Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ Ç ] / Çok şaşırdım

Çok şaşırdım перевод на английский

1,685 параллельный перевод
Çok şaşırdım.
There's a shock.
Çok şaşırdım.
Well, I'm baffled.
Çok şaşırdım, bu işlerr benden çok siz meraklısınız galiba memur bey.
But you must've had a craving for his job, right? How impressive, you're so interested in cyber gambling business.
Ben... seni burda gördüğüme çok şaşırdım.
I'm... surprised to see you here.
Çok şaşırdım.
That surprises me.
Beni seçmenize çok şaşırdım.
I was really surprised that you picked me.
Çok şaşırdım.
Oh, that's a shock.
- Çok şaşırdım.
- Amazed.
Ajan Delgado aradığında çok şaşırdım.
When Agent Delgado called, I was in shock.
Bunları söylemene çok şaşırdım.
I'm surprised to hear you talk like this.
Çok şaşırdım.
I'm surprised.
Gerçekten çok şaşırdım.
I'm totally surprised.
Çok şaşırdım.
It's a shock to me.
Bu çocukların tamamiyle teslim olup kendilerini salıverdiklerini görünce çok şaşırdım.
I'm really shocked at these kids'condition of complete disregard.
- Bak buna çok şaşırdım.
That surprises me.
- Aman çok şaşırdım.
- There's a surprise.
Linderman Grubunun geçenlerde kampanyanıza bağış yaptığını duyduğumda çok şaşırdım.
I was surprised to learn the Linderman Group recently invested in your campaign.
Gerçekten, beni yemeğe çağırdığına çok şaşırdım, Stevie.
I'm really surprised you invited me out for dinner, Stevie.
- Bak buna çok şaşırdım.
- None. - There's a shocker.
New York'daki fotoğraf serginin haberini ilk duyduğumda çok şaşırdım.
[I was really surprised to find out that your photo exhibition will be displayed in New York.]
Çok şaşırdım.
I'm shocked and awed.
Çok şaşırdım.
I was so surprised.
Buradaki bu kokuya rağmen birisinin gaz sızıntısını duyabilmesine çok şaşırdım.
I'm surprised anyone picked out a gas leak through the rest of the stench around here.
Tam anlamıyla çok şaşırdım. Sonra beni soru bombardımanına tuttular.
I was just so completely taken by surprise.
Çok şaşırdım.
I'm intrigued.
Ancak açıkçası sizlerin Hint kültürüne bu kadar uzak olmanız karşısında çok şaşırdım.
But frankly, I'm a little appalled that none of you know very much about Indian culture.
Çok şaşırdım ama artık unuttum.
I was quite shocked but I'm okay now.
Çok şaşırdım.
Being a leader...
- Çok şaşırdım. - Tahmin edeceğini biliyordum.
When his father comes in, I want you to conduct the interview.
Bu yüzden Tess beni aradığında çok şaşırdım.
I gave up trying to contact him after a couple of months.
Bayan Hewes, muhasebe firmasının şirketimi dolandırdığını öğrendiğimde çok şaşırdım.
Ms.Hewes, I was stunned when I learned that the accounting firm had defrauded my company.
Çok şaşırdım.
I just...
- Çok şaşırdım.
Shocking.
Ama, çok şaşırdım.
But what a surprise.
Sadece bir anda çok çabuk değiştin. Çok şaşırdım.
Nothing, just noticing that you can change so quickly.
- Değil. - Ve Kathy'e mankafa deyince... -... çok şaşırdım açıkçası.
I was shocked when you called Kathy a knucklehead.
Aman çok şaşırdım.
What a surprise.
Ben de çok şaşırdım
I Was Surprised Too.
Çok şaşırdım.
Well, this is a surprise.
Bot izlerini ve bıçağı duyduğunda arkadaşım çok şaşırdı.
My buddy was surprised when he heard about the boot prints and the knife.
Kendi yaşamında çok düşüncesiz olmanı anlıyorum ama arkadaşın için böyle duyarlı olmana şaşırdım.
I understand you being so cavalier about your own life, but I'm surprised that you care so little about your friend.
Daha çok beni bulabilmenize şaşırdım.
I'm more surprised that you found me.
- Hiç değişmemişsin Leo. - Arayınca çok şaşırdığımı itiraf etmeliyim Veronica.
I got to admit I was surprised to hear from you, Veronica.
çok şaşırdım. Ne söyleyeceğimi bilmiyorum, Bayan Eyre. Bay Rochester beş dakika önce size evlenme teklif ettiğini söylemek üzere buraya geldi.
I feel so astonished,
Dean, çok şaşırdım. Şu an için, bu bana fazla geldi.
Oh, Lord, who are you?
— Çok şaşırdın mı?
- Were you surprised?
Çok şaşırdığından eminim.
I'm sure you're totally confused.
Helen'le konuştum ve galanın dekorasyonu için hazırlık yapmadığını duyduğumda çok şaşırdığımı hayal et.
I just spoke with helen, and imagine my surprise when she told me That you'd not started on the decorations for the gala.
Emniyetteki diğer herkes anlattığım zaman çok şaşırdı.
Everyone else in the precinct Was beyond shocked when I told them.
Çok iyi bir güvenlik sisteminin olmamasına şaşırdım, Jake.
I'm surprised you don't have a massive security system.
Ben çok şaşırdığımı söyleyemem.
It's not a surprise to me.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]