English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Russo / [ S ] / Söylesene

Söylesene tradutor Russo

3,697 parallel translation
Söylesene, bu neden senin için çok kıymetli?
Расскажи-ка, почему это тебе так важно?
Söylesene, neden sana bir daha güveneyim ki?
Скажи, почему я снова должен верить тебе?
Söylesene Sharpe, hastamız ne durumda?
Так, Шарп, как наш пациент?
Söylesene Edward, sana bir şey sorabilir miyim?
Эдвард, можно у тебя кое-что спросить?
Harika. Başka bir şey söylesene.
Скажи что-нибудь ещё.
Söylesene...
Расскажи мне...
Söylesene, neyim var?
Объясни мне!
- Hayır, söylesene.
— Не сейчас. — Ну, расскажи.
Bir daha söylesene, sarhoş.
А ну, повтори, пьяница.
Söylesene!
Скажи это.
Birşeyler söylesene.
Хоть улыбнись.
Söylesene, bir cerrah ile kimyagerin kızı nasıl gizli servis ajanı oluyor?
Скажите-ка, как дочь хирурга и провизора стала секретным агентом?
Söylesene Başkan Keane.
Скажите, мэр Кин...
Rachel, Jeremy'yi nereden tanıyorsun, söylesene.
Итак, Рейчел, а ты откуда знаешь Джереми?
- Söylesene bir sonraki karın beyaz mı olacak yoksa Asyalı mı?
- Скажи мне кое-что. Твоя следующая жена будет азиаткой или белой?
- Söylesene amına koyayım ya.
Ты, бля, должен был мне об этом сказать.
Söylesene kızım. Nasıl bir his?
Скажи мне, красотка... каково это?
Söylesene, ileride kendini nerede görüyorsun?
Скажи, кем ты себя видишь в будущем?
- Neler döndüğünü söylesene sen?
- Почему бы вам не рассказать, что происходит?
Doğrusunu söylesene.
Почему бы не называть вещи своими именами?
Reek, babama Bran ve Rickon Stark'ın nerede olduğunu söylesene.
Вонючка, скажи отцу, где Бран и Рикон Старки.
Söylesene!
Скажи!
Söylesene, hangileri suyla dolu?
Скажи, какие туннели залиты водой?
Neler düşünüyorsun bana da söylesene.
Пенни за то о чём ты думаешь.
Söylesene, Stanley.
Скажи мне, Стэнли.
Söylesene, liman yetkililerinin kargoyu teftiş etmesini nasıl engellemeyi düşünüyorsun?
скажи мне, как ты собираешься удержать власти порта в стороне от груза?
Söylesene.
А?
Söylesene... En son ne zaman bir ünlü yorulmak için seni yanına aldı?
Скажите, как долго у вас займёт устать от общества знаменитости?
Peki söylesene, bunların yanında bir daire bulmak ne kadar zor?
Тогда скажи мне, разве поиск квартиры может с этим сравниться?
Ah... Söylesene, canım- - Onu artık çekici bulmuyor musun?
Скажи это, детка- - он тебе больше не нравится.
- Söylesene Elise? - Evet?
- Эй, Лиз?
Söylesene ne öğrendin?
Чему? Расскажи мне.
.Paul'e "eylemsizlik" hakkında düşündüklerini söylesene.
Эй Элайджа. Расскажи Полу, что ты считал инерцией.
Söylesene, işe aldıktan üç ay sonra iletişim direktörünü...
Скажи мне, как мы уладим последствия увольнения коммерческого директора
Bu kadar sahtekar olmak nasıl hissettiriyor, söylesene.
Какого чувствовать себя подонком? Скажи мне.
Numarayı tekrar söylesene.
Какой номер у нас?
Bir şeyler söylesene.
Скажи мне что-нибудь.
Sabah uyanmam için bir sebep söylesene bana.
Какой смысл вставать по утрам?
Söylesene Yulish.
Скажи, Юлиш.
Söylesene, o iş için sahte evraklarını nasıl ayarladın?
Скажи, как тебе удалось подделать свои данные для этой работы?
Joffrey'nin o sırada ne yaptığını da söylesene!
Почему бы вам не рассказать, что́ делал Джоффри?
- Söylesene.
- Скажи сам.
Söylesene!
Скажи ему!
İnsanlar işine bayılacak. Elena, söylesene, bir sanatçı olarak, Becky'nin çiçek seçimi hakkında ne düşünüyorsun?
Так скажи мне, Елена, как художник, что ты думаешь о цветах, которые выбрала Бекки?
Söylesene. Ona benim söylememe izin vereceksin, tamam mı?
Просто позволь мне быть тем кто ему расскажет, ладно?
Neler oluyor söylesene!
Откроите дверь!
Söylesene...
Скажи-ка...
Söylesene evlat...
Братишка!
Söylesene. Bebeğim, tanışman gereken biri var.
Детка, ты должна кое с кем познакомиться.
Söylesene?
А?
Söylesene burası hoşuna gitti mi?
Ты новенький, да?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]