil miydin?
У тебя ведь выходной... Привет, Рэйч.
Sen değil miydin?
Нет?
Bana işimi bırakmamı söyleyen sen değil miydin kesinlikle yapacak başka bir işim yokken? Bilmiyorum.
Не знаю.
- $ 200... Sen parasız değil miydin?
- А с утра денег еще не было.
Sen aşağıda değil miydin?
Разве ты не должен быть внизу пока мы...
Sen mahkemede değil miydin?
Джон! ... Разве ты не в суде?
Hey, sen şu içki içmeyen öğrencilerden değil miydin?
Подожди секунду, парень, ты разве не "трезвый школьник"?
- Sen yat modeli değil miydin?
- Ты разве не член яхт-клуба?
- Sen Palermo'da değil miydin?
- Разве ты не был в Палермо?
Bu, benim işim değil ama sen evli değil miydin?
Это, конечно, не моё дело, но ты ведь замужем?
Sen solak değil miydin?
А ты разве не левша?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]