Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → испанский / [ Y ] / Yakaladık

Yakaladık перевод на испанский

5,209 параллельный перевод
Onları yakaladık.
Los acabamos.
Haklısın. 20 dakika önce radarda ufak bir grup yakaladık.
Veinte minutos antes, encontramos a un grupo pequeno en el radar.
Kaçmaya çalışırken yakaladık onu.
Lo pillamos tratando de escapar.
Navarro'yu yakaladık.
Tenemos Navarro.
Evet, bir şeyler yakaladık, değil mi, oradan yürüyelim, gayet iyi.
Sí, teníamos algo, ¿ no? - Sí. - Para empezar.
Ne yakaladık, Anneciğim?
¿ Qué atrapamos, mamá?
Yasadışı olarak elinde bulundurmaktan yakaladık zaten.
Ya lo tenemos por posesión ilegal.
Bazılarını iş üstünde yakaladık.
- Atrapamos algunas de ellas en el acto.
New York'ta büyük bir parti mal yakaladık.
Hicimos una gran captura en el puerto de New York.
Yakaladık!
¡ Ya lo tenemos!
- Evet. Bugün bu kadar yakaladık.
Todo lo que hemos pescado hoy.
İki sene süren soruşturmayla sonunda onu yakaladık.
Después de dos años de investigación, finalmente le atrapamos.
- Yakaladık.
- Lo tenemos.
- Onu yakaladık.
- Lo atrapamos.
Zar zor vaktinde yakaladık.
Apenas lo bloqueamos a tiempo.
Şimdi yakaladık seni Justin!
¡ Ya lo tenemos, Justin!
Bu adamları bitirme şansını yakaladık. Hem de hepsini.
Mira, tenemos la oportunidad de enterrarlos.
Suçluyu yakaladık!
¡ Es un criminal!
Onu iyi yakaladık!
Al final lo conseguí.
Monica Chatwin'in telefonunda az önce aktiflik yakaladık.
Acabamos de tener actividad en el teléfono de Monica Chatwin.
Onu yakaladık!
¡ Lo tenemos!
Güzel bir şey yakaladık burada.
Tengo algo bueno aquí entre manos.
Kathryn'in telefonundan bir sinyal yakaladık.
Hemos recogemos una señal del celular de Kathryn.
Böcek'i yakaladık ve Taskmaster'ı simbiyottan uzak tuttuk.
Tenemos al Escarabajo y alejamos a Taskmaster del simbionte.
Yakaladık seni işte, pislik herif, ha!
¡ No te muevas! ¡ Te tenemos ahora, sucio cabrón!
Yakaladık seni çocuk!
¡ Te tenemos ahora, muchacho!
Arada sırada da olsa, kötü adamları gerçekten yakaladık.
Atrapamos a los chicos malos. De vez en cuando.
Yürü! - İşte, yakaladık açığını.
- Le gusta su zona ciega.
- Esat'la iyi bir uyum yakaladık sayılır.
Con Assad ya tenemos una buena química.
Onları yakaladık.
Los tenemos, ¿ de acuerdo?
- Denton'ı da yakaladık.
Y luego tenemos a Denton.
Şerefsizi yakaladık.
Tenemos al muy cabrón.
Bir şey yakaladık. 911'e az önce senin bulunduğun yoldan bir çalıntı araç bildirimi geldi.
Una llamada al 911 por un vehículo robado cerca de dónde estás.
- Gözetleme sırasında mastürbasyon yaparken yakaladık.
Lo atrapamos pajeandose durante una vigilancia. Una vez.
Seni savunmasız yakaladık.
Te cojo con la guardia baja.
Büyük balığı yakaladık.
Atrapamos un pez gordo...
Yakaladık!
¡ Lo tenemos!
Yakaladık. Mario Pepper'a Fish Mooney ve polisler tarafından komplo kuruldu.
Lo tenemos.
Onu hemen yakaladık, basının haberi yok.
Lo detuvimos. La prensa lo ignora.
Yakaladık onu.
Lo tenemos.
- Balık yakaladım.
- Cogí un pescado.
Ufak bir ihtimaldi ama sistemde eski bir açık yakaladım.
Era improbable, pero encontré una vieja falla en un sistema heredado.
Eğer balık tutsaydı oltasını akıntıya karşı atıp beklemesini bilirdi ve bir şey yakaladığında hemen çekiverirdi.
Y les diré algo si alguna vez decidiera pescar... sé que él sería capaz de lanzar... el anzuelo río arriba... y cuando el primero picara, sacarlo con ganas.
Gözlerimi kapatıp zamanı yakaladığımda hâlâ genç bir kızım.
Cuando cierro los ojos y el tiempo se detiene... soy una chica joven otra vez.
onu yakaladık. Ne kadar uzakta?
- Los tenemos.
Kızı iyi yakaladın Blade.
Buena pesca, Blade.
Bugüne dek kışın yakaladığım tek şey nezle oldu.
Lo único que he pescado en invierno, fue un resfriado.
" Meyveyi dereye salladım Gümüş bir alabalık yakaladım.
" Dejé caer la baya en un arroyo Y atrapé un pequeña trucha plateada.
Federal Havacılık İdaresi onu üç kez plansız uçarken yakaladığına göre- -
Y si la Administración de Aviación lo atrapó tres veces...
Gençler, Iütfen küçük arkadaşımızı yakaladığınızda insanlık yapın, tamam mı?
Chicos, por favor recordad, cuando cojáis a nuestro pequeño amigo, sed humanos, ¿ vale?
Aynı gece hem hayatımın hikâyesini yakaladım hem de partideki en ateşli kıza çaktım.
Aterricé en mi historia más grande y la chica más atractiva de la fiesta en la misma noche.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]