Eğer istediğin buysa перевод на английский
559 параллельный перевод
Pekala, eğer istediğin buysa gideceğim.
Ali right, liii leave, if that's the way you feel about it.
Eğer istediğin buysa.
If that's what you want.
Eğer istediğin buysa, hiç karışmayacağım.
If that's what you want, I'm not going to interfere.
- Sana inanıyorum, eğer istediğin buysa.
- Yes, if you wish.
Eğer istediğin buysa Ona bir şans vericem.
All right, if that's what you want, I'll give him a chance.
tamam o zaman, eğer istediğin buysa.
Okay then, if that's the way you want it.
- Eğer istediğin buysa başarırsın.
- Lf that's what you want, you'll get it.
Pekala eğer istediğin buysa, yapalım öyleyse.
All right. If that's how you feel about it, then let's do it.
Eğer istediğin buysa tanrım,
If this be thy will, O God,
Eğer istediğin buysa giderim.
I'll leave, if that's what you want.
Eğer istediğin buysa seve seve ölürüm.
I'll gladly die, if that's what you want.
Eğer istediğin buysa, ilgilenebilirim.
I'll consider it, if that's what you want.
Eğer istediğin buysa.
If it's what you want.
Artık senin değilim, eğer istediğin buysa. Herşey bitti.
You can't have me now, so you want me, that's all.
Sonra istediğin yere git, ne yaparsan yap hayatını mahvet eğer istediğin buysa.
Then you can go wherever you choose and ruin your life, if that's what you wish.
Eğer istediğin buysa, ölene kadar burda kalacağım demek.
Because if that's what you want, I'm going to be here until I die!
Eğer istediğin buysa!
If that is what you wish.
Eğer istediğin buysa, cesedinde ararım.
I'll search your corpse if that's the way you want it.
İstifa etmeyeceğim, eğer istediğin buysa...
I won't resign, if that's what you want.
Anahtarlar üzerinde, eğer istediğin buysa.
Keys are in it, if that's what you want.
Tamam o zaman, eğer istediğin buysa öyle olsun.
All right, if that's the way you want it.
İstiyorsan eğer istediğin buysa.
If you want if you want.
Eğer istediğin buysa...
If that's what you want...
Eğer istediğin buysa öyle olsun.
If that's the way you want it...
O halde öldür beni baba... Eğer istediğin buysa.
Kill me then, Father, if that is what you wish.
- Eğer istediğin buysa.
- Lf that is what you wish.
Eğer istediğin buysa.
If that is what you wish.
Tamam, eğer istediğin buysa!
Okay, if that's what you want.
Tamam, eğer istediğin buysa.
Okay, if that's what you want.
Eğer istediğin buysa yapacağım.
If that's what you want, I'll do it.
Evet, eğer istediğin buysa...
If that's what you want...
Beni gerçekten korkuttun... Eğer istediğin buysa.
You've really scared me... if that's what you wanted.
Pekala, eğer istediğin buysa ; zevkle!
Okay, if that's how you want it ; with pleasure!
OK, eğer istediğin buysa.
OK, if that's what you want.
Eğer istediğin buysa dostum.
If that's the way you want it, friend.
Eğer istediğin buysa.
if that's what you want.
Pekala John, istediğin eğer buysa.
All right, John, if that's the way you want it.
Pekala, eğer istediğin şey buysa.
Okay, if that's the way you want it.
Eğer istediğin buysa.
If it's what you want
Eğer senin istediğin buysa, Getirdiğin para nerede?
If that's the way you feel, where's the money you were bringing?
Ve çok yakında Henry Terrill'ı istediğim yerde yakalayacağım, eğer demek istediğin buysa.
Pretty soon I'm gonna have Henry Terrill where I want him, if that's what you mean.
Bu tür bir hasar için bir kuvvet uygulanmış olması gerekir, bu kırık yere düşmeden çok kör cisim darbesiyle daha uyumludur, eğer sormak istediğin buysa.
Given the force needed to cause this type of damage, the injury's more consistent with inflicted blunt force trauma than a simple fall, if that's what you're asking.
Eğer tüm istediğin buysa bunun çok daha ucuz bir yolu var.
If that is all you want, there is a much cheaper way.
Eğer istediğin gerçeken buysa, yapalım.
If that's what you want Sartana?
Ciddi ciddi sorunu çözmeye koyulduğumuz falan yok, eğer demek istediğin buysa.
We certainly don't face up to them in an adult way, ifthat's what you mean.
Eger istediğin buysa.
If that's what you want from me,..
Tamam, o zaman, eğer yapmamı istediğin buysa yapacağım.
Then, I'll do it, if that is what you want me to.
Ölüm adına dövüş, istediğin buysa eğer.
Fight for death, if that's what you want.
Yani eminim beni şu an öldürebilirsin ve eğer yapmak istediğin buysa o zaman durma ama zaten başın yeterince belada ve biz sana yardım edebiliriz.
I mean... I believe you could kill me right now, and if that's what you want to do... then go ahead... but you've got enough heat on you already, and we can help you.
Eğer istediğin şey buysa.
If that's what you really want.
Eğer bilmek istediğin buysa.
If that's what you wanna know.
istediğin buysa 34
eğer istersen 206
eğer öyleyse 172
eğer sen 63
eğer beni seviyorsan 30
eğer istiyorsan 65
eğer istemiyorsan 31
eğer bir şey olursa 28
eğer bilseydim 25
eğer izin verirsen 26
eğer istersen 206
eğer öyleyse 172
eğer sen 63
eğer beni seviyorsan 30
eğer istiyorsan 65
eğer istemiyorsan 31
eğer bir şey olursa 28
eğer bilseydim 25
eğer izin verirsen 26
eğer o 55
eğer yanılmıyorsam 39
eğer sakıncası yoksa 54
eğer öyle olsaydı 20
eğer ben 51
eğer ölürsem 16
eğer olursa 24
eğer isterseniz 86
eğer varsa 60
eğer mümkünse 45
eğer yanılmıyorsam 39
eğer sakıncası yoksa 54
eğer öyle olsaydı 20
eğer ben 51
eğer ölürsem 16
eğer olursa 24
eğer isterseniz 86
eğer varsa 60
eğer mümkünse 45