Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ W ] / Wouldn't that be great

Wouldn't that be great перевод на турецкий

140 параллельный перевод
Wouldn't that be great!
Bu harika olmaz mıydı?
Oh, that'd be just really great for you, wouldn't it, huh?
Ah, bu senin için gerçekten çok, çok iyi olurdu!
Wouldn't that be great to have a meeting that everybody would have to go to.
Herkesin gitmek zorunda olduğu bir toplantı olsa çok güzel olmaz mıydı?
- Wouldn't that be great?
- Harika olmazmıydı?
Wouldn't that be great?
Müthiş olmaz mıydı?
That wouldn't be quite so meaningful, except today she came on to me and that lady is about to come into a great deal of money.
Çok önemli değil belki ama bugün bana yanaştı üstelik yakında çok parası olacak.
Well, what often happens in some of these evenings... is that these really crazy little fantasies will just start being played with, you know... and everyone will be talking at once and sort of saying... Right. "Hey, wouldn't it be great if Frank Sinatra and Mrs. Nixon and blah-blah-blah... were in such and such a situation?"
"Frank Sinatra'yla, Bayan Nixon falan filan yerde falan filan olsa?" diye.
Wouldn't that be great?
Harika olmaz mı?
Wouldn't it be great to take that truck up to the lake?
O cip ile göl kenarına gitmek harika olmaz mıydı?
Without that, Austria wouldn't be a great power now.
Eğer o olmasaydı Avusturya asla büyük bir güç olamazdı.
We can get out of here and go home. Wouldn't that be great?
- Sonra kaçıp, eve gidebiliriz.
Wouldn't that be great? To see a bunch of people drop that you hate. That'd be something else.
İyi olurdu bence.
Wouldn't that be great?
Ne müthiş olur?
Wouldn't that be great?
Daha iyi olmaz mıydı?
- Wouldn't that be great?
- Bu harika olmaz mı?
Wouldn't that be great, Ruthie?
Harika olmaz mıydı, Ruthie?
To me, the great hope is that now these little eight-millimeter video recorders and stuff are coming out, some people who normally wouldn't make movies are gonna be making them.
Bana göre güzel olan şu anda bu küçük 8 milimetrelik kameraların ve malzemelerin ortaya çıkıyor olmasıdır. Normalde film yapmaya imkanı olmayan insanlar kendi filmlerini yapabilecekler.
That would indeed be a great day for the human race, wouldn't it?
Bu da insanlık ırkı için büyük bir gün olurdu, değil mi?
WOULDN'T THAT BE GREAT THOUGH?
Bu harika olmaz mıydı? Evet.
Wouldn't that be great?
Harika olmaz mıydı?
- That'll be great. - Really like that, wouldn't you, honey?
- Senin de hoşuna gider değil mi?
Wouldn't that be great?
- kenardan oyuna girişim ve sayı yapışım...
I love it. - Wouldn't that be great?
- Harika olmaz mı?
Wouldn't that be great?
Bu harika olmaz mıydı?
- Wouldn't that be great?
- Harika olmaz mı?
Wouldn't that just be great, Samantha?
Harika olmaz mı Samantha?
Then you said, "Wouldn't it be great to have a germ or virus... that would wipe out mankind and leave the animals and trees?"
Sonra dedin ki, "insanlığı yok edip hayvanlara ve bitkilere dokunmayan... bir virüs olsa, ne iyi olurdu!"
Wouldn't that be great? Let's go. We'll pack our bags... and get out of here.
Haydi çantalarımızı alalım ve buradan gidelim.
- That'd be great, wouldn't it, Niles?
- Harika olur. Öyle değil mi Niles?
But I assure you it took a great deal of time to devise one that wouldn't be detected by Odo or Chief O'Brien.
Ama sizi temin ederim Odo veya Şef O'Brien'ın tespit edemeyeceği bir şey tasarlamak çok büyük bir zaman aldı.
Wouldn't that be great if Phil came by to keep you company?
Phil gelip senin şirketinin bünyesinde bir görev alsa harika olmaz mıydı?
Wouldn't that be great?
Düşünsene ne harika olurdu bu değil mi?
Wouldn't it be great if it were that easy?
Keşke o kadar kolay olsaydı.
Have sex with Grant Bodean. Wouldn't that be great?
Grant Bodean'la sex yapsaydım Bu harika olurdu degil mi?
he's been there, debunked that. Yeah, but wouldn't it be in his great interest to hide something that he couldn't disprove with his scholarship?
Evet ama kendisinin kanıtlayamadığı bir dolandırıcılığı gizlemesi daha mantıklı olmaz mı?
God, wouldn't that be great?
Tanrım bu çok güzel olmaz mıydı?
And I always thought, " Wouldn't it be great if someone could just wave a magic wand... and make that happen...
Ve hep şöyle düşündüm, "Eğer birisinin sihirli bir deyneği olsaydı... ve bunu yapsaydı harika olmazmıydı."
Oh, wouldn't that be great? ..
Bu harika olmaz mıydı?
I thought you wouldn't get your act together, that would be a great shame.
Kendini toparlayacağına inanmıyordum, ki öyle olsaydı, yazık olurdu.
Not that I still wouldn't be a great guy.
Yine de süper bir adam olurdum ama...
A house made of cheese, wouldn't that be great?
Ama tanrım, peynirden yapılmış bir ev bu muhteşem olmaz mıydı?
Every time I've had something great, but didn't know what it was... it turned out to be something disgusting that I wouldn't have tried in the first place.
Ne zaman, ne olduğunu bilmediğim harika bir şey yesem, asla yemeyeceğim iğrenç bir şey çıkıyor. - Mesela?
Wouldn't it be great if that man and woman got together?
Şu adamla kadın birlikte olsalar ne güzel olurdu, değil mi?
Hey, honey, wouldn't that be great?
Tatlım, bu harika olmaz mı?
Wouldn't that be great.
Ne harika olurdu ama.
- Wouldn't that be great.
- Bu pek iyi olmazdı.
And if you wouldn't mind carrying something this time, that would be great.
Ve bu defa siz de bir şeyler taşırsanız harika olur.
- To go to the Playboy mansion! - That would be great, wouldn't it?
- Benim elimde olan bir şey değil ki.
Wouldn't that be great?
Bu harika olmaz mı?
But that's because there's a backlash against all the great social justice movements, and if we hadn't had a frontlash, we wouldn't now be having a backlash.
Muhteşem sosyal haklar hareketleri bir gerileme yaşadığı için var, eğer biz ileri doğru gitmiyor olsaydık, bir gerileme yaşamazdık.
- Wouldn't that be great?
- Daha iyi olmaz mıydı?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]