Bu şahane перевод на английский
514 параллельный перевод
Bence bu şahane bir şey, değil mi?
I think that was pretty swell, don't you?
Bu şahane.
Say, that's swell.
Bu şahane bir şey.
Say, that's pretty swell.
Bak moruk, bu şahane bir değnek.
I say, old girl, this is a nice stick.
Ve bu şahane uçağa benim adımı vermeniz, sizlere şeyimden teşekkür ediyorum...
And naming this... magnificent plane after me, I can only say, from the bottom of my...
Bu şahane müzik nereden geliyor?
Where's that wonderful music coming from?
Evet, yemekten önce bu şahane kırmızı karışımı alıyorum. Şu garip, küçük tozları yemekten sonra ve tebeşire benzeyenleri yatmadan önce... tek yudum için zor bekliyorum.
Yes, that delightful crimson mixture I take before meals and those strange little powders after meals and that chalky-looking substance before I go to bed - a nightcap I can hardly wait for.
Bu şahane bir marifet.
That's really something.
Peki bu şahane şeyin fiyatı nedir sizce?
The absolute Ultimate in strength. And what would You expect to pay
Terzilik sanatının bu şahane, inanılmaz ve büyüleyici gelişiminden bahsediyorum.
For this fabu lous, I say fabu lous, i ncredi ble, Amazing developm ent Of the tai lor's art?
Bu şahane pembeyle günden güne daha hoş olacağım.
I'll be a little lovelier each day with fabulous pink.
- Bu şahane bir şey, değil mi?
Well, now isn't that something, huh?
- Evet, bu şahane olurdu.
- Yes, that would be splendid.
- Eddie, bu şahane.
- Eddie, this is wonderful.
- Bu şahane gösteri için teşekkürler.
- That was great.
Bu şahane ev de var.
This wonderful old house.
Bu şahane.
Oh, it's marvelous.
- İşte bu şahane.
- Hey, that`s great.
Bu şahane bir makine.
This is a super fine machine.
Ah, bu şahane.
Ah, that's terrific.
Kuyruğunun dakikada bir mil hareket ettiğini söylüyor, bu şahane.
He says his tail's moving a mile a minute, so that's terrific.
- Bu şahane olacak.
- It's going to be wonderful.
Bu şahane, neler yapmışsın?
This is fantastic, what have you been doing?
Bu şahane değil mi?
Isn't that beautiful?
Bu şahane bir olay.
Oh, this is amazing.
Bu şahane ziyafette hiçbir eksik olmamalı.
Nothing should be missing from this princely feast.
- Bu şahane!
That's fantastic!
- Bu şahane.
- That is so wonderful.
Bu sahane korse yanlïssa ne olacak, efendim?
What happens if this glorified corset ain't right, sir?
Çünkü, canım, Ne şu iki şahane sandalyeyi alacağımızı, ne de bu teklifi kullanacağımı hayal bile etmemiştim hiç.
Because, dear, I never dreamed I'd be using it... any more than I ever dreamed we'd be receiving these two beautiful chairs.
- Oh, Roberto, bu da bir rüya gibi, çok şahane bir rüya gibi.
- Oh Roberto, that, too, is like a dream, like a wonderful dream.
Bu gece burada olmak öyle şahane ki.
It's so divine being here tonight.
Şahane, gıcır gıcır bir üniforma bu.
That's an elegant new uniform. Where did you get...
Üstelik bu geceki tanışma ve tanıtım amaçlı temmuz ortası yaz sıcağı satışında size bu şahane ipliğin bir makarasını 20 dolara değil 10 dolara değil, 5 dolara değil makarası 25 sent gibi komik bir fiyata sunuyorum.
And tonight, At my special Get acquai nted, i ntroductory, M i d j u ly hot Summer sale I offer you this Fabu lous th read
Bu şehir araştırmak için şahane ve burayı araştırmadan gitmeye istekli değilim.
That city is a magnificent subject for study and I don't intend to leave here until I've thoroughly investigated it.
Ah, şahane bir şey bu.
Oh, this is fabulous.
Bu yıldız gemileri gerçekten çok şahane. Fakat erkek her yerde erkektir.
Oh, sure, these starships are really something marvellous, but men will always be men, no matter where they are.
Bu sene şahane mahsül alacağız!
Our harvest will be fantastic this year!
- Söylediğim gibi, ikimiz de çok yorulduk ve bu gece her yönüyle olağandışı bir tecrübe yaşadık, şahane bir tecrübeydi.
Well, as I've said, we're both very drained, and we've had quite an unusual experience this evening, a wonderful experience.
, bu sahane müzik aleti yalnizca 25 sent,
... 25 cents for this glorious musical instrument.
Biliyor musunuz, bu gerçekten şahane bir araba?
This is really a beautiful car, you know?
Bütün bu kurum onun şahane vücudu üzerine kuruldu.
This whole institution was built on her remarkable body.
Bu şahane.
This is fascinating.
Bu, hayatımda gördüğüm en şahane şey.
That is the most stunning thing I have ever seen in my whole life.
Hiç anlamıyorum... kuşlar, güneş, güzel ağaçlar, çiçekler ve radyo gibi... nimetlerle donatılmış bu kadar şahane bir dünyada yaşarken... nasıl oluyor da... insanlar birbiriyle geçinemiyor.
I don't know why... in such a glorious world as we've been provided with... birds, the sunshine, of beautiful trees, and flowers... and the radio... why people don't get on any better than they do.
" En iyi arkadaşım ve biricik kader yoldaşım olan şahane karıma kocasıymış gibi bu mektubu sunuyorum.
" To my best friend and most delightful comrade... to my only sweetheart and wonderful wife... I tender this likeness of her husband.
Bayanlar, baylar, bu önemli, şahane ve harika olayın geri sayımını sizinle birlikte yapmak istiyorum. Pekala.
Ladies and gentlemen, I want you to count down with me on this momentous, tremendous, absolutely pretty important occasion.
Sonny Steele'in yaptığı şey bu ülkedeki hayvanlar için şahane bir haber. Tüm söyleyeceğim bu.
Yeah, well, listen, I just wanna say that what Sonny Steele's done... is wonderful news for the animals of this country, and that's all I have to say.
Bu gerçekten şahane.
It's really nice.
Bu davetimi kabul ederek gelip şahane standartlarımıza göz gezdirmeniz bizleri çok mutlu eder.
I'd be delighted if you accepted my invitation to view our remarkable display,
Bu arada, Face, kendini eski dostumuz Şahane Templeton olarak tanıtmaya başlayabilirsin.
In the meantime, Face, you might renew your acquaintance... with your old friend, Magnificent Templeton.
şahane 231
şahaneydi 16
bu sabah 343
bu sabah nasılsın 16
bu şarkı 23
bu sana 142
bu saçmalık da ne 22
bu sana ders olsun 23
bu saçmalık 450
bu sadece bir oyun 48
şahaneydi 16
bu sabah 343
bu sabah nasılsın 16
bu şarkı 23
bu sana 142
bu saçmalık da ne 22
bu sana ders olsun 23
bu saçmalık 450
bu sadece bir oyun 48
bu sayede 46
bu saatte 37
bu saatte mi 92
bu sadece başlangıç 61
bu şartlar altında 79
bu sadece 212
bu sadece bir rüya 16
bu sabah geldi 27
bu saçma 71
bu sahte 24
bu saatte 37
bu saatte mi 92
bu sadece başlangıç 61
bu şartlar altında 79
bu sadece 212
bu sadece bir rüya 16
bu sabah geldi 27
bu saçma 71
bu sahte 24