Sen öyle san перевод на испанский
588 параллельный перевод
- Sen öyle san.
- Eso es lo que tú piensas.
Sen öyle san.
Eso es lo que Usted cree.
Sen öyle san.
Eso es lo que tú crees.
- Sen öyle san. Williams'ı yakaladım.
Le ejecutarán según lo previsto.
Sen öyle san. O öyle demiyor.
Él piensa de otra forma.
- Sen öyle san.
- Eso es lo que tú te crees.
Sen öyle san.
Eso te lo crees tú.
Sen öyle san.
Eso es lo que cree Ud.
- Sen öyle san!
- ¡ Eso crees tú!
- Sen öyle san.
Eso es lo que tu te crees.
- Sen öyle san.
- Ya verá.
Cehennem aşağıda cennet yukarıda. Sen öyle san.
Como las olas del mar.
- Sen öyle san, bence halledersin.
- Tú dices que no. Yo que sí.
Halleder misin? Sen öyle san.
Eso es lo que usted cree.
- Sen öyle san.
- Eso es lo que crees.
Sen öyle san!
Eso es lo que cree.
Sen öyle san.
¡ Eso es lo que tú crees!
- Sen öyle san.
- ¡ Eso crees tú!
Sen öyle san!
Eso es lo que tú crees.
- Sen öyle sanıyorsun? - Şaka yaptı.
- Fue una broma.
Sen öyle san.
¿ No?
- Sen öyle san, beyaz.
- Eso es, hombre blanco.
Sen öyle san!
¡ La idea!
- Sen öyle san! Babama söyleyemez ki.
- No creo que le cuente a mi padre.
Sen öyle san.
Eso es lo que todos ustedes creen.
Sen öyle sanıyorsun.
Es lo que crees.
Sen öyle san!
Es lo que dices.
Kötü bir şey olmadı ki. Sen öyle san. O kız zengin koca avcısı değildir.
¿ Te parece que es de las que corren tras el dinero?
Sen öyle san!
¡ Ya lo creo que sí!
- Sen öyle san.
- Que tengas que decirlo tú.
Sen öyle san, George.
Pero así es. Jorge.
Sen öyle san, hayatım.
Esto no es lo que esperas, querida.
- Sen öyle san.
Tú debes saberlo.
Sen öyle sanıyorsun ama o beni terkedecek!
¡ Es lo que tú crees, pero me abandonará!
Sen öyle san!
¡ Eso lo dices tú!
Sen öyle san.. Hayır. Kadınlar konusundaki yeteneksizliğini göz ardı etme.
No subestimes tu inhabilidad para atraer mujeres.
Sen neye baktığını sanıyorsun öyle sürtük?
¿ Qué miras, zorra?
Eğer seni sonra göremezsem, sanırım öyle olacak... -... yarın beni öğlen yemeğine sen götür. - Götürürüm, Julia teyze.
Si no te veo más tarde, y no creo que así sea llévame a almorzar mañana, cariño.
Sen öyle sanıyorsun!
¡ Ni lo sueñe!
- Sen öyle san.
- Es lo que tú piensas.
- Sen öyle san.
Eso es lo que usted cree.
- Sanırım sen de öyle anne!
- Creo que es mutuo.
Eminim sen de öyle. Hepiniz benden daha iyi olduğunuzu sanıyorsunuz.
Todas creen que son más decentes que yo.
Sanırım öğrenince sen de öyle düşüneceksin.
Espero que pienses así cuando sepas qué es.
Sen ne yaptığını sanıyorsun öyle?
¿ Qué estás haciendo?
Stryker daha iyidir. Sen öyle san.
Sí, claro.
Sanırım sen zengin olmayı bekliyorsun. Öyle.
Imagino que esperas ser rico.
Öyle, sanırım, ama ben... Ama onu bırakan sen olsaydın daha tatmin olurdun.
Sí, si no fuera porque... porque hubieras preferido plantarle tú.
- Öyleyse sadece sen ve beniz. - Sanırım öyle.
- Entonces tú y yo nada más.
- Öyle san, sen hiç bir şeysin.
- Exacto.
Sen bizim bütün isteklerimizi bildiğini sanıyorsun, öyle mi?
¿ Cree que sabe lo que todos queremos, no?
sen öyle diyorsan 53
sen öyle zannet 20
sen öyle diyorsun 17
öyle sanırım 94
öyle sanıyorum 122
öyle sanıyorum ki 20
sanchez 40
şans 100
sana 1211
santa 21
sen öyle zannet 20
sen öyle diyorsun 17
öyle sanırım 94
öyle sanıyorum 122
öyle sanıyorum ki 20
sanchez 40
şans 100
sana 1211
santa 21
sandra 191
sanırım 5390
sanirim 35
santana 23
sandy 337
santiago 98
santo 20
santos 46
sana aşığım 57
sandro 26
sanırım 5390
sanirim 35
santana 23
sandy 337
santiago 98
santo 20
santos 46
sana aşığım 57
sandro 26
sana ne 162
sancho 46
şanslı 131
sanjay 30
saniye 17
sana ihtiyacım var 442
sanmıyorum 1596
santa barbara 27
santa monica 22
sanderson 39
sancho 46
şanslı 131
sanjay 30
saniye 17
sana ihtiyacım var 442
sanmıyorum 1596
santa barbara 27
santa monica 22
sanderson 39