Elbette hatırlıyorum перевод на английский
252 параллельный перевод
Elbette hatırlıyorum.
This is the gentleman you suggested.
Evet, elbette hatırlıyorum.
Yes, of course I do.
Elbette hatırlıyorum sevgili hanımefendi.
Of course, dear lady.
Elbette hatırlıyorum.
Of course I remember him.
Elbette hatırlıyorum.
Of course, I do.
Elbette hatırlıyorum.
I sure do.
Elbette hatırlıyorum.
Of course I do.
- Elbette hatırlıyorum!
- Of course I do!
Elbette hatırlıyorum.
Sure I do.
- Elbette hatırlıyor. - Elbette hatırlıyorum.
Of course I do.
- Elbette hatırlıyorum.
- Of course.
Elbette hatırlıyorum.
Of course.
Elbette hatırlıyorum.
Of course I remember.
Evet, elbette hatırlıyorum.
Yes, of course I remember.
Elbette hatırlıyorum.
Oh, indeed, I do.
Yan Ji Jiang'ı elbette hatırlıyorum
Of course I know Yan Ji Jiang
- Elbette hatırlıyorum.
- Of course I do.
- Evet, elbette hatırlıyorum.
- Yes, of course I do.
Elbette hatırlıyorum.
Of course I recognise him.
Elbette hatırlıyorum.
Sure I do!
Evet, elbette hatırlıyorum.
- Yes, of course, of course.
Şey, elbette hatırlıyorum, çocuğum.
Well, of course I do, my boy.
- Elbette hatırlıyorum.
- Yes, I remember.
- Elbette hatırlıyorum.
- Of course I remember.
Ah, oui, Elbette hatırlıyorum. Nereden arıyorsunuz?
Of course, the lovely lady with whom I struck up a conversation.
Elbette hatırlıyorum.
Yeah, of course I do.
Dayımın buraya gelişini hatırlıyor musun, Mark? Elbette hatırlıyorum, - Sırf bu kiliseye gelebilmek için Lutercilik'ten, Baptist'liğe geçti, öyle değil mi?
Switched from Lutheran to Baptist, just to come to this church.
Elbette hatırlıyorum.
Of course I do. Is that what- -?
- Onu hatırlıyor musun? - Elbette hatırlıyorum.
- Don't you remember him?
Elbette hatırlıyorum.
- Of course I remember.
Elbette, hatırlıyorum seni.
Sure, I remember you.
Elbette. Sizin gibi leydilerin her zaman nasıl evler hayal ettiğinizi hatırlıyorum.
But I always remember how you ladies hanker after frame houses.
Elbette, danteli çok iyi hatırlıyorum.
Of course, I remember the lace perfectly.
Elbette hangi otobüsle gittiğimizi hatırlıyorum.
Sure, I remember which bus I should take.
Casuslar ve nasıl çalıştıkları hakkında bir bilgim yok elbette ancak Kontes'in önemli insanların güvenini kazanma konusunda hatırı sayılır bir maharete sahip olduğunu hatırlıyorum.
I know nothing about spies and the way they function but I can remember that the Countess had a remarkable talent for receiving confidences from important people.
Elbette, onu hatırlıyorum.
Sure, I remember him.
Elbette seni hatırlıyorum.
Sure I remember you.
Elbette, Sloan'ı hatırlıyorum.
Sure, I remember Sloan.
Elbette, bunu hatırlıyorum.
I remember that.
Elbette onu hatırlıyorum.
Of course I rememberher.
Elbette hatırlıyorum.
What dormitory?
- Elbette ben de sizi hatırlıyorum.
I, of course, remember you.
- Elbette, hatırlıyorum.
- Of course.
- Elbette hatırlıyorum!
- I sure do!
Elbette sizi hatırlıyorum.
Of course I remember you.
- Elbette hatırlıyorum.
I do!
Elbette, ama çok az bir şekilde olduğunu hatırlıyorum.
Indeed, but so rarely that I can remember each instance.
Elbette seni hatırlıyorum.
Of course I remember you.
- Elbette Icus'ı hatırlıyorum.
Of course I remember Icus.
Elbette ki hatırlıyorum.
Of course I remember.
Elbette hatırlıyorum.
Yes, of course.
hatırlıyorum 715
hatırlıyorum da 89
elbette 13408
elbet 35
elbette var 142
elbette ki 133
elbette benim 21
elbette istiyorum 43
elbette seviyorum 29
elbette iyiyim 21
hatırlıyorum da 89
elbette 13408
elbet 35
elbette var 142
elbette ki 133
elbette benim 21
elbette istiyorum 43
elbette seviyorum 29
elbette iyiyim 21
elbette yok 101
elbette öylesin 20
elbette isterim 24
elbette canım 17
elbette biliyorsun 19
elbette efendim 146
elbette biliyorum 55
elbette doktor 21
elbette eminim 36
elbette hayır 359
elbette öylesin 20
elbette isterim 24
elbette canım 17
elbette biliyorsun 19
elbette efendim 146
elbette biliyorum 55
elbette doktor 21
elbette eminim 36
elbette hayır 359