Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ Ö ] / Öyle işte

Öyle işte перевод на английский

3,077 параллельный перевод
- Öyle işte, babam izin vermez.
- Anyway, dad won't let me.
Öyle işte.
Anyway...
- Öyle işte, geldiler...
- That's right, they arrived.
Öyle işte,
And just like that,
Hani ikimiz bara gittiğimiz zaman asıldığımız kızlar bizi kovuyordu da birbirimize kesin lezbiyendir diyorduk ya öyle işte.
Well, you know how whenever you and I would try to hit on women in bars and they'd blow us off and then we'd tell each other they were probably gay? It's like that.
Öyle işte.
He just is, alright.
Öyle işte.
Nope.
Öyle işte...
Well, that's it.
Öyle işte!
Well!
- Öyle işte. - Bunu yapan kimdi?
The next thing I know... who was it?
Öyle işte...
You know...
Öyle işte.
Oh, you know.
Öyle işte, demek istediğim,
Just is, I mean...
Öyle işte.
Just because.
Öyle işte...
So, you know...
- Öyle işte.
- It just is.
Nasılsa öyle işte.
It is what it is.
Öyle işte.
It is what it is.
İşte bahsettiğim şey bu. Tam öyle. Haydi, haydi, haydi.
That's what I'm talking about right there.
Borsanın güzelliği de bu işte. Öyle değil mi?
Well, that's the beauty of the markets isn't it?
Öyle yaptık işte.
Well, we did.
Yürümüyor işte, öyle değil mi?
This can't work, can it?
Hani'ağzı süt kokuyor'derler ya, işte öyle. Bunu henüz sindirmiş durumdayım.
So it's so new, it's such a fresh breath of air to me that I haven't really digested it all yet.
Öyle ufaktan tartışıyorlar işte.
Just a little Irish discussion.
Öyle mi? İşte burada olmamızın sebebi Heffie.
Yeah, well this is what we're here for, Heffie.
Ben öyle bir erkek işte.
Ben is such a guy.
Hayır, benim davam halının altına süpürüldü sırf uluslararası bir olay çıkmasını önlemek için ama senin bozulmuşluğuna dair delilim sağlamdı ve hâlâ öyle, ama işte şu var ki, artık umurumda değil.
No, my case was swept under the rug to avoid an international incident, but my evidence of your corruption was solid, and it still is, but here's the thing. I don't care.
Öyle bir adamdı işte.
You know, like... like this kind of man, you know?
Evet şey gibi "Trat-o-ria Spo-leeto" ya da öyle bir şeyler işte.
Yeah, it's like "Trat-o-ria Spo-leeto" or something like that...
Öyle bir laftır işte.
It's a saying, it means...
Öyle işte.
Uh, how?
İşte tam olarak öyle hissediyorum.
That's the feeling I have.
Işte bende elbiseye öyle bakıyorum.
That's how I feel about the dress.
Marihuana da işte öyle.
And marijuana...
Tavşan avındaki tazı gibi, tavşanı ararsınız tavşan yer altına kaçar ve tazı onu bulamaz ya işte biz de öyle olmuştuk.
You're like a dog in a race, looking for the rabbit. The rabbit goes underground, and the dog can't find it. We were like that.
- Biliyorsun işte. - Öyle mi?
- You know.
Öyle işte... Şey...
Then
Hayır, hayır hazine hakkında ya da öyle bir şey işte.
No, no, about the treasure- - or something like it.
Schmidt öyle konuşuyor işte.
Okay, well, that's Schmidt just talking...
Tamam, biliyorum bu bir randevu dedim ama bu öyle bir randevu değil işte.
Okay, I know I said it's a date, but it's not a date date.
Öyle bir haftaydı işte.
It has been that kind of week.
İşte öyle!
There you go! Come on!
Olur öyle, ortağım işte.
Yeah, well, she's my partner.
Öyle oldu işte.
So, that's what happened.
Bazen öyle dikkatim dağılıyor işte.
I get sidetracked sometimes. Works for me.
Sokak arasında işiyordu işte ona asıl o zaman saldırmalıydım, yani işerken çünkü eğer öyle bir durumdaysanız kavga etmeniz çok zordur.
And he was peeing in this alleyway, that's when I should really have laid into him, while he was peeing, because it's difficult to fight back if you're in a situation like that.
Görüyorsun işte, büyük bir hayranınım ; öyle büyük bir hayranınım ki... seninle ilgili her şeyi istiyorum.
You see, I'm a very big fan of yours - - such a big fan, uh, that I was all of you.
İşte öyle.
There you go.
Öyle işte.
Just "
İşte öyle tanıştık ama artık gerçek.
That is how we met, but now it's real.
İşte ben de öyle... Bir şeyler yapmaya çalışıyordum.
I was just trying to make you a little...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]