Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → португальский / [ B ] / Bunu yapmayacağız

Bunu yapmayacağız перевод на португальский

291 параллельный перевод
Bunu yapmayacağız, Liz.
Não vamos fazê-lo, Liz!
Bunu yapmayacağız.
Não o faremos.
Fakat bunu yapmayacağız, çünkü paramız yok!
Não podemos movimentá-los onde todos os conhecem.
Biz bunu yapmayacağız, değil mi Copper?
Nós não vamos caçar, certo, Dentuça?
Biz Vietconglularla kavga etmeye yemin ettik, bunu yapmayacağız.
Prometemos lutar contra os vietcongs, nenhuma de nós faria isso.
Bunu yapmayacağız ve bana kapa çeneni deyip durma!
Nós não vamos fazer isso! E não me mande calar a boca! O que foi?
Madem bunu yapmayacağız, ne yapmak istersin?
Se não fazemos isto, o que queres fazer?
Bunu yapmayacağız.
Não faremos tal coisa.
Bunu yapmayacağız, tamam mı?
Não vamos fazer isso!
Bize güveniyorlar. Bunu yapmayacağız.
É para a mãe.
Biz bunu yapmayacağız.
Nós não vamos fazer isso.
Bunu yapmayacağız.
Não vamos fazer isso.
Bunu yapmayacağız.
Não fazemos isso.
Ve bizde başımızı sallar ve "Bir daha asla bunu yapmayacağız" derdik. Ama giderdik ve yapardık.
Acenávamos as cabeças e dizíamos que não repetiríamos.
Bunu yapmayacağız.
Não faremos isso.
Ama bunu yapmayacağız.
Mas não o faremos.
Artık bunu yapmayacağız.
Não fazemos mais isso.
Bekle, bunu yapmayacağız.
Esperem, nós não vamos fazer isto.
Bunu yapmayacağız.
- Não vamos fazer isso.
Bu arada kesinlikle bunu yapmayacağız.
Já agora, nós não vamos fazer isso.
Yemek sırasında bunu yapmayacağız.
Isto não vai continuar à mesa de jantar.
Bunu yapmayacağız.
Agente mau. Não faz isso.
- Hyde, bunu yapmayacağız.
- Hyde, nós não vamos fazer isto.
Öylyse, bunu yapmayacağız, değil mi?
Portanto, nós nao vamos fazer isso, certo?
Bunu yapmayacağız.
Não podemos fazer isto!
Bunu yapmayacağız. Çünkü bu bizi aşağılık bir duruma sokar.
E o motivo para não fazermos isso é porque isso nos rebaixaria.
Bunu yapmayacağımızı anlatmaya çalışıyorum.
Estou a tentar dizer-te que não o faremos.
Şimdi gene sıra bende ama mallarınız için endişelenmeyi kesip, yatmayacaksanız bunu yapmayacağım.
Agora é a minha vez, mas não saio... se não pararem de pensar no ouro e não forem dormir.
Hayır, bunu yapmayacağım. Evimizde her adımımızı izleyecekler.
Ficar sob vigilancia, na nossa própria casa.
Bunu bir daha yapmayacağımızı söylemiştin.
- Disseste que não faríamos mais isto.
Hayır, bunu böyle yapmayacağız.
Não, não vamos fazer assim.
Bunu sizin yapmayacağınızı biliyorum, Bay Nogerelli.
Sei que não deve ter sido o senhor.
Ve beni vurmanız umurumda değil. Bunu yapmayacağım.
Pode matar-me, mas não farei isso.
Bunu yapmayacağımız biliyorsun.
Sabes que não faríamos isso.
İmkansız, bunu yapmayacağım.
Sem chance, eu me recuso a fazer isso.
Bütün televizyonlarda biz varız. Bunu yapmayacağım!
Quando nos põem na primeira página, ou aparecemos na televisão.
36'ncı haftaya kadar bunu bir daha yapmayacağız.
Só o tornarei a fazer na 36a. semana.
Bunu bir daha asla yapmayacağımızı söylemiştim.
Já te disse que juntos nunca mais.
Sanırım yakın zamanda bunu tekrar yapmayacağız değil mi?
Podia recusar ajudá-los. Ignorar tudo.
Artık bunu yapmayacağımızı zannediyordum.
Pensava que não íamos voltar a fazer isto.
Ben bunu artık yapmayacağımızı sanıyordum. Anlaşmıştık.
Pensei que não íamos voltar a fazer isso.
Sen, sen olamazsın. Bunu yapmayacağınız konusunda anlaşmıştık.
Combinámos que não ia fazer isso.
- Bunu bu yolla yapmayacağız!
Não vamos fazê-lo por aqui!
Bunu bir daha yapmayacağız.
Acabemos com isto.
Bunu yapmayacağınızı biliyoruz.
Sabemos que não vai fazer isso.
Alan. Bunu artık yapmayacağımızı konuştuğumuzu sanıyordum.
Alan, pensei que tínhamos combinado que aquilo tinha acabado.
Bunu biz yapmayacağız.
Mas nós não o faremos.
Ayrılmadan once Admiral Forrest her ışık yılında bir yaptığımız herşeyin bir kaydını yapmamızı istedi, ama bunu ellerimizi hiçbirşeye bulaştırmadan yapmayacağız.
Antes de sairmos, o Almirante Forrest disse que nós faríamos história em cada ano-luz, mas não o vamos fazer se cruzarmos os braços.
- Bunu yapmayacağız.
- Não damos.
Bunu riske etmeliyiz Bunu Frank ve Otis'siz yapmayacağız
Há que falar com o Frank e o Otis.
Bunu yalnız yapmayacağım.
Não vou criá-la sozinha.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]