Buradasın demek перевод на испанский
1,172 параллельный перевод
- Buradasın demek.
- Ahí estás.
Buradasın demek.
Aquí estás.
- Buradasın demek haylaz.
- Aquí estás, chico malo.
Lee, buradasın demek.
¡ Lee! ¡ Eres tú!
- Davis, buradasın demek! - Bay Moseby.
Davis, ahí estás!
Buradasın demek.
Qué bueno, Henry.
Dottie, buradasın demek.
Dottie, aquí estás.
- Merhaba. Buradasın demek.
Hola, al fin te veo.
Buradasın demek, Poirot.
Ah... está aquí Poirot.
Buradasın demek.
Ahí estás. Foley...
Demek buradasın.
Ah, aquí estás.
Selam, buradasın demek!
Hola.
Demek buradasınız çocuklar.
¿ Aún estan aquí, chicos?
Demek buradasın.
Aquí estás.
- Demek buradasın.
Estás aquí.
- Demek buradasın. Ne oldu?
- Ahí estás. ¿ Qué pasó?
Demek, buradasınız...
Así que, eres tú...
Demek siz de buradasınız... sevgili genç dostum.
¡ También vos estáis aquí, mi querido amigo!
Demek birkaç gündür buradasınız ha?
Ya lleváis un día en Paris, ¿ no?
Demek buradasın.
Ahí estás.
Demek buradasın seni edepsiz balık.
Ahí estás, pececito travieso.
- Demek buradasınız.
Entonces aquí está.
- Lionel, demek buradasın. Seni Kurt Bloom'la tanıştırayım.
Lionel, te presento a Kurt Bloom.
Demek buradasın. Allah kahretsin!
Estás pegado a mí, vaya.
- Demek buradasınız.
- Ya está.
Douglas, demek buradasın hayatım.
¡ Oh, Douglas! Ya llegaste, cariño.
Jim, demek buradasın.
Sí, lo hiciste Jim. Pero no te preocupes.
Demek buradasın.
No servia para nada. - Jim! Gracias a Dios!
Demek buradasın, Poirot. Her yerde seni arıyordum.
Ah, aquí está, Poirot.
Demek buradasınız...
Entonces están aquí...
Demek buradasın!
¡ Aquí está!
Demek buradasın.
¡ Ah, estás aquí.
Demek buradasın, Kleinman.
Conque ahí está.
İkiniz buradasınız demek. Bir dilek tut.
Aqui, ustedes 2, pidan un deseo.
Demek buradasınız.
Aquí estás.
Demek sen de buradasın.
Así que tu también estás aquí...
Demek buradasınız.
Aquí está.
Peg, demek buradasın.
Peg, estabas aquí.
Demek buradasınız.
Ahí está.
Hepiniz buradasınız, demek ondan ofis telefonuna kimse bakmıyor.
Aquí están todos, por eso nadie contestó el teléfono de la oficina.
Eddie, demek buradasın?
¿ Eddie?
Demek buradasın Niles.
Niles, ahí estas.
Demek istediğim, sen buradasın onunla bu güzel sohbeti yapıyorsun.
Ahí está usted, manteniendo una estupenda conversación con ella.
Demek buradasın.
Eh, estás aquí.
- Demek buradasınız.
Ahí estás.
Demek beni bu korkunç planımdan caydırmak için buradasınız.
Ha venido a disuadirme, a que abandone mi espantoso plan.
Demek buradasın!
Ah, ya sé dónde estás.
Demek buradasın. Ben de her yerde seni arıyordum.
Comandante, aquí está Lo estuve buscando por todas partes.
Demek buradasın.
Allá estás.
Demek buradasın.
Aquí está.
Demek buradasın doktor.
Allí está, doctor.
demek 970
demek istediğim 2063
demektir 116
demek istiyorum ki 208
demek istedim 68
demek istiyorum 56
demek öyle 522
demek istiyorsun 52
demek istediğim şu 35
demek ki 147
demek istediğim 2063
demektir 116
demek istiyorum ki 208
demek istedim 68
demek istiyorum 56
demek öyle 522
demek istiyorsun 52
demek istediğim şu 35
demek ki 147
demek istedim ki 26
demek istiyor 19
demek istediğini anladım 17
demek istiyorsun ki 24
demek sensin 61
demek oluyor ki 35
demek istediğim şu ki 19
demek istediğim bu değil 27
demek geldiniz 17
demek istediğin 103
demek istiyor 19
demek istediğini anladım 17
demek istiyorsun ki 24
demek sensin 61
demek oluyor ki 35
demek istediğim şu ki 19
demek istediğim bu değil 27
demek geldiniz 17
demek istediğin 103