Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ L ] / Leave you alone

Leave you alone перевод на турецкий

6,813 параллельный перевод
- I'll leave you alone.
- Seni yalnız bırakayım. - Hayır.
Leave you al.. Leave you alone?
Seni yalnız mı bırakayım?
- But I couldn't leave you alone with these two, okay?
- Ama seni bu ikisiyle yalnız bırakamazdım, tamam mı?
His orders were to not leave you alone.
Ona verilen emir sizi yalnız bırakmamaktı.
He said he couldn't stop calling, he wouldn't leave you alone.
Aramaya son veremediğini seni yalnız bırakamadığını söyledi.
- Yeah, we'll leave you alone.
- Evet, biz seni yalnız bırakalım.
Also, if I leave you alone, I'm pretty sure you'll die.
Ayrıca, seni yalnız bırakırsam öleceğinden eminim.
We can't leave you alone with the ghost!
Seni hayaletle yalnız bırakamayız!
Okay, fine, we'll leave you alone.
Peki tamam, seni yalnız bırakıyoruz.
I'll leave you alone for all...
Seni yalnız bırakacağım...
I'll never leave you alone again.
Seni bir daha asla yalnız bırakmayacağım.
They'd just leave you alone ; With your history?
Geçmişinden dolayı seni rahat mı bırakacaklardı?
I can tell him to leave you alone, or I can give him your phone number, or I can pick a place for all of us to meet, and I can be there.
Ona seni rahat bırakmasını söyleyebilirim. Ya da telefon numaranı verebilirim. Ya da hep beraber bir buluşma ayarlayabilirim.
I'm also asking you... leave this one alone, huh?
Aynı zamanda senden bu işin peşini bırakmanı rica ediyorum.
- Can't you just leave us alone?
- Bizi rahat bırakır mısın?
- Why don't you guys move on - and leave this nice couple alone?
- Neden kendi işinize bakmıyorsunuz?
I told you all to leave me alone.
Beni yalnız bırakmanızı söylemiştim.
Oh, girls, would you leave him alone, please?
- Kızlar onu rahat bırakır mısınız, lütfen?
I should go, leave you guys alone.
Ben gitmeliyim. Sizi yalnız bırakayım.
Irzu or the Kaziri or Robby the Robot, whatever you wanna call yourself, you leave my little girl alone.
Irzu musun, Kaziri mi yoksa Robot Robby mi, adın ne bilmiyorum ama küçük kızımı rahat bırak.
Well, then I'm gonna have to ask you to leave this woman alone.
Öyleyse sizden bu kadını rahat bırakmanızı isteyeceğim.
For some reason, people seem to get upset when you leave a baby alone.
Bazı nedenlerce insanlar bir bebeği yalnız bıraktığında üzülmüş gibi görünür.
Why couldn't you just leave it alone?
Neden bu işin peşini bırakamadın?
If I get you the Jincan, will you leave them alone?
Eğer Sana Jincan'ı verirsem onları rahat bırakacak mısın?
I'll just leave you guys alone.
Sizleri rahat bırakacağım.
You leave those sheep alone!
O koyunları rahat bırak.
So Dillon told you to leave Betty's murder alone, and you want to search Greypoint Securities without a warrant on the advice Liber8.
Dillon sana Betty'nin katilinin peşini bırakmanı söyledi. Ve sen de izin belgesi olmadan Greypoint Güvenlik'de arama yapacaksın. Hem de Liber8'in tavsiyesiyle.
I... I just want you to leave me the hell alone.
Ben... beni yalnız bırakmanızı isteyeceğim.
We'll leave you alone now.
Seni yalnız bırakacağız.
Why did you leave me alone?
Neden yanlız bıraktınız beni?
Would you please leave us alone?
Dışarı çıkın lütfen.
Well, then, shall I leave you two alone?
Pekâlâ öyleyse, sizi yalnız bırakayım ben.
Yeah, I need you to leave Will Gardner alone or I'll sue you for harassment.
Evet, Bay Gardner'i rahat bırakmanızı istiyorum,... yoksa sizi tacizden dava edeceğim.
I suggest you leave Mr. Gardner alone, sir.
Bay Gardner'i rahat bırakmanızı öneririm, bayım.
The best thing that you can do right now Alec is leave her alone.
Şuan da yapabileceğin en iyi şey Alec onu bırakman.
You leave that boy alone now!
Onu hemen bırakın!
And you leave her to travel about this borough alone, and as she pleases?
Onu bu kenti gezmesi için bıraktınız ve burası onun hoşuna mı gitti?
But, if you leave me alone now, I'll give you a billion dollars.
- Ama beni şimdi yalnız bırakırsan sana bir milyar dolar veririm.
In the meantime, I want you both to leave this matter alone until you hear from me?
Bu arada, benden haber alana kadar ikinizin de bu konuyu unutmanızı istiyorum.
You think they'd leave me alone if I told them we broke up?
Ayrıldığımızı söylersem beni rahat bırakırlar mı dersin?
I'll leave you two alone.
- İkinizi yalnız bırakayım.
All right, how many Vicodins for you guys to just leave me alone? Forty.
- Pekâlâ, kaç tane Vicodin yazarsam beni rahat bırakırsınız?
You're gonna leave me alone, mom.
Beni yalnız mı bırakacaksın anne.
You could leave the rabbit there alone, but what happens when you bring the fox over and go back for the cabbage?
Kuzuyu karşıya geçirirsin ama kurdu getirip ot için geri döndüğünde ne olur?
Sabrina, you can't leave me alone for a second.
Sabrina, beni bir dakika bile yalnız bırakamazsın.
Leave her and my son alone and I'll tell you Munoz's next target.
Kadını ve çocuğu bırakın ben de size Munoz'un bir sonraki hedefini söyleyeyim.
So either you leave her alone, or me and you gonna have to get into it.
Ya onu rahat bırakırsın yoksa senle ben biraz daha yakınlaşırız.
Okay, well, you can tell him to leave me alone.
Ona beni rahat bırakmasını söyle.
- Where are you going? - Leave me alone, mother.
- Nereye gidiyorsun?
They don't give a shit... long as you leave them alone.
Onları rahat bıraktığınız sürece kimse sizi iplemez.
Okay, but if you care about Swedes leave them alone, okay?
İsveçlileri merak ediyorsan hatırlarını falan sorma. Selam de geç en fazla.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]