English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Russo / [ S ] / Sen kaç

Sen kaç tradutor Russo

2,582 parallel translation
Sen kaçırılma olayı ile ilgili şüphelerinden bahsettiğinden beri acaba Conrad bir uygunsuzluğa mı karıştı diye düşünüp duruyorum bundan hepimiz etkilenmez miyiz?
Я все думала, с тех пор как ты поделился своими подозрениями по поводу выкупа, а если Конрад замешан в чем-то криминальном, нас не обвинят в соучастии?
Walter, sen kaç.
Уолтер, беги.
- Ve sen kaçıncı kattaydın?
- А вы били?
Sen kaç tanesine dayanabilirsin Schmidt?
Реально, Шпидт, сколько ты еще можешь выдержать?
Sen kaç yaşındasın, on dokuz falan mı? ve Birleşik Devletler için mi savaşıyorsun?
Тебе сколько, 19, а ты уже борешься за Соединенные Штаты?
Sen kaçıklarla ilgilenirsin, ben kanıt toplamakla.
Ты занимаешься этими чудиками, я собираю улики.
Göçer sormamın sakıncası yoksa, sen kaç yaşındasın?
Анни, могу я тебя спросить. сколько тебе лет?
Aklını mı kaçırdın sen, Luffy! Yeni Dünya yok olacak! Shanks'a söz verdim.
что Новый Мир может взлететь на воздух... когда стану великим пиратом.
Evet, kaçıyorum. Orman yangınından kaçan Bambi misali topukluyorum. Sen de öyle yapmalısın çünkü burada korkunç şeyler oluyor.
Вообще-то да, я бегу, как олененок из горящего леса, и тебе следовало бы, так как здесь творятся ужасные вещи.
Sen insanlardan kaçıyordun.
Ты убегала от людей.
Ve sen de beni kaçıran adamların sorunlulardan biri olduğunu düşünüyorsun.
Думаешь, у тех людей, которые схватили меня, одна из этих Бед.
Bütün gün olanlar Dwight'ın kaçırılması seni bulmamız... o siyah şeyler, tüm o kuruntular hepsini sen mi yaptın?
Целый день... Похищение Дуайта, то, что я тебя нашла, черная слизь, все эти иллюзии, все это было из-за тебя?
Aklını kaçırmışsın sen.
Да ты психованная!
Ama sen dört ay boyunca nerede olduğunu bana söylemedin ve daha güneş doğmadan, gecenin bir yarısı veda bile etmeden kaçıp gittin. - Bir erkek böyle davranmaz, Finn.
Но не сказать мне, где ты был четыре месяца, сбежать до рассвета среди ночи, не попрощавшись, это не по мужски, Финн.
Bir kaç dönem Belediye Başkanlığı yaptıktan sonra, ne olacağına sen karar verirsin.
После того, как ты пробудешь мэром пару сроков, черт, да ты сможешь диктовать свои условия.
Sen oğlumu kaçıran bir korkaksın.
Ты трус, захватил моего сына.
Sen basın mensuplarını hayretler içinde bırakırken ben seni sözde kaçıran adamın patronlarından bir telefon aldım.
Пока ты блистала перед прессой, мне позвонили наниматели твоего несостоявшегося убийцы.
Yatmak demişken sen ve Conny bir o yana bir bu yana koştururken bu fiyasko olan adam kaçırma operasyonundaki suç ortağınızın hala dışarıda olduğunu ya da onca zaman ölü olduğunu biliyor muydunuz?
И говоря о сне, ворочались ли вы с Конни, зная, что ваш сообщник в неудавшемся похищении все еще жив, или он был мертв все это время?
Soru şu, sen neden kaçıyorsun Sam?
Вопрос в том - от чего ты бежишь, Сэм?
Kaç zamandır bu hortumdan bahsediyorum, Rita benim çaldığımı sanıyor ve sen hiçbir şey söylemedin mi?
И все время, что я говорила о шланге, который, по мнению Риты, я украла, ты сидел и молчал?
Tamam, sen bu gece kaç tane sattın?
Хорошо, сколько ты продала сегодня?
Ben belki teröristlerle pazarlık yapıyor olabilirim, ama sen esir kaçırıyorsun.
Я скорее согласен на переговоры с террористами, чем с беглецом, которого ты приютил.
Pek iyi bir modda değilim. Hiç kaçıran kişinin kaçırdığının modunun iyi olup olmadığına baktığını gördün mü sen?
Я сейчас правда не в настроении... чтобы похититель спрашивал разрешения у жертвы?
Sen aklını mı kaçırdın?
Ты сошел с ума?
Yeni Başbakan adayı olarak Ussing'i destekliyoruz. Sen daha ilginç bir teklif yapıp kaçırılma olayını da sonlandırırsan belki düşünürüz.
Мы выберем Уссинга, если только, конечно, история с похищением не закончится благополучно.
Hayır, sen ondan kaçış yolumdun.
Нет, это ты был его заменой.
İki kere taşıyacak halim kalmadı. Kaç kilosun sen?
какая ты тяжёлая?
Trevor'un kaç tane silah çaldırdığını biliyor musun sen?
Ты хоть представляешь, сколько пистолетов украли у Тревора?
Bence sen o treni çoktan kaçırdın Mouch.
Думаю, поезд уже ушёл, Мауч.
Mouch, aklını kaçırmışsın sen.
Мауч, ты совсем слетел с катушек.
Evan, sen üniversiteli sapık bir çocuk tarafından kaçırıldın ve neredeyse öldürülüyordun. Evet.
Эван, тебя похитил и едва не убил студент-психопат.
Ama sen--sen--Sen bunu yaparken şey gibi hissediyorum ne zaman hayatında güzel bir şey olsa, sana kendini iyi hissettirecek bir şey olsa, ya da bunu sağlayacak ne varsa, ondan kaçıyorsun.
Но ты... Мне кажется, что каждый раз, когда в твоей жизни намечается что-то хорошее, что может заставить тебя быть довольной собой, успокоиться, ты просто берешь и убегаешь от этого.
- Bak... seninle çıkarken kaçık gibi davrandığımı biliyorum... bir ilişkiden çıkmıştım... sen de öyleydin... ve bir de kafeini bırakmıştım...
I know... that I was a little batty batso when we were dating. I'd just gotten out of a relationship, you'd just gotten out of a relationship, and I'd just gotten off caffeine. Oh, and this is you off of caffeine?
Miranda, aklını mı kaçırdın sen?
Миранда, ты в своём уме?
Beni otelden kaçıran kişinin sen olduğunu biliyorlarsa... Kesin çok kızmışlardır ama daha da önemlisi ödevlerini yaptılarsa senin eski CIA ajanı olduğunu biliyorlardır.
если бы они знали, что ты тот парень, который похитил меня, во-первых, они бы разозлились, но что всего важнее, если бы они порылись глубже, они бы знали, что ты бывший агент ЦРУ,
Bir kadın, sana birini kaçırmanı söylüyor ve sen nedenini bile sormuyorsun, öyle mi?
Женщина просит похитить кого - то, и ты не спрашиваешь почему?
Sarah var ve sen onu kaçırdın.
Есть только Сара, и ты похитил ее.
Aklını mı kaçırdın sen?
" ы совсем сдурел?
Bence sen içkiyi biraz fazla kaçırdın dostum.
Думаю, ты уже и так перебрал.
Se Kyung, bir kaç ay önce birbirimizin yoluna çıkmasaydık... Şu anda ne yapıyor olurduk acaba? Sen "sen" gibi ben de "ben" gibi yaşamaya devam mı ederdim?
если бы мы не встретились несколько месяцев назад... как раньше?
Sen de sanki hurini elinden kaçırmış gibisin.
если потеряете одну из своих фей?
Aklını mı kaçırdın sen?
Ты потеряла рассудок!
Aklını mı kaçırdın sen?
Ты спятил?
Fakat ilk olarak, hadi beraber bir kaç akrep yakalayalım. Sadece sen ve ben, ne dersin?
Но сперва, мы вместе поймаем несколько скорпионов, только мы вдвоем, да, радость моя?
Sen para alalı kaç hafta geçti, Sam?
Сколько недель прошло с тех пор как тебе платили, Сэм?
Sen aklını mı kaçırdın?
Вы сошли с ума?
- Gary, sen aklını kaçırmışsın!
- Гэри, ты шизанулся!
Kaç yaşındasın sen?
Сколько тебе?
Sen aklını mı kaçırdın, adamım?
Ты в своем уме?
Peki sen ne yapıyorsun? Ben ailem için bir kaç mobilya götürüyorum ve... Ben...
А вы чего, как, куда?
Kaç yaşındasın sen?
Сколько тебе лет?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]