Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → португальский / [ A ] / Anlat bize

Anlat bize перевод на португальский

1,707 параллельный перевод
Neler olduğunu biliyorsan, anlat bize.
Se souber o que se está a passar, diga-nos.
Anlat bize. Hadi bakalım.
Vamos, conta-me.
Belli oluyor. Hadi konuş bakalım. Derdin ne, anlat bize.
Vamos lá, miúda, conta-nos o que há de errado!
Her ne biliyorsan, anlat bize şimdi.
Seja lá o que souberes, diz-nos. Não terás problemas.
Anlat bize.
Nos conte!
Anlat bize Ryan, Dean Hess'in aşırı duygusal saniyelerini yaşamak nasıl geliyor?
Diz-nos, Ryan, diz-nos como é teres os poucos segundos que o reitor Hess teve?
Şimdi. Anlat bize.
Agora, diz-nos.
Yani, bildiğin bir şey varsa, anlat bize.
Portanto, se sabes alguma coisa, diz-nos.
Tam olarak neler olduğunu anlat bize.
Diz-nos apenas o que aconteceu exactamente.
Koç Connors, dokuzuncu maddeyi bize anlatır mısınız?
Treinador Connors, fale-nos do artigo 9º?
Bize bir hikâye anlat.
Conta-nos uma história.
Bu bize Zodiac hakkında ne anlatıyor?
O que é que nos diz acerca do Zodiac?
Bize çocukken hayatın nasıl bir şey olduğunu anlat.
Diga-nos como era a sua vida quando era criança.
Eee sonra Bay Ressam, bu küçük tablo bize ne anlatıyor?
Pelo menos, é o que dizem quando danço para eles disfarçada de anjo.
Dün geceki halim... Geçen gece, hani sen hayatını anlatıyordun ya bize.
É que a noite passada eu... falaste da tua vida passada, ontem à noite.
Peki sen bunları bize anlatıyorsun da şimdi ne olacak?
Então, você contou-nos tudo isso e... e agora?
Bir akıl hastanesinde ve... O... bize bu öyküyü anlatıyor.
Ele está internado num hospital psiquiátrico e conta-nos a história dele.
Bize bir hayalet hikayesi anlat.
- Conta-nos uma história de terror.
Hayır, senin bildiğin şeyleri şimdi bize anlat.
Não, não faremos isto, mas tem que nos dizer o que sabe.
Evet, eğer doğruysa, bize neden anlatıyorsun?
Se é verdade porque nos estás a contar?
Yani bize bunu anlatıyorsun, yüzyılın olayını... ama inanıp inanmamamız umurunda bile değil, öyle mi?
Quer dizer que nos estás a contar a treta do século, e não queres saber se acreditamos ou não?
Bay Valentine, lütfen bize Bay Levine ile neden evlendiğinizi anlatın.
Sr. Valentine, por favor diga-nos porque casou com o Sr. Levine.
Thomas! Bize hep anlatılan çocuklarımız için neler yapabileceğimiz değil midir? Ne kadar kıymetli oldukları, onlar için canımızı feda edebileceğimiz.
Dizemos que fazemos tudo pelos filhos, que os adoramos, que morríamos por eles!
Savcılık makamı olarak, kamunun Meade'ye açmış olduğu davada konuyu, sonuçlarını, kararlaştırılan hükümleri ve bunların, bugün için bize ne ifade ettiğini anlatır mısınız?
o problema do assunto, porque sua determinação é, e o que isso significa hoje para nós.
O gün neler olduğunu hatırladığın kadarıyla bize anlatır mısın?
E pode descrever-nos o que aconteceu, naquele dia, tanto quanto se lembra?
Memur bey, bize neler olduğunu anlatır mısınız?
Agente, pode dizer-nos o que aconteceu?
Bildiklerini bize anlatır mısın?
Podes-nos dizer o que sabes?
Lütfen, bize cinayet gecesini anlatın.
Por favor, nos guie pela noite do crime. Bem...
Ronson ve Tangka hakkında bize bildiklerini anlat yoksa asla bir daha şarkı söyleyemezsin.
Fala-me do Ronson e da Tangka ou não voltarás a cantar.
Pekala, ağrı bize ne anlatıyor?
O que é que a dor nos diz?
Bin Ladin'in sağ bacağını solun üstüne atmasıyla, sol bacağını sağın üstüne atması, bize bambaşka iki şeyi anlatır.
O Bin Laden cruzar a perna direita sobre a esquerda é diferente de fazer o oposto.
Bize nasıl kaybolduğunu anlatır mısınız?
Podia falar-nos sobre o desaparecimento dele?
Bize orada yaptıklarını anlat.
Conta-nos o que fizeste lá.
Konuşabilseydi bize ne anlatırdı?
Se ela pudesse falar, o que nos diria?
O halde bize ayrıntıları anlat doktor.
Dê-nos pormenores sobre os Cylons ou deixamo-lo morrer afogado, sozinho, na escuridão. Então, dê-nos pormenores.
- Tamam. Bu bize neyi anlatıyor?
- O que é que isso vos diz?
Çift görme bize neyi anlatıyor?
O que nos diz a visão dupla?
- Bize bir şey anlatıyor.
- Já diz qualquer coisa.
Okul müdiresi bize ne yapabilir ki... Eğer hepimiz aynı hikayeyi anlatırsak, hiçbir şey yapamaz.
O que pode a Directora fazer contra nós... se contarmos todos a mesma história.
Blake bize, temel doğamızın merhametinde olduğumuzu anlatıyor.
Blake diz que estamos todos à mercê da nossa natureza básica.
Hayır! Hemen şimdi anlat! Bize küçük detaylar var.
Conta alguns detalhes.
Bize olanları anlat.
Vá! E conte-lhes o que aconteceu!
Onlar hakkında bir şey biliyorsan lütfen bize anlat.
O suspeitos reapareceram.
Bize sürekli ne kadar korktuğunu anlatırdı.
Ela estava sempre a dizer-nos como estava assustada.
Bize sürekli ne kadar korktuğunu anlatırdı.
Ela dizia-nos sempre que estava aterrorizada.
Kaptan, bize maceralarını anlat.
- Que és capitão. - Capitão, conta-nos as tuas aventuras.
Sakin ol ve bu Baum neden araştırılmalı, bize onu anlat, tamam mı?
Só se tiveres uma boa razão para considerar o Baum um suspeito. Certo?
Bunları niye bize anlatıyorsunuz?
- Por que está a contar-nos isto?
Şimdi, bize bildiklerini anlat, yoksa yerde yatan iki arkadaşına katılırsın.
Agora... conta-nos tudo o que sabes, ou vais-te juntar aos teus dois amigos ali no chão.
Bay Ramirez, kısır olduğunuzu ilk olarak nasıl öğrendiğinizi bize anlatın.
Sra. Ramirez, diga-nos quando é que soube que era infértil.
Ve sadece bir kaç dakika önce bize ana yaşam kaynağının sentetik kan olduğunu anlatıyordun.
E pensar que, há cinco minutos atrás, estavas a dizer-nos que vivias, principalmente, de sangue sintético.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]