Beni ararsın перевод на португальский
362 параллельный перевод
Beni ararsınız, sonra da beraber gideriz.
Telefona-me e iremos juntos.
Beni ararsın, ha?
Só basta avisar-me, huh?
- Kentten ayrılmadan beni ararsın.
- Avisa-me antes de te ires embora.
Pekala. Sen düşün taşın, sonra beni ararsın, tamam mı?
Decide o que vais fazer e depois telefona-me, está bem?
Yarın beni ararsın.
Telefona-me amanhã.
Önce ortak dostlar bizi tanıştırır. Bir hafta sonra beni ararsın, sonra ben bunu düşünürüm.
Primeiro nos tornamos amigos, aí depois de uma semana você me convida.
Jimmy, yarın beni ararsın.
Me ligue amanhã, ao meio-dia.
- Tamam. - Beni ararsın.
Depois ligas?
Onu verem sanatoryumuna gitmeye ikna edersen... ve ödeyecek para da bulursa, beni ararsın.
Se o convenceres a ir para um sanatório de tuberculosos... e se ele tiver dineiro para isso, chama-me.
Beni ararsın.
Ligar-me.
Beni ararsınız.
Telefonem-me.
Beni ararsın, buluşuruz.
Liga-me e marcamos uma saída.
Bir sene içinde, iş için beni ararsın.
Ainda me vais chamar a pedir emprego.
Temizliği şüpheli mal gelirse beni ararsın, değil mi?
Algo menos legal que apareça, avisas, certo?
Tamam, beni ararsın.
Depois liga-me.
Araba istersen, beni ararsın.
Queres um carro, liga-me.
Ya beni ararsın ya da... hayatın mahvolur. Seç birini.
" Ligue-me, ou vai-se lixar de uma maneira, ou de outra.
Belki önümüzdeki bir kaç gün içersinde beni ararsın
Não sei até quando ficarei... Ligue-me antes de eu partir.
Eğer bu adamları hatırlarsanız bu numaradan beni ararsınız.
Se se lembrar destes tipos, talvez me posso ligar para este número.
Ya da sen beni ararsın, fark etmez.
Eu telefono. Ou telefonas-me tu a mim.
- Beni ararsın.
- Liga-me.
Hislerini açıklağa kavuşturunca, beni ararsın.
Quando souberes o que queres liga-me.
Ama cidden, umarım beni ararsın ve...
Mas a sério, espero que me ligues.
Sonra beni ararsın.
Bom... - Ligue-me um dia destes.
Ve o gün geldiğinde, umarım beni ararsın.
E nesse dia, espero que atendas o telefone.
Um, o halde, beni ararsın, um...
Portanto, liga-me...
Beni ararsın değil mi? - Evet, tabii ki.
- TeIefone-me, sim?
Ben, bugün evdeyim. İhtiyacın olduğunda beni ararsın.
Eu vou ficar por casa, liga quando precisares de mim.
- Tamam, yarın beni ararsın, eyvallah.
- Certo, liga-me amanhã, adeus.
— Beni ofisten ararsın.
- Telefona-me para o escritório.
Yarın beni kaçta ararsın?
- A que horas me ligas amanhã? - Pois.
Öyleyse beni saat kaç gibi ararsın?
A que horas vens?
Olmazsa, beni Frankfurt'dan ararsın!
Se não conseguir, ligue-me de Frankfurt!
Dinle. Beni aradığında, umarım ararsın 20 kere çaldır. İki kat aşağı inmem gerekiyor.
Escuta, quando telefonares, e espero que o faças, deixa tocar 20 vezes.
- Hoşça kal, beni ararsın.
Adeus.
İşler yolunda giderse, beni araç telefonundan ararsın.
Se tiveres sorte, telefona-me para o telefone do carro.
Beni kovalasın. Siz de polisi ararsınız. Tamam.
Deixarei que me persiga a mim, tu tentas chamar a polícia, tá?
Bak, bir ihtiyacın olursa beni Sabrina'dan ararsın.
Se necessitar algo, me chame na casa da Sabrina.
- Sen ararsın beni.
- Vou ficar à espera.
Sen beni hep umutsuz kaldığın durumlarda ararsın.
Por que será, que só me telefonas, quando estás desesperado?
Beni dün ararsın sanmıştım, evine mesaj bıraktım.
Achei que me ligaria ontem, deixei uma mensagem.
Eğer beni görmek istersen ararsın, istemezsen farketmez dedim.
Se ele quiser voltar a ver-me, pode ligar. Se não quiser, tudo bem.
Sen şişeyi bir fırlat bakalım. Çözüm olmazsa beni tekrar ararsın.
Não podes atirar-lhe com a garrafa primeiro e ligares-me depois se não funcionar?
Beni ne zaman ararsın?
Quando você me liga?
Üstündeki koca beyaz vücüdun derisi pörsüyüp, taşakları buruş buruş olunca sen beni çok ararsın.
Vais sentir saudades minhas quando tiveres esse corpo grande, branco, enrugado em cima de ti e um par de tomates velhos.
Beni sonra ararsın tamam mı?
Telefona-me logo.
Size numaramı verebilirim, kimi bulacaksanız... bulursunuz, sonra da beni geri ararsınız.
Posso dar-lhe o meu número e você vai conferir o que quiser e depois liga-me.
Peki o zaman. Belki beni bir ay sonra ararsın.
- Talvez me ligue daqui a um mês.
Beni ararsın.
Ligue-me.
Beni dava mı edersin? Polisi mi ararsın?
Vais processar-me, chamar a polícia?
- Beni bir ara ararsın.
- Telefona-me.
beni affet 279
beni seviyor musun 329
beni ara 172
beni görüyor musun 19
beni bırakma 249
beni hatırladın mı 260
beni takip et 247
beni anlıyor musun 257
beni arama 21
beni sevmiyorsun 73
beni seviyor musun 329
beni ara 172
beni görüyor musun 19
beni bırakma 249
beni hatırladın mı 260
beni takip et 247
beni anlıyor musun 257
beni arama 21
beni sevmiyorsun 73
beni dinlemeni istiyorum 19
beni arar mısın 16
beni rahat bırak 762
beni bekle 346
beni duyuyor musun 999
beni seviyorsun 108
beni mi 242
beni yalnız bırak 473
beni dinler misin 72
beni takip edin 363
beni arar mısın 16
beni rahat bırak 762
beni bekle 346
beni duyuyor musun 999
beni seviyorsun 108
beni mi 242
beni yalnız bırak 473
beni dinler misin 72
beni takip edin 363
beni dinle 1698
beni seviyorsan 33
beni ilgilendirmez 158
beni dinliyor musun 187
beni anlıyorsun 23
beni duydun mu 311
beni iyi dinle 148
beni rahat bırakın 167
beni korkutuyorsun 140
beni affedin 168
beni seviyorsan 33
beni ilgilendirmez 158
beni dinliyor musun 187
beni anlıyorsun 23
beni duydun mu 311
beni iyi dinle 148
beni rahat bırakın 167
beni korkutuyorsun 140
beni affedin 168