Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → португальский / [ B ] / Belki biz

Belki biz перевод на португальский

1,325 параллельный перевод
Bunları atlattıktan sonra düşünüyordum da, belki biz... birbirimizi tekrar görebiliriz diye düşünmüştüm.
Eu não sei... Estava a pensar que depois disto, talvez nós pudéssemos... Pensei que talvez nos pudéssemos encontrar de novo.
Belki biz...
Talvez devêssemos...
Belki biz sadece yerine işkence gerekir.
Então, se calhar, devíamos antes torturar-te.
Belki biz Olivia için scrying olmalıdır.
Então, talvez devêssemos Cristalocar a Olivia.
- Şey, belki biz...
- Talvez possamos...
Belki biz de onlara eşlik ederiz.
Talvez devêssemos ir com elas.
Biliyor musun, belki biz de siparişi iptal etmeliyiz.
Devíamos cancelar essa ordem.
- Çünkü, düşündüm de belki biz...?
- Porque pensei que podíamos... - Olha, Marissa, por favor.
Pekâlâ... sen ve ben, işlere arkadaş olarak başlamıştık, ve o zamandan bu yana bir sürü zorluk yaşandı... Düşünüyorum da belki biz... Bilirsin.
Sabe você e eu começamos como amigos e embora passou muito entre nós após pensava que poderíamos...
Üçümüz, belki biz...
Que nós três, talvez pudéssemos...
Belki biz hareketsiz kalırsak, bizden uzaklaşır.
Talvez se ficarmos muito, muito quietos, ele se vá embora.
Biliyor musun merak ediyorum da... belki biz...
Sabes... Estava aqui a pensar... Talvez nós...
Bakın, eğer bir gün daha kazanabilirsek belki biz -
Se pudéssemos adiar um dia, talvez...
Belki biz başarabiliriz! - Deneyebiliriz.
Talvez resulte connosco.
- Belki biz çalıştırabiliriz.
Talvez possamos pô-la a funcionar.
- Ama belki biz.
- Mas talvez nós consigamos.
Evet, belki biz.
Se calhar, até somos.
O zaman belki biz gangsterler tasma ile hikaye bitirmek gerekir.
Então, talvez tenhamos de acabar a história prendendo os mafiosos.
Evet, ama önsezi, zorla belki biz olabilirdi daha dikkatli ve belki görmüş olabilir birinin
Sim, mas tu forçaste a premonição, por isso, se calhar, podíamos ter tido mais cuidado, e, se calhar, podíamos ter percebido que alguém
- Belki biz onu çizebilirsiniz.
- Talvez a consigamos atrair cá fora.
Ve anlamaya eğer nerede, belki biz nasıl onları geri getirmek için anlamaya olabilir.
E, se conseguirmos descobrir onde, então, talvez possamos descobrir como os trazer de volta.
- Belki biz ettik sonra...
- Talvez, depois de termos- -
Artık kendimi kandıramıyordum da, ondan. Kötü şansa yorabilirsin, ama sonuçta, belki de biz o kadar iyi değildik.
Porque não podia continuar a enganar-me a mim próprio. não éramos assim tão bons.
Belki de kadınsal duygularımıza hitap etti, ama biz de hayvansever olduk.
Quer dizer, quem sabe? Talvez isso possa aumentar o nosso eleitorado feminino. O ponto é a influência animal, agora.
Belki de bize ödül verirler ve biz de kiramızı öderiz?
Talvez nos dêem uma recompensa e possamos pagar a renda?
Charles, belki de biz...?
Charles, podemos talvez...?
- Ben söylüyorum Tüm belki tanrılar onları biz geçirdiği acı yedek çalışıyoruz.
- Só estou a dizer que talvez os deuses estejam a tentar poupá-los do sofrimento por que nós passamos.
Yani, belki de biz çocuk sahibi pişman hem de sadece olduğunu.
Se calhar, é por ambos termos pena de não termos tido filhos.
Belki de biz sadece onları çağırmak.
Se calhar, devíamos convocá-los e pronto.
Biz bir aile kavga, ücretsiz bir işkence ruh ayarlamak yerleşmiş, belki yeni güç ve Paige yeni yalnız yolu uzakta kardeşlik gelen sinerji çeşit, bu tüm ilahi yolu bir tür birlikte çalışmaktadır.
Acabamos com uma rixa familiar, libertamos uma alma torturada, talvez o teu novo poder e o caminho a solo da Paige longe da irmandade seja algum tipo de sinergia de que está tudo a convergir de um modo divino.
Dinle, bana söz vermeni istiyorum biz depolama o şeyi çıkarmak önce bu, Sen futbol ve beyzbol çok oynayacağız olduğunu ve normal oyuncaklar, ve çok sayıda belki de bir köpek alırsınız.
Ouve, quero que me prometas que, antes de tirarmos aquela coisa da arrecadação, vais jogar montes de futebol e basebol, e ter montes de brinquedos normais, e talvez até compremos um cão.
Yani belki de biz Ross ile konuşana kadar beklemeliyiz.
Talvez devêssemos esperar até falarmos com o Ross.
Belki bir sonraki sürahiden biz de biraz alabiliriz.
Talvez, para a próxima, sobre alguma para nós.
Belki biraz da biz, Joey'in buzdolabındakileri yeriz.
E podemos começar a comer a comida do Joey, para variar.
Belki de biz. O zaman ne diyeceksin?
Como te sentirias então?
Belki, bir danışmana gitmeliyiz. Biz dediğin kim?
- Talvez devessemos procurar ajuda.
Belki görünüşümüzden belli olmuyor, ama biz Buenos Airesli ve Córdobalı doktorlarız.
Talvez não acredite pela aparência, mas somos médicos de Buenos Aires e Córdoba,
Belki de laneti biz yarattık.
Talvez a maldição seja obra nossa.
Her ne kadar şaşırtıcı ve... belki de ilgili olsa da... geçen ay korkutucu bir rüya görmüş olman gerçeği... biz burada gerçekten yaşanmış bir cinayetten bahsediyoruz.
Por mais fascinante e relevante que seja ter tido um pesadelo no mês passado,
Belki de biz... "
Talvez nós pudéssemos... "
Belki bazen ama bunu biz yapmadık.
Talvez às vezes. Mas desta vez, não.
Belki de kocandan, biz düzüşürken çocuklarımıza bakmasını istemelisin.
Quem sabe pedir ao teu marido que cuide dos miúdos enquanto fodemos.
Belki sadece biz olmalıyız.
Talez devíamos ser só nós.
- N'oldu? - Belki de biz sadece Daltonlarızdır! !
Quiçá porque somos simplesmente, os Dalton.
Biz paralel evrenleri gözlemlemek için teknolojiyi kullanıyoruz ; ama tarih öncesi organizmalar belki de bilinçsizce bu evrenleri algılayabiliyorlardı.
Temos estado a utilizar tecnologia para observar esse universo paralelo, mas os organismos, desde há muito tempo, podem ter-se apercebido deles inconscientemente.
Bay McClary, belki farkında değilsiniz... ama biz tamamen siyah bir kasabayız.
Sr. McClary, talvez não saiba, mas a nossa comunidade é toda negra.
Belki de biz işe geri dönsek iyi olur.
O meu nome faz parte deste. O trabalho da minha vida tem sido construir...
Batının izlediği yol budur. Kim bilir belki de günün birinde biz de savaşa olan bakışımızı ve diğer her şeyi değiştirmek zorunda kalırız.
É assim que fazem no Oeste, e talvez um destes dias... teremos de mudar a nossa forma de ver a guerra e tudo o resto.
Hey, belki o biz onlara olan düşünürse olacak.
Talvez ele fale se pensar que somos elas.
Bilmiyorum. l biz gerçekten birbirimizi bilmiyorum gibi belki l hissediyorum düşünüyorum.
Não sei. Acho que me sinto como se não nos conhecêssemos lá muito bem.
Belki de biz çok yüksek kadar olacak.
Se calhar, é porque te pusemos num sítio muito alto.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]