Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → французский / [ A ] / Arkadaşlarını

Arkadaşlarını перевод на французский

19,289 параллельный перевод
O geldiğinde sen ve arkadaşlarının tepkisini gördüm.
J'ai vu comment tes amies et toi avez réagi à son arrivée.
Aslında Bay Darhk'ın arkadaşlarını bekliyorum ama siz de hoş sürpriz oldunuz.
Je m'attendais aux amis de Mr Darhk, Mais... Vous les gars êtes une agréable surprise
Söz veriyorum arkadaşlarını Vlad için serbest bırakacağım.
Je promets que je vais libérer tes amis pour Vlad.
Bu, arkadaşlarını kurtarmak için tek şansımız.
C'est notre chance de sauver tes amis.
Yardımına ihtiyacımız vardı ama sen sadece arkadaşlarını umursadın.
Nous avions besoin de ton aide, et tout ce dont tu te souciais étaient tes amis!
Adamlarım çaldığınız malları ormanda aramaya çıktılar fakat siz arkadaşlarınızla ölmeyi tercih etmediniz.
Mes hommes font des recherches dans les forêts de ma propriété mais vous avez choisi de ne pas mourir avec eux.
Arkadaşlarını çağırmış.
Et elle a emmené ses amis.
Zengin arkadaşlarını kaybettiğin için üzgünüm Stewie.
Je suis désolé que tu aies perdu tes riches amis, Stewie.
Chris Griffin ; hayallerle dolu bir yüreği olan obez spastik bir geceliğine olsun normal hissediyor. Okul arkadaşlarının bu sevecenliği sayesinde.
Et oui, Chris Griffin, le petit gros retardé au coeur remplis de rêves, se sentira comme tout le monde le temps d'une soirée, grâce à ses camarades.
En iyi arkadaşlarının bize silah çekeceği kısmı anlatmayı unuttun herhalde.
Tu as laissé de côté la partie où ta BFF a pointé une arme sur nous.
Sanırım arkadaşlarını havasız kalana dek takip edeceğim.
Je crois que nous n'avons qu'à suivre vos amis jusqu'à ce qu'ils n'aient plus d'air.
Arkadaşlarını Kree deneyine sokmak istiyorsun.
Tu veux que tes amis subissent l'expérience?
Arkadaşlarını incitme demeyi unutmuşsun ama.
Tu as oublié le message à propos de ne pas faire de mal à son ami.
Takım arkadaşlarınızla ortak çalışın.
Travaillez avec votre partenaire.
Arkadaşlarını önemsemiyor musun?
Tes camarades ne t'importent pas?
Frank, bir kelime daha edersen arkadaki arkadaşlarının yanına gidersin.
Frank, encore un mot, et tu partageras un matelas avec tes amis dehors.
Arkadaşlarımı, Joey'in arkadaşlarını ve okulu aradım.
J'ai appelé nos amis, les amis de Joey, l'école.
Şimdi arkadaşlarının yanına dön.
C'est bon, retourne voir tes potes.
Arkadaşlar önemli bu yüzden seninle konuşmak istedim Strix hakkında ve Davina'nın onların cadısı olduğu gerçeği hakkında.
Les amis sont importants. c'est pour ça que je voulais te parler... au sujet des Strix... et ce que l'on va faire à propos du fait que Davina vient de devenir une de leurs sorcières.
buna bazı vampir arkadaşların dâhil.
incluant certains de tes amis vampires.
Arkadaşlarınla başınıza gelenlerden sonra güvenmek senin için zor olmalı.
J'imagine que faire confiance est dur pour toi vu ce que tes amis et toi avez traversé.
Arkadaşların New York'tan geliyor...
T'as des amis qui viennent de New York...
Tatlım yıllardır ilk defa tüm arkadaşlarınla beraber olacaksın.
C'est la première fois depuis des années que tes amies et toi êtes au même endroit.
Eski asker arkadaşların Starling şehrindeler.
Tes anciens amis de l'armée sont à Starling City.
! - Çok enterasan arkadaşların var.
Tu as des amis très intéressants.
Yarın olsun o zaman. Laurel mesaj attı arkadaşlar.
Laurel vient de m'écrire.
Minik arkadaşlarımın kusuruna bakmayın.
Vous devez excuser mes petites amies.
Yüz üstü bıraktığın arkadaşların veya öldürdüğün insanların burada yeri yok.
Les amis que vous avez perdus, les gens que vous avez tués. ils n'ont pas leur place dans ceci.
Umalım da aynı şeyler arkadaşların için de geçerli olsun.
Espérons qu'on puisse dire la même chose de vos amis.
Ama görünüşe göre maskeli arkadaşlar anlamamışlar.
C'est dommage que nos amis justiciers masqués n'aient pas eu le mémo.
Arkadaşların için üzgünüm ama omlet yapmak için yumurta kırmak lazım kendimi nasıl affettireceğimi biliyorum...
Je suis désolé pour vos amis, mais les omelettes, les oeufs, tout ça, mais je sais comment compenser.
Arkadaşlarını çağırmışsın.
C'est bon.
Kızımın etkileyici arkadaşları var gerçekten.
Ma fille a vraiment des amis très impressionnants.
Ee Peter, bu akşam erkek arkadaşların nerede bakalım?
Où sont tes potes, ce soir?
Lois ve tüm arkadaşları şu yeni haberciye ağzının suyunu akıtıyorlar.
Lois et ses amies fantasment sur le nouvel envoyé-spécial du JT.
Yoga sınıfım kıskançlıktan çatlayacak! Merhaba arkadaşlar.
Ma classe de Yoga sera tellement jalouse.
- Selam. Nasılsınız arkadaşlar?
Hey, ça va les gars?
Jerome ile takılmak eğlenceliydi ama en iyi arkadaşlarım bu odanın içindekiler.
Trainer avec Jerome, c'était cool. Mais mes meilleurs amis sont ici, dans cette pièce.
Görünüşe göre Chris, uygunsuz bir fotoğrafını sınıf arkadaşlarından birine göndermiş. Doğru.
Chris a envoyé une photo indécente à l'une de ses camarades.
Evet, telefonumu arkadaşlarımın fotoğraflarına bakmak için aldı ve o sırada gönderdiğin fotoğrafı gördü.
- Oui. Il regardais des photos sur mon téléphone et il a vu la tienne.
Arkadaşlar böyle yapmaz.
Ce n'est pas ce que font les amis.
- Adam Sandler'ın arkadaşları yapar.
C'est ce que font les amis d'Adam Sandler.
Arkadaşların rahat rahat kaçabileceğine inanacak mı?
Tu penses que tes amis croiront que tu as pu t'enfuir?
Sana sırtını dönen ve paylaştığımız bağı yok etmeye çalışan arkadaşlar.
Des amis qui t'attaqueront, qui essaieront de saboter notre lien.
Arkadaşların epey ısrarcı.
Tes amis sont très persévérants.
Ailem ve arkadaşlarım var, ama seninle aramız... eskisi gibi değil... bunun sebebi de yaşadığım hayatın, buna izin vermemesi... ve bu çok korkutucu.
J'ai des amis et de la famille, mais je n'ai pas, comme... ce que nous avions... et à cause de la façon dont est ma vie, je n'aurais peut-être jamais ça... et découvrir ça est effrayant.
Bilgin olsun, arkadaşlarımın profilini çıkarmam.
Pour info, je n'ai jamais profilé mes amis.
Debbie ile doğurursak arkadaşlarınla birlikte nerede kalacaksınız?
Vous allez dormir où si Debbie et moi avons nos bébés?
Arkadaşların epey ısrarcı.
Tes amis sont vraiment obstinés.
Söyle bana, neden arkadaşlarınla Jarl'ınızı ziyarete geldiniz?
Alors dites-moi, ce que vous et vos amis amène à appeler sur votre jarl?
Haberi geliyor, arkadaşlarını bu halde görüyorsunuz ve ben asla bunu yapmayacağım diyorsun.
Vous en entendez parler, vous voyez vos amis y passer...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]